Araştırmacılar, erkek çalışanların kadın yöneticiler kendini tehdit altında hissettiğini ve güç dengelerini değiştirmek için işyerinde daha agresif ortaya koydu.
Society for Personality and Social Psychology’de yayınlanan araştırma, kadın yöneticilerle çalışan erkeklerin reaksiyonlarını inceledi.
Bocconi Üniversitesi’nden Ekaterina Netchaeva (İtalya), Northwestern Üniversitesi’nden Maryam Kouchaki (ABD) ve Washington State Üniversitesi’nden Leah D. Sheppard’ın (ABD) gerçekleştirdiği araştırma, cinsiyet ve statünün birleşiminin erkek çalışanların erkekliklerini tehlike altında hissetmelerine ve işyerinde kadınlara karşı daha saldırgan davranmalarına neden olduğunu gösteriyor.
Araştırmacılardan Netchaeva, “Yönetici pozisyonundaki kadınların ve ailesini geçindiren kadınların sayısı artarken, toplumda cinsiyet rolleri belirsizleşirken, erkeklik kavramı tarif edilmesi daha zor hale geliyor. Cinsiyet eşitliğini destekleyen erkekler bile, farkında olarak ya da olmayarak, bu gelişmeleri kendi erkekliklerine bir tehdit olarak görebiliyor” diyor.
Üç deney, tek sonuç
Araştırmacılar, bu çalışma için üç deney gerçekleştirdi.
İlk deneyde, kadınlar ve erkeklerden oluşan 76 kişi, işverenleriyle bilgisayar üzerinden mesajlaşarak maaşları için pazarlık yaptı. İki gruba ayrılan katılımcıların bir kısmı kadın yönetici Sarah ile, yarısı ise erkek yönetici David ile görüştü. Deneyin sonunda kadın yöneticiyle görüşen erkeklerin kendilerini daha çok tehdit altında hissettikleri ve pazarlık sırasında daha agresif ve iddialı karşı teklifler öne sürdükleri görüldü. Kadın katılımcıların davranışlarının ise yöneticinin cinsiyetinden bağımsız bir şekilde geliştiği belirtildi.
İkinci deneyde 68 erkek üniversite öğrencisine 10 bin Dolarlık ikramiyeyi nasıl dağıtacakları soruldu. Öğrenciler, ikramiyeyi kendileriyle aynı pozisyondaki meslektaşlarıyla bölüşürken, cinsiyet ayrımı yapmadılar. Ancak ikramiyenin katılımcı ve yönetici arasında bölüşüldüğü senaryoda, katılımcılar kendilerine kadın yöneticiden daha yüksek oranda para almaya çalıştılar. Erkek yöneticilere ise ikramiyenin daha büyük bir kısmını teklif ettiler.
Son deneyde ise kadınlar ve erkeklerden oluşan 370 yetişkin katılımcıya, 10 bin Dolarlık ikramiyeyi kadın yöneticiyle nasıl bölüşecekleri soruldu. Kadın yöneticinin ya hırslı (kurumsal basamakları tırmanmaya kararlı, yükselme hırsı olan) ya da idari davranan (projeleri etkili bir şekilde yöneten, şirketin işleyişi için önemli projeler icra eden) bir karaktere sahip olduğu söylendi.
Bu senaryoda erkek katılımcılar, bir kez daha “hırslı” olarak nitelendirilen kadın yöneticiye karşı ikramiyenin büyük kısmını kendilerine ayırma eğilimi gösterdiler. Kadın katılımcılar ise ikramiyeyi yöneticinin karakterinden etkilenmeden, ikiye böldüler.
Araştırmacı Netchaeva, bu sonuçların işyerinde büyüyen sorunlara işaret ettiğini ve bunun birlikte çalışma düzenini etkileyebileceğini söyledi: “İdeal bir dünyada, erkekler ve şirketler bu bulgulardan endişe duymalı ve davranışlarını buna göre ayarlamalı. Eğer bunu yapmazlarsa, bu kadınları nasıl bir durumda bırakıyor?” (ÇT)
* Bu haberi Medical Daily ve Huffington Post’tan derledik.
* Kaynak: Netchaeva E, Kouchaki M, Sheppard L. D., et al. A Man's (Precarious) Place: Men's Experienced Threat and Self-Assertive Reactions to Female Superiors. Personality and Social Psychology Bulletin. 2015.