Ergenekon iddianamesinin sanıklardan Sakarya Üniversitesi öğretim üyesi Doç Dr. Emin Gürses'le ilgili bölümünde, Gürses'in Ankara'da bir askeri yetkiliyle görüşürken dava sanıklarından Muzaffer Tekin'i kast ederek "Şemdinli meselesini çözdünüz, buna sıra ne zaman gelecek" diye sorduğu, "Sıra ona gelecek şimdi" yanıtını aldığına dair bilgi var.
"İki tane astsubayı aldık ya"
İddianamedeki telefon kayıtlarına göre, Gürses Türk Ortodoks Patrikhanesi Sözcüsü Sevgi Erenerol'la 10 Ocak 2008 tarihli görüşmesinde "Ankara'da ben dedim ki yani buna, Şemdinli meselesini çözdünüz, buna sıra ne zaman gelecek? Sıra ona geldi şimdi dediler" diye konuştuğu bilgisi yer alıyor.
22 Ocak 2008 tarihli telefon görüşmesinde de "Sana bilgi vereyim" diyerek askerlerin "İki tane astsubayı aldık ya, onları çıkardık, şimdi sıra Muzaffer'de; Muzaffer'i çıkarma kararı almıştık. Onun üzerine baskı yapıyorduk, bu işler patladı. Yani Muzaffer'i içerden çıkartacaktık" dediğini anlattığı bilgisi de iddianamede bulunuyor.
İddianamede, Gürses'in savcılık ifadesinde "askeri şahsa Şemdinli dosyasında savcının suçlu çıktığım, sanıkların serbest kaldığını, Muzaffer'in [Tekin] de suçsuz olduğunu düşündüğü için bu şekilde sitem ettiğini" söylediği yazılı.
Tanrıkulu: Bu askerlerin kim olduğu ortaya çıkarılmalı
Kasım 2005'te Umut Kitabevi'nin bombalanmasıyla ilgili Şemdinli davasının avukatlarından, Diyarbakır Barosu Başkanı Sezgin Tanrıkulu, bu sözleri söyleyen askeri yetkililerin kim olduğunun mutlaka soruşturulması gerektiğini söylüyor.
bianet'in görüşünü aldığı Tanrıkulu "Bunlar kimdir, Şemdinli'yi nasıl 'çözmüşler'; bu sorular sorulmalı" diye konuştu.
Şemdinli davasında Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi sanık astsubaylar Ali Kaya, Özcan İldeniz ve üçüncü sanık Veysel Ateş'e 39'ar yıldan azla ceza vermiş, ancak Yargıtay 9. Ceza Dairesi temyiz duruşmasında davaya askeri mahkemenin bakması gerektiğine hükmetmiş, bu arada sanıklara ceza veren Van'daki hakim heyeti tayinlerle dağıtılmış, yeni kurulan heyet de dosyayı askeri mahkemeye bırakmıştı. Askeri mahkeme dosyanın uyuşmazlık mahkemesine gönderilmesi talebini reddetmiş, görevli olduğuna hükmetmiş ve ilk duruşmada sanıkları tahliye etmişti.
Tanrıkulu bu sürecin ve tahliye edilen sanıkların duruşmadan vareste (kurtulmuş) tutulmalarının, "Şemdinli'yi çözenler" açısından "başarıya giden yol" olduğunu söyledikten sonra, "Bu konuşmalardan sonra, sorulacak sorular bu konular üzerine olmalı" dedi. (TK/EZÖ)