Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu UNICEF ve İngiltere’nin ortaklaşa düzenlediği zirvede erken yaşta evlendirilmelere ve kadın sünnetine dikkat çekildi.
UNICEF’in zirvede açıkladığı verilere göre geçtiğimiz 30 yıl içinde çocuk gelinlerin sayısında bir gerileme yaşandıysa da bu gerileme hızının yeterli olmadığı görülüyor.
UNICEF kadın sünneti ve erken yaş evlendirilme uygulamalarının en yaygın olduğu ülkelerdeki nüfus artışı karşısında çok daha hızlı bir ilerleme kaydedilmesi gerektiğini vurguladı.
Yeni açıklanan verilere göre, Afrika ve Ortadoğu’da, bu uygulamanın en yaygın olduğu 29 ülkede 130 milyondan fazla kadın ve kız çocuğu kadın sünnetinin bir çeşidine maruz kaldı.
Tüm dünyada bugün hayatta olan 700 milyondan fazla kadın henüz çocukken evlendirildi. Bu kadınların da üçte biri –yaklaşık 250 milyon kadın- evlendiklerinde 15 yaşından küçüktü.
Gelecek projeksiyonları
Geçtiğimiz 30 yıl içindeki azalma hızlarının sürdürülmesi halinde, nüfus artışının etkisi, çocukken evlenen kadın sayısının (700 milyondan fazla) 2050’ye kadar aynı kalması ve 63 milyon kız çocuğunun daha kadın sünneti uygulamasından geçmesi anlamına gelecek.
Azalma hızının iki katına çıkarılması durumunda çocuk yaşta evlenen kadın sayısı 2030 yılına kadar 570 milyona, 2050 yılına kadar da 450 milyona inecek. Kadın sünnetinden etkilenen kız çocuk ve kadın sayısı da (130 milyondan fazla) aşağı yukarı bugünkü düzeyinde kalacak.
Yerel çözümler
Bu ürkütücü rakamlar karşısında sessiz kalmanın mümkün olmadığını söyleyen UNICEF Genel Direktörü Anthony Lake acilen harekete geçilmesi çağrısında bulundu.
“Unutmayalım ki bu sayılar gerçek yaşamları temsil etmektedir.
“Gerçi bunlar küresel ölçekteki sorunlardır, ancak çözümler yerelden gelmelidir. Topluluklar, aileler ve kız çocuklar zihniyet değişimini sağlamalı, kadın sünneti ve çocuk evliliği uygulamalarını süreklileştiren döngüleri kırmalıdır.”
Sosyal baskı
UNICEF’in konuyla ilgili verdiği bilgiler şöyle:
* Çocuk yaşta evlilikler yaşamboyu dezavantaj ve yoksunluk durumuna yol açabiliyor.
* 18 yaşından küçükken evlenen kız çocukların okullarına devam şansları daha az, buna karşılık aile içi şiddete maruz kalma riskleri daha fazla.
* 20’lerindeki kadınlara göre, küçük yaşlarda evlenen kız çocukların gebelik ve doğum sırasındaki komplikasyonlar nedeniyle ölme riskleri de daha yüksek; ayrıca, dünyaya getirdikleri bebeklerin ölü doğmaları ya da doğumu izleyen ilk bir ay içinde ölmeleri de daha büyük bir olasılık.
* Kadın sünneti Kenya ve Tanzanya’da, toplulukların girişimleri ve yasal düzenlemeler sonucunda 30 yıl öncesi yaygınlık düzeyinin üçte birine kadar geriledi; Orta Afrika Cumhuriyeti, Irak, Liberya ve Nijerya’da uygulamanın yaygınlığı yarı yarıya azaldı.
* Kadın sünnetinin uygulandığı ülkelerde yaşayan insanların çoğunluğu bunun sona ermesini istemekte, ancak ağır sosyal baskı nedeniyle kendi kız çocuklarını bu uygulamaya zorlamaya devam ediyor. (YY)