"Kopenhag Zirvesi'nin Kıbrıslı Türkler için eski politikaların geçersizliğini ortaya koyduğunu" söyleyen Erel, bundan sonraki görüşmelerde Denktaş'ın yalnız bırakılmamasını, görüşmeler için bir komitenin oluşturulması gerektiğini savunuyor:
"Bundan sonra Denktaş'ın eski politikalarından arındırılması lazım. Bu da parlamentonun da devreye girerek bir komite oluşturulmasıyla mümkün olabilir. Çünkü Denktaş'ın rahatsızlığı döneminde gördük ki, Denktaş'ın rahatsızlığı devam ettiğinde olayları takip edecek kimse yok. Bunun artık değişmesi lazım."
Erel: AKP'yi destekliyor, CHP'yi yadırgıyoruz
Bianet'in sorularını yanıtlayan Erel, "Türkiye'deki tartışmaları yakından izlediklerini" söylüyor; "Biz, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin tavrını çok olumlu buluyoruz, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) tutumunu ise yadırgıyoruz. Sosyal demokrat olması gereken Deniz Baykal'ın söyledikleri bizim hissiyatımızı kesinlikle yansıtmıyor" diyor.
Erel'e göre Kıbrıslı Türklerin çözüm yönünde atmaları gereken esas tarih 28 Şubat değil, 7 Ocak:
"Çünkü Güneyde 16 Şubat'ta yapılacak seçimler nedeniyle 16 Şubat'tan 40 gün önce seçim yasakları başlar ve gerçek tarih bizim için esas olarak 7 Ocak. Çünkü bu süre içinde uygulanacak olan seçim yasakları nedeniyle görüşme yürütecek yetkili olmaz."
"Hükümette de rahatsızlık başladı"
"Şu an Kuzey Kıbrıs'ta iktidarda olan Ulusal Birlik Partisi (UBP) ve Demokrat Parti (DP) hükümeti tarafında birkaç milletvekilinin görüşmelerde devre dışı bırakılmaları nedeniyle bir rahatsızlığı olduğunu" savunan Erel, taleplerinin Cumhurbaşkanı Denktaş'ın görüşmelere devam etmesi, bu arada da uzun süredir devre dışı bırakılan KKTC parlamentosunun da görüşmeler için devreye girmesi olduğunu aktardı.
Erel, basında çıkan Kıbrıslı Türkler için kolaylıklar sağlayan bir paketi hazırlığına yönelik gelişmeler hakkında şu an için temkinli olmaktan yana:
"Biz KTTO olarak ambargoların ve izolasyonların kaldırılması konusunda uzun süredir uğraş veren bir kuruluşuz, fakat şu an için Rum tarafının desteği iyi niyetle yapıp yapmadığı bizim için soru işareti."
"Bu durumun şimdi değil, ancak gerçek bir anlaşma neticesinde oluşmasını istiyoruz ama bizim ambargoların kaldırılmasına karşı çıkmamız mümkün değil, biz bunun toplumumuz arasında bir rüşvet olarak algılanmamasını istiyor, Türkleri zorlayacak adımların bu dönemde yanlış olduğunu düşünüyoruz." (HA/BB/NK)
