"Van'a dair yazılan kitaplarda gümüş sanatından söz edilirken bir kere bile Ermeni kelimesinin geçmemesi bu kitabı yapmaya beni mecbur etti. Kitapta, eserlerin hepsi Araplara mal edilmişti. İnsan vücudunun yok olması, o toplumun kültürünü yok etmekten daha büyük bir kayıp değildir."
Osep Tokat, Ermeni gümüş ustalarının eserlerini tarihin sayfalarından çıkarıp derlediği kitabının tanıtım gecesinde kültürel yıkımın önemini bu sözlerle vurguladı.
Aras Yayıncılığın çıkarttığı, İngilizce ve Türkçe yayınlanan 312 sayfalık kitap 330 gümüş eşya fotoğrafı, 105 resim, gravür ve tablonun yanı sıra 200'ü aşkın gümüş ustasının mührünü günışığına çıkarıyor. Tokat "Sanat, bir millete değil, tüm insanlığa aittir" diyor.
Beyoğlu'nda Cezayir Restaurant'ta dün akşam düzenlenen tanıtıma, eski AGOS Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in eşi Rakel ve kızı Sera, Osman Kavala, Masis Kürkçügil, Tatyos Bebek, Osman Köker, Ayşe Gözen, Mıgırdiç Margosyan, Selma Margosyan, Dr. Zafer Karaca, İlber Ortaylı, Raffi Portakal'ın da aralarında olduğu çok sayıda isim katıldı.
Kaybedilen kültür
1915 kıyımından kurtulan anne ve babası, Ovsanna Sarkisyan-Tokat ve Bedros Anbedyan-Tokat'a ithaf ettiği kitabında Tokat, aile arşivine ait gümüş kemer, yüksük, kehribar tespih gibi eserlerin de görsellerini sunuyor.
"Yüz binlerce Türk hayatında hiç Ermeni tanımamış. Oysa Ermeniler Türk kültürünün oluşumunda önemli rol oynadı. Ermenilerin kuşaktan kuşağa taşıdığı gümüş sanatı 1915 sonrası bir kırılma yaşadı. İmparatorluk döneminde saraydan önemli bir destek gören Ermeniler, 1915 sonrasında sanatlarını başka ülkelerde sürdürmek durumunda kaldı. 90 yıl önce Van'da toplam 120 kuyumcu ve gümüşçü imalathanesi bulunuyordu. Şimdi hiçbiri yok."
Gümüş ustası Dikran Avakyan'ın damgaları ile İstanbul'un son Ermeni gümüş kakmacı ustalarından Krikor Ortainceyan'ın eserlerinin öykülerinin fotoğraflarıyla anlatıldığı kitapta, dini semboller, mücevherler, tütün tabakaları, armalar, gerdanlık ile şemsiye sapı, parfüm kutusu, sigara ağızlığı, gözlük kabı, yumurtalık, kalem gibi eşyalar biçimlendirildikleri gümüş işlemelerle yerini alıyor.
İstanbul'daki Ermeni okullarını bitirip iktisat eğitimi alan Tokat, Ermeni Genel Hayırsever Cemiyeti, Pünik-Özürlü Çocuklar Spor Faaliyeti Derneği, İstanbul Ermenileri Derneği gibi çeşitli kuruluşlarda görev aldı. Tokat 2007'de sosyal yardım çalışmalarından ötürü uluslararası Fridtjof Nansen Vakfı altın madalyası ile ödüllendirildi.
Geleceğe katkı
Kitabın Türkçe çevirisini yapan Beril Eyüboğlu bezeme sanatının çok eski zamanlardan beri Ermeni uygarlığı ve Ermenilerin zengin kültüründeki yerine değindi.
"Altın ve gümüş işlerinde de Ermeni bezeme sanatının ciddi etkisi görülmektedir. Çiçek, hayvan, en çok da kuş ve binaların özgün tarzda ve çeşitlilikte resmedilişleri bu ikiz zanaatta öne çıkar. Bu gibi temalardan başka, bezemeler inanç ve ibadet simgelerini de içerir, bunlar kesinlik ifade eden geometrik figürler ve serbest, akışkan desenlerde ifadesini bulur."
Aras Yayıncılıktan Rober Koptaş da "Amacımız büyük politikayla ilgili değil. Bu topraklarda yaşayan insanların ürettiklerini sunarak barışçı bir geleceğe katkı sunmak" dedi.
Son gümüş ustalarından Agop İnyapan, bu mesleğe nasıl adım attığını anlattı:
"Çocukluğumda evimiz Kalıcılar Hana yakındı. O yüzden 5 yaşımdan beri ben ve ağabeyim oraya gidiyorduk. Gümüş işçiliğini böylece öğrendik. Ermenilerde sanat kuşaktan kuşağa aktarılır. Ermeni toplumunda sanat genetiktir. (BT/EÜ)
* Ermeni Gümüş Ustaları, Osep Tokat, çeviren: Beril Eyüboğlu, Aras Yayıncılık, 312 sayfa.