Cumartesi Anneleri ve insanlarıyla birlikte yaklaşık on yıl öncesine kadar gözaltında kayıpların akıbetini soran İnsan Hakları Derneği (İHD) Gözaltında Kayıplar Komisyonu, 1990'lardaki kayıpların askeri ve sivil sorumlularının da Ergenekon Soruşturması kapsamına yargılanmasını istiyor.
27 Mayıs 1995'te Galatasaray Meydanı'nda oturma eylemiyle seslerini yetkililere duyurmaya çalışan Cumartesi Anneleri ve insanları, 13 Mart 1999'da eylemlerine ara verdikten sonra 31 Ocak 2009'da yeniden eyleme geçti.
Dağlı ve Tekdağ'ı kaybedeler nerede?
14 Nisan 1995'te gözaltında kaybedilen Ali İhsan Dağlı, 13 Kasım 1994'de Diyarbakır'da kaçırılan Ali Tekdağ'ın bulunmasını isteyen İHD, yeniden başlayan oturma eylemlerinin üçüncü haftasında, "BOTAŞ asit kuyularının ve toplu mezarların açılmasını" istiyordu.
"Can ve Kaya'yı kaybedenleri istiyoruz"
21 Şubat'ta İHD, 21 Şubat 1993'te "hasta var" diye çağrılarak kaybedilen Elazığ Şubesi Başkanı avukat Metin Can ve İHD üyesi doktor Hasan Kaya'nın öldürülmesinin faillerinin bulunmasını istedi.
"Kayıp dosyaları Ergenekon'a dahil edilsin"
28 Şubat'ta 205. eylem haftasına giren İHD, "Gözaltında kayıpların dosyalarının Ergenekon Soruşturması kapsamına alınmasını istiyoruz. Özel Harp-JİTEM-Ergenekon gibi hukuk dışı gizli yapıların tümüyle ve bütün suçlarıyla birlikte soruşturulmasını istiyoruz" dedi; Fehmi Tosun'un akıbetinin açıklanmasını talep etti.
7 Mart'ta Hasan Gülünay, 24 Ocak 1995'te gözaltında alınan eczacı ve Ankara Sağlık-Sen kurucusu Ayşenur Şimşek'le 2 Temmuz 1994'te kaybedilen Diyarbakır Çınar Sağlık Ocağı çalışanı Recai Aydın'ın dosyalarının Ergenekon Dosyası kapsamına alınmasını istedi.
"Devlet Denetleme Kurulu harekete geçirilsin"
Kayıp yakınları, 21 Mart 1995'te gözaltına alınması ve 55 gün sonra işkenceyle öldürülmüş bedeninin kimsesizler mezarlığında bulunan Emine Ocak'ın oğlu Hasan Ocak'ın dosyasından tüm sorumluların yargılanmasını istedi; kayıp ve cinayetlerin araştırılması için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'den Devlet Denetleme Kurulu'nu harekete geçirmeye çağırmıştı.
4 Nisan'daki 210. haftada, 1 Nisan 1996'da kaybedilen Türkiye Sosyalist İşçi Partisi Edirne eski il başkanı Talat Türkoğlu'nun dosyasının Ergenekon Davası kapsamına alınması talep edildi.
11 Nisan'daysa, 12 Eylül 1994'de Ankara'da gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Kenan Bilgin için aynı talep bulunuldu.
"Gerçeklerle Yüzleşeceksiniz" Deklarasyonu
18 Nisan'da İHD, Alevi Bektaşi Federasyonu, Türkiye Barış Meclisi, ÇHD, DTP, Devrimci 78'liler Federasyonu, EMEP, ESP, EHP, Halkevleri, MAZLUMDER, KESK, ÖDP, SDP, Sosyalist Parti, TTB, TİHV, 78'liler Girşimi gibi 20'den fazla örgütün de desteğiyle "Gerçeklerle Yüzleşeceksiniz" Deklarasyonu açıklandı.
Açıklamada, "Tarih, sizler tarafından halklarımıza karşı işlenmiş suçlarla kirletilmiştir. Sonuç alamadığınız ortadadır. Yeni suçlarla daha çok kirlilik yaratmaktan vazgeçin. Tarihsel bir yüzleşmenin önünü açın" denildi.
Anneler gününde eşlere çağrı
2 Mayıs'ta kayıp yakınları, 31 Mart 1998'de İzmir Alaçatı'da gözaltında kaybedilen Neslihan Uslu, Metin Andaç, Hasan Aydoğan ve Mehmet Ali Mandal'ı sordular.
9 Mayıs'taki 215. buluşmada, Anneler Günü dolayısıyla Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünisa Gül, Meclis başkanı Köksal Toptan'ın eşi Saime Toptan, Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un eşi Sevim Başbuğ'a seslenildi.
16 Mayıs'ta bu kez, cesetleri Beykoz'da bulunan Hasan Ocak ve Rıdvan Karakoç'un ölümlerinin Ergenekon davası kapsamında soruşturulmasını istedi. 23 Mayıs'ta İHD, 18 Mayıs 1994'te Adana'da kaybedilen dikim işçisi Kasım Alpsoy dosyasının Ergenekon'a dahil edilmesini istedi.
Tanru Çiller'in yalısının önünde eylem
30 Mayıs'ta, 10 Temmuz 1994'de Batman'da kaybedilen İbrahim Çelik ve oğlu Edip Çelik'in akıbetini soran İHD, bir gün sonra, da kayıplar ve insan hakları ihlallerinden sorumlu tuttuğu eski Başbakanlardan Tansu Çiller'in Yeniköy'deki yalısının önünde eylemdeydi.
Oturma, 12 Eylül kayıpları için
6 Haziran'da 12 Eylül darbesinin ardından gözaltında kaybedilen Cemil Kırbayır ve 11 Ağustos 2004'te kaybedilen 24 yaşındaki üniversite öğrencisi Tolga Baykal Ceylan'ın dosyalarını açan kayıp yakınları darbeci Kenan Evren'in kayıplar nedeniyle yargılanmasını istedi. 13 Haziran'da yine Ceylan'ın kaybedilmesine yanıt aranıyordu.
20 Haziran'da sıra, 29 Ekim 1995 gecesi Mardin Dargeçit'te kaybedilen 13 yaşındaki Seyhan Doğan'da; 27 Haziran'da, Mardin Dargeçit'teki evinden 29 Ekim 1995'te gözaltına alınan Lise öğrencisi Abdurahman Coşkun'daydı.
4 Temmuz'da kayıp yakınları, 29 Ekim 1995 günü Mardin Dargeçit'teki evi basılarak gözaltında kaybedilen 13 yaşındaki Nedim Akyol için oturdu.
Silivri Cezaevi önünde kitlesel eylem
20 Temmuz'da İHD, Ergenekon Soruşturması'ndan yargılanan generalleri ve dönemin siyasi yetkililerini Doğu ve Güneydoğu'da yaşanan kayıplardan doğrudan sorumlu tuttuğunu açıklayarak 20 Temmuz'da Silivri Cezaevi önünde kitlesel bir basın açıklaması yaptı.
"Devlet kayıplarla ilgili kayıtlarını açıklasın"
25 Temmuz'da eylem, Genelkurmay, Adli Tıp Kurumu dahil devlet kurumlarının arşivlerindeki kayıplara dair bilgilerin kamuoyuyla paylaşılması içindi. Hasan Ergul'un cesedine ailesinin 14 yıl sonra ulaşabilmesi kayıplarla ilgili kayıt tutulması ve bunun açıklanması sayesinde oldu.
1 Ağustos'taysa İHD, Aslan'ın 29 Kasım 1995'te gözaltına alındıktan sonra kaybedilen ve öldürülen Süleyman Seyhan'ın ve M. Emin Aslan'ın dosyalarının Ergenekon Soruşturması'na dahil edilmesini talep etti. (EÖ)