Ergenekon davasıyla birleşen Danıştay davasının tutuklu sanığı Osman Yıldırım, duruşmadaki konuşmasında Cumhuriyet gazetesine bombayı kendisinin attırdığını söyledi.
Dünkü duruşmada pişman olmadığını ifade eden Yıldırım "Bu bir işti. Bana geldi, ben de kabul ettim. Cumhuriyet gazetesini bombalattırdım. Bu gençlere bombalattırdım. Bu olay pis koktuğu için, bunun nedenini öğrenmeye çalıştım" dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Yıldırım, 1982'de işlenen 12 cinayete katıldığını, yaşı küçük olduğu için yargılanmadığını ve hüküm giymediğini söyledi.
"1989'da cinayet suçundan 4 yıl hapis yattım. 1993'te tahliye oldum. 1993'ten 1994'e kadar hiç suç işlemedim. 1994'te bir mafya liderine suikasttan yakalandım. Bayrampaşa Cezaevi'ne girdim. Gündüz cezaevindeydim, gece çıkıp suç işliyordum. Namus ve şerefime dil uzatıyorlar. 1994'te Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandım. Mahkeme, bir suçumu gizleyip, diğerinden ceza verebilir mi? Başka suçum varsa mahkeme yargılardı. Yargılamadıysa, o zaman suç işledi. Mahkemenin suç işlediğine inanmıyorum.
"Cumhuriyet Gazetesi'ne bombalı saldırıyı yaptırdım, pişman da değilim. Bu bir işti. Bana geldi, ben de kabul etmek durumunda kaldım. Cumhuriyet Gazetesi'ni bu gençlere bombalattırdım. Eylemler pis koktuğu için bunun nedenini öğrenmeye çalıştım. 17 Mayıs 2006'da gece yarısı saat 02.00'de televizyona baktım. Bizim bu derviş-i vahdet Danıştay'a suikastı gerçekleştirmiş. Tüm dünya insanlarından sonra olayı öğreniyorum. Danıştay saldırısı ile otomatik cezaya bağlandım. İki şartlı tahliyem geri alındı. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne karşı yaptırılan bir saldırının sahte faili olmak istemiyorum. Hangi şerefsiz bu saldırıyı yaptırdıysa mahkemeye gelecek diyecek ki 'Bu suikastı Osman Yıldırım'ın üstlenmesini istiyoruz'. Ya da mahkemeniz, 'Osman Yıldırım, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne yapılan saldırıyı üstlen, devlet için bu fedakarlığı yap' desin. Ben bu suikastın sahte faili olmamakla fedakarlık yaptığımı düşünüyorum. Vatanım gelsin, 'suçunu üstlen' desin, üstlenirim."
Sanıklarından Süleyman Esen, Cumhuriyet Gazetesi ve Danıştay saldırısını kınadığını söyledi. Olaylardan 45 gün sonra Alparslan Arslan'ın yalan beyanları ile dosyaya dahil edildiğin ifade eden Esen, "Alparslan Arslan'a bomba vermedim. Saldırıdan haberim yoktu. 38 aydır işlemediğim suçlardan dolayı haksız olarak yatıyorum. Tahliyemi talep ediyorum" dedi.
Tutuklu sanıklardan Aydın Yüksek ise üye hakim Sedat Sami Haşıoğlu'nun duruşma arasında kendisine 'Başkan konuşmanı istiyor' dediğini iddia edince İP Genel Başkanı Doğu Perinçek ve diğer sanıklar bu konuşmanın nerede yapıldığını sordular.
Yüksek konuşmasının devamında şunları söyledi:
"Doğu Bey'i günahım kadar sevmem. İki de bir kalkıyor 'kontgerilla, gladyo' diyor. Hizbullah Diyarbakır'da polis merkezinde eğitiliyor' diyor aklımı yitiriyorum. Ama İsviçre'de Ermeni soykırımı iddialarına karşı çıktı. Ruhumu okşadı. Cezaevinden mektup yazdım, tebrik ettim. Şimdi örgüt mü olduk? Bizim köyü bilirsiniz. Siz de Karadenizlisiniz. Hepsi tamam da Doğu Perinçek ile ne işin var. 'O Apo ile görüştü' diyecekler. Köyümdeki mezarlıkların yarısı şehit mezarlığı. Ben hangi yüzle köyüme gideceğim." (EZÖ)