Resmi Gazete'de, Başbakan Erdoğan imzasıyla yayımlanan genelgede, kadına yönelik şiddetin insanlığın gündemindeki yerini koruduğu belirtilerek, bu şiddetin en yaygın biçiminin "töre/namus cinayetleri" olduğuna vurgu yapılıyor.
Hükümet, Töre/Namus komisyonu raporunu benimsedi
Erdoğan genelgesinde, bu nedenle Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) 28 Haziran 2005 tarihli ve 853 sayılı kararıyla bir araştırma komisyonu kurulduğuna dikkat çekiyor.
"Komisyon çalışmalarını tamamlayarak kadın ve çocuklara yönelik şiddetin sebepleriyle alınabilecek önlemleri belirleyen kapsamlı bir rapor hazırlamıştır."
Genelgede, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümetinin, Töre/Namus komisyonu raporundaki önlemleri benimsediği vurgulanarak, sorumlu kuruluşlara işaret ediliyor.
Genelgede neler var
Genelde "kadınla" ilgili bölüm üç başlık altında toplanıyor.
* Kadına yönelik şiddet
*töre /Namus cinayetleri
*Medyada kadına yönelik şiddet.
Her bölüm koruyucu önlemler, hizmet kurumları, sağlık ve hukuk başlığı altında yapılması gerekenleri ve alınması gereken önlemleri içeriyor.
Genelgedeki önerilerden özet
* İşe alınmada eşitliği sağlayıcı önlemler alınmalı, işyerinde cinsiyete dayalı ayrımcılığın olmaması için işverenlerin ve yöneticilerin gerekirse pozitif ayrımcılık yapmaları gerekmektedir.
* Kadına yönelik şiddetle ilgili spot filmler üretilmeli, ulusal, bölgesel ve yerel medyada ulusal bir kampanya çerçevesinde gösterilmesi sağlanmalıdır.
Kadına yönelik şiddet, töre/namus cinayetleri konusunda sorumlu kurumlar şunlar:
* Diyanet İşleri Başkanlığı, kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda; toplumu bilinçlendirmek üzere hutbe ve vaazlar vermeli, yazılı ve görsel yayınlar yapmalı ve çeşitli etkinlikler düzenlemelidir.
* Kadın erkek eşitliğine aykırı politikalar, yasal düzenlemeler ve uygulamalar kaldırılmalı, toplumda kadın ve erkek eşitliği sağlanıncaya kadar, kadınlara pozitif ayrımcılık yapılması bir devlet politikası olarak kabul edilmelidir.
* Devlet kadınlara yönelik her türlü şiddet eyleminin önlenmesini bir devlet politikası olarak kabul etmelidir. Bu alana yönelik bir bütçe oluşturularak, toplumsal cinsiyet rolleri açısından bütçelerin etki ve sonuçları görünür kılınarak, toplumsal cinsiyete dayalı bütçe analizleri yapılmalıdır.
* Ülke genelinde 24 saat hizmet verecek ücretsiz "ALO ŞİDDET HATTI" oluşturulmalıdır. Bu hat da şiddet konusunda eğitim almış personelin görev yapması sağlanmalıdır.
*."Çerçeve Eşitlik Yasası"nın ivedilikle çıkarılması gerekmektedir.
* Siyasi Partiler Yasasında kadınların siyasete katılımını destekleyen düzenlemeler yapılmalıdır.
* Sistematik bir zihniyet dönüşümü için ders kitaplarında, günlük konuşmalarda, görsel ve yazılı basında, sinema filmlerinde hatta akademik çalışmalarda, vaaz ve hutbelerde kullanılan geleneksel cinsiyet rol ve kalıplarını erkek egemen zihniyetin hakim olduğu toplumsal yapının yarattığı olumsuzlukları vurgulayan bir söylem geliştirilmelidir.
* Kadın sığınma/konuk evlerinin kuruluşu ve işletilmesi ile ilgili mevzuatın gözden geçirilerek Avrupa Birliği standartları doğrultusunda yeniden hazırlanması ve yerel yönetimlere kadın sığınma/konuk evi açma konusunda zorunluluk getirilmesi sağlanmalıdır. Açılan kadın sığınma/konuk evlerinin mevzuatta belirtilen standartlara uygunluğu
* Sivil Toplum Kuruluşlarının "Medya İzleme Grupları" oluşturması ve medyanın günü gününe izlenmesi oto kontrolün sağlanması,
* Yayın planlamasında, yayın genel akışı içinde,yayın içeriğinde, çocuk istismarı ile cinsiyet ayırımı, şiddet, pornografi, kadını küçültücü, incitici ve önyargılı yayınların yapılmaması için yayın kanallarının kendi "ETİK" değerlerini yerleştirmeleri ve yayın kimliğini öne çıkarmalarının sağlanması,
* Sağlık görevlileri, yargı mensupları, kolluk kuvvetleri, öğretmenler, sosyal hizmet uzmanları, psikologlar, çocuk gelişimi uzmanları, ve diğer meslek gruplarının lisans ve hizmet içi eğitim programlarında kadına yönelik şiddet konusu yer almalıdır.
KSGM kurumlararası koordinasyondan sorumlu
Kadına yönelik şiddet ve töre/namus cinayetleri konusunda kamu, kurum ve kuruluşları arasındaki koordinasyonun, Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'nce (KSGM) sağlanacağı belirtiliyor.
Genelge de, sorumlu kurumların görev alanına giren konularda üçer aylık dönemlerle faaliyet raporları hazırlaması, önlemlerle ilgili bilgi alışverişinde bulunulması isteniyor.
Başbakanlık ve diğer ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Valilikler, Yerel Yönetimler, Diyanet İşleri Başkanlığı, Aile ve Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğü, Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü (KSGM), Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü (SHÇEK), Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Özel Sektör Kuruluşları ve Sendikalar.(AD/EZÖ)