Prof. Dr. Osman Doğru'ya göre Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz'ün yürüttüğü "Ergenekon" soruşturmasının savcılık tarafından çok iyi yapılması, mahkeme aşamasının lehine olabilir.
Ümraniye'deki el bombalarının ortaya çıkmasının üzerinden bir yıldan fazla bir zaman geçmesine karşın, soruşturmanın hâlâ sürmesi, iddianamenin tamamlanmamış olması bazı hukukçular tarafından eleştiriliyor.
"Uzun sürmesinde haklılık payı olabilir"
Süreci, adil yargılama ilkeleri açısından değerlendiren Doğru, "Ergenekon"un çok sayıda şüphelisi, tanığı ve kanıtı bulunan bir dosya gibi göründüğünü, yurtdışı bağlantılarının da bulunabileceğini, bunlar hesaba katıldığında soruşturmanın uzunluğunda haklılık payı olabileceğini söylüyor.
2 bin 500 sayfalık iddianame
İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Turan Çolakkadı, bugün şu ana kadar 49 kişinin tutuklandığı soruşturmanın iddianamesinin 2 bin-2 bin 500 sayfa tuttuğunu, iddianamenin yazımının bittiğini, düzeltme işlemlerinin sürdüğünü açıkladı.
Tutukluluklar
Doğru, adil yargılama açısından bakıldığında tutukluluklarda sorun olup olmadığının sorulabileceğine dikkat çekerek şunları saptadı:
"Bir yıllık tutukluluk süresine iç hukuk açısından engel yok. Doğrudan 'Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni ihlal eder' de denemez. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) dört yıl süre olduğu halde tutukluğun uygun olduğuna dair kararları var.
"AİHM, yerel mahkemenin tutukluluğu uzatmada dayandığı gerekçelerin gherçeğe uygun olup olmadığına, konuyla ilgisine ve yeterliliğine bakar. Örneğin kişilerin serbest bırakıldıklarında kaçma tehlikesinin olup olmadığına, delillerin toplanması için zaman gerktiği söyleniyorsa bunun gerçekten öyle olup olmadığına bakar."
"Türkiye'de tutukluluk denetimi değişmeli"
Doğru Türkiye'de tutukluluğun devamına dair karar verme sürecinin değişmesi gerektiğini de ekliyor.
"Kişilerin tutukluluk sürelerinin uzatılmasına her ay karar veriliyor; ama bu yüz yüze görüşme olmadan, kişiler hakim karşısına çıkarılmadan, dosya üzerinden yapılıyor. Bu değişmeli. Ayrıca tutukluluk denetimi Yargıtay'ın önüne de gitmiyor. Kanımca, tutukluluk üç ayı geçtikten sonra tutukluluğun devamı kararlarının Yargıtay önüne gidebilmesi gerek." (TK/EZÖ)
