Haberin Kürtçesi için tıklayın
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad çatışmasızlık bölgelerinde silah bırakan muhaliflerin affedileceğini söyledi.
Belarus devlet televizyonu ONT'ye konuşan Esad, uzlaşmaların sağlandığı ya da demografik özellikleri değiştirilmeye çalışıldığı iddia edilen bölgelerin herkese açık olduğunu ve isteyenlerin bu bölgeleri ziyaret edebileceğini belirtti.
Bu bölgelerde isteyenlerin evlerinde kaldıklarını, istemeyenlerin de kendi arzularıyla başka bölgelere geçtiklerini, devletin uzlaşmaların yapıldığı hiçbir bölgeden hiçbir kimseyi zorla çıkarmadığını anlattı.
Esad silahlı muhalefetin bile silahlarını teslim etmeleri halinde af kararından faydalanıp evlerinde kalıp normal yaşamlarına devam etmelerinde devletin hiçbir sakınca görmediğini vurguladı.
"Mülteciler dönmeli"
Esad diğer ülkelerdeki Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri dönebileceğini de belirtti.
Çeşitli ülkelere yerleşen mültecilerin geri dönmesinin gerekli olduğunu ve her zaman bu yönde çağrı yaptıklarını belirten Esad, ülkelerini kendi başlarına yeniden inşa edecek güce sahip olduklarını ifade etti.
"Suriyeliler çok büyük tazminatları hak ediyor. Ama bunun için yasal ve kurumsal bir çerçeve olması lazım. Bunu kime şikayet edeceksiniz? Bu yüzden bunlara ihtiyacımız yok. Ülkemizi yeniden inşa edecek gücümüz var. Para bir şekilde gelecektir.
“Ülkesine dönen sığınmacılar paralarını da getirirler ve yola devam ederiz. Suriye'de terörizmi ve savaşı destekleyen ülkelerin paralarına ihtiyacımız yok."
“Hepsi ABD’nin kullandığı araçlar”
Esad ülkesine saldıran grupları birbirlerinden ayırmanın mümkün olmadığını ifade ederken "IŞİD ve El Nusra aynı Vahabi ideolojiye ve terörist öğretiye sahip. IŞİD, El Nusra, Müslüman Kardeşler'e bağlı olan Erdoğan, Suudi Arabistan Kralı Selman ve Katar Emiri es-Sani aynı öğretiyi savunuyor” dedi.
“Hepsinin aşırılıkçı Vahabi ideolojiyle ortak yanları var ve hepsi ABD tarafından kullanılan araçlar."
Astana ve Cenevre
Esad Türkiye, Rusya ve İran arasında imzalanan çatışmasızlık bölgeleri anlaşmasına da değindi, planı muhaliflerin Şam rejimiyle "uzlaşması" için fırsat olarak tanımladı.
"Cenevre'de elle tutulur hiçbir şey yok. Bizi daha fazla taviz vermeye zorlamaktan başka hiçbir amacı olmayan bir süreç bu. Benim taviz vermem mümkün değil çünkü ben bu ülkenin sahibi değilim, böyle bir kararı halk, referandumla vermeli.
"Astana'da ise durum farklı. Rusya'nın girişimiyle orada silahlı terörist gruplarla görüşüyoruz. İran ve Türkiye de sonradan katıldı. Türkiye teröristlerin garantörü, Rusya ve İran ise meşru rejimin garantörü. Bu süreç çatışmasızlık bölgelerinin ortaya çıkmasını sağladı."
Çatışmasızlık bölgeleri
Esad, çatışmasızlık bölgelerinin temel amacının sivil vatandaşların güvenliğini sağlamak ve silahını teslim etmek isteyenlere yeni bir fırsat tanımak olduğunu da belirtti.
Beşar Esad çatışmasızlık bölgeleri planının başarısının "tamamen silahlı gruplar ve terörü destekleyen devletlere bağlı olduğunu" da söyledi.
ABD saldırısı
Görevinden ayrılmama konusunda kararlı olduğu mesajını veren ve "yorgun olmadığını" belirten Esad, Han Şeyhun’da kimyasal saldırı iddiaları ve ABD’nin Şuayrat Hava Üssüne saldırmasını da "Tiyatro oyunu" diye niteledi.
ABD’nin Donald Trump’ın lobi grupları, medya kurumları ve dev ekonomi şirketleri ile yaşadığı sorunları "örtbas etmek" için “Şuayrat Hava Üssü'ne saldırdığını" savundu. (YY)
Kaynak: SANA, Deutsche Welle Türkiye, BBC