"Ergenekon'dan Demokrasi Çıkarmak Savcıya Bırakılamaz"

Demokratik kitle örgütlerinin yöneticileri, son gelişmelerle birlikte Ergenekon soruşturmasının Türkiye'nin geçmişiyle yüzleşmesi için fırsat yarattığını söyledi.

Hükümetin bu fırsatı demokratikleşme yönünde kullanma iradesini göstermeyeceğini düşünen aktivistler, bu yönde bir kamuoyu baskısı oluşması gerektiğini belirtti ve "Süreci sahiplenmek gerekli" dedi.

Kamuoyu desteği

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) genel başkanı Sami Evren, tartışmanın "Adalet ve Kalkınma Partisi'yle Cumhuriyetçiler arasına sıkışmasının" yanlışlığına dikkat çekti.

"Susurluk'la bağlantının kurulması, daha da geriye giderek kontrgerillanın 1 Mayıs 1977'den Maraş katliamına ve faili meçhullere  kadar oynadığı bilinen rolün mahkum edilmesine kapı aralıyor. Devrimcilere yönelen güçlerin açığa çıkarılması gerekiyor."

Türk Mimar Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) başkanı Mehmet Soğancı'ysa "Ergenekon yetmez. Darbecilerin tümüyle hesaplaşılması gerekir" dedi.

Soruşturmanın bir odağının belirmediğini, farklı olaylarını birbirine bağladığını söyleyen Soğancı,  "Önemli olan burada bir demokrasi mücadelesi, 12 Eylül düzeniyle mücadele süreci çıkması" diye ekledi.

"Demokratikleşme için şeffaf bir süreç gerekli"

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) genel sekreteri Tayfun Görgün, "REFAH-YOL hükümeti zamanında, Susurlukla hesaplaşma fırsatı kaçtı. Arada hangi delillerin karartıldığını bilmiyoruz ama şimdi yeni bir fırsat olabilir" dedi.

"Bunun gerçekten işe yarayan bir süreç olabilmesi için kamuoyunun desteği, izlemesi, denetimi gerekli" diyen Görgün, hükümetin siyasi çıkar için soruşturmayı kullandığını söyledi.

Türk Tabipler Birliği (TTB) genel başkanı Gençay Gürsoy da, "usule ve üsluba dikkat etmek kaydıyla" Ergenekon soruşturmasının demokratikleşme için fırsat sunacağını vurguladı.(BÇ/EÜ)