İstanbul Adliyesi 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında “hak ihlali” kararı vermesinin üzerinden beş gün geçmesine rağmen hâlâ beklenen tahliye kararını vermedi.
Mahkeme heyetinin karar vermesi için adliyede sabah saatlerinde başlayan nöbet devam ederken avukatlar, TİP Genel Başkanı Erkan Baş, milletvekilleri Sera Kadıgil ve Ahmet Şık, mesai saati bitimi öncesinde 13. Ağız Ceza Mahkemesi kalemi ile görüşmek istedi.
Ancak özel güvenlikler, mahkeme kaleminin bulunduğu koridor önünde milletvekilleri ve avukatları engelledi. Heyetin görüşme için kapıya yüklenmesinin ardından özel güvenliklerle arbede yaşandı.
TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, yaşananlara tepki göstererek şunları söyledi:
“Üç tane milletvekiliyiz, 50 tane avukatız. 6 gündür AYM kararının istişare etmeyi beceremeyen o heyet hala içeride, hala görüşmesini yapıyor. Bugün de Can Atalay’ı serbest bırakmamak için bize reva gördükleri rezillik budur. Kapıya güvenliği diktiler. Milletvekillerinin, avukatların hakimi geçtim, kalemle görüşmesine engel olan bir ‘güvenlik müdürü’ sıfatlı zat içeri girdi, kapıyı kilitledi. Burada neredeyse bir izdiham yaşandı. Bu ülkede Anayasa’ya bir parça saygı duyan herkesi, bütün meslektaşlarımı, İstanbul’da bulunan milletvekillerini bu hadsizliğe karşı İstanbul Çağlayan Adliyesi’ne bekliyoruz.”
Yaşanan gerilimin ardından TİP Milletvekili Sera Kadıgil ile avukatlar, 13. Ağır Ceza Mahkemesi kalemi ile görüştü. Kalem müdürünün Kadıgil ve avukatlara "Heyet görüşmede görüşme sonunda bilgi verilecek, karar çıkar mı çıkmaz mı belirsiz ancak görüşme sonunda bilgi verilecek" dediği öğrenildi.
*Arbede sonrası çevik kuvvet polisleri de adliye içinde beklemeye başladı. (Fotoğraf: Ruken Tuncel/bianet)
Baş: Hukukun gerektirdiği karar alınamadı
Adliyedeki bekleyiş devam ederken güvenlikler, mahkeme heyetinin adliyeden ayrıldığını belirtti. Bunun üzerine adliye önünde açıklama yapıldı.
Açıklamada konuşan TİP Genel Başkanı Erkan Baş, "Adına adalet sarayı denilen bu adaletsizlik abidesinde maalesef hukukun gerektirdiği karar alınamadı. Kendimize vekil olarak tayin ettiğimiz, yetmeyince mahkemeler aracılığıyla bunu tescil ettirdiğimiz esir milletvekilimizin tahliyesi için mücadele ediyoruz" dedi.
"AYM'de hukuksuzluğu tescil etti"
Baş, mahkeme heyetinin karar vermemesini eleştirdi ve şöyle devam etti: "Kararı veremeyen heyet yaptığının kanun dışı olduğunu bilerek açık bir şekilde suç işliyor.
"AYM'de hukuksuzluğu tescil etti. Artık hukuk sözünü söyledi. İlgili mahkemenin AYM'nin kararını yerine getirmesi gerekiyor. Seçilmiş bir milletvekilinin görevini yapması engellemektedir. Hatay halkı mağdur edilmektedir.
"Mahkeme talimat bekliyor. Asla bu hukuksuzluğun normalleştirilmesine izin vermeyeceğiz. Can Atalay esir tutuluyor, bu esaret bir an evvel son bulmalıdır."
"Mahkeme üyeleri suç işliyor"
Atalay'ın avukatlarından Deniz Özen ise, konuşmasında, "İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi başkanı ve üyeleri beş gündür AYM kararını uygulamayarak suç işliyor. Milletvekillerinin üzerine güvenliği saldırtanlar, buna talimat veren ve engel olmayan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı suç işliyor" dedi.
Şık: Mahkeme talimat bekliyor
Yaşanan gerilim öncesinde bianet'e konuşan Şık, “Türkiye'de yargının bağımsız, tarafsız olduğu bir siyasetçi yalanıdır, bunu herkes biliyor” dedi ve şöyle devam etti: “Bu sadece bu AKP'nin dönemine bu iktidarın dönemine atfedeceğimiz bir kötülükte değil.
"Türkiye'deki yargının Yıldız Saray Mahkemelerinden başlayarak bugüne kadar uzanan süreçteki pozisyonu taraflı ve bağımsız olmadı. Buradaki sürecin ne olduğunu da son 15 yıllık pratik bize gösteriyor. 13. Ağır Ceza Mahkemesi gelecek bir talimatı bekliyor.
“Çünkü kendi bireysel inisiyatiflerin de verecekleri bir karar acaba iktidardan birilerinin canını sıkar mı diye bir korkuları var."
"AYM tahliye dışında başka şans bırakmamış"
Anayasa Mahkemesi'nin kararına değinen Şık, yüksek mahkemenin daha önce verdiği ihlal kararlarına hatırlattı ve şöyle dedi:
“AYM daha önce de benzer konularla yirmi beş ayrı karar vermişti. En önemlisi hani sürecin sıkıntılı olan kısmı Enis Berberoğlu'yla ilgili verilen bir karardı ve süreçte iki üç ay uzamıştı.
"AYM oradaki tecrübeden de yola hiç boşluk bırakmadan tahliye dışında herhangi bir karar verilemeyeceğini anlatan bir karara imza attı. Bu nedenle ağır ceza mahkemesinin tahliye dışında verebileceği bir karar yok.”
"AYM'ye dönük bir saldırı"
Şık, AYM’nin “hak ihlali” kararına mahkemenin direnmesinin aynı zamanda iktidarın ve MHP’nin AYM’ye bakış açısından da ileri geldiğini söyledi:
“İktidarın ve küçük ortağı, kimi kararlarda büyük ortak pozisyonu olan MHP ve Devlet Bahçeli'nin Anayasa Mahkemesi'ne dönük tavrı üzerinden de baktığımızda bu durumu Anayasa Mahkemesi'ne dönük bir saldırı ya da oranın varlığını sarsma konusu da yapabilir diye düşünüyorum."
"Can Atalay’ın tahliyesinin önündeki tek engel 13. Ağır Ceza Mahkemesi"
(RT)