Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile KADEM’in düzenlediği “Kadın ve Adalet Zirvesi”nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Erkek kadından üstün diye bir şey yok, yaradılışta eşitlik var” dedi.
Konuşmasının sonunda “adam gibi yaşamak” ifadesini kullanan Erdoğan, cümlesinin hemen ardından “kadınları tenzih ediyorum” dedi.
Erdoğan kadınlara yönelen ayrımcılık ve görünmeyen kadın emeğinden ilk defa bu kadar açık bir şekilde bahsetti; “Adaletsizlik, erkek söz konusu olunca emeğin sömürüsü olarak gerçekleşirken kadınlardan çok daha büyük bir şekilde acısı çıkıyor. Yoksulluğun faturası kadınlara kesiliyor. Evdeki işleri görmezden geliniyor, iş yerlerinde ayrımcılık yapıyorlar” dedi.
Cinsel istismar suçlarında, fail ve mağdurun evlenmesi halinde cezasızlık öngören kanun önerisinden de bahseden Erdoğan, tasarının “yeterince özenli hazırlanmadığını” ifade etti.
“Örflerde, adetlerde, geleneklerde kadının istismarı ile ilgili ne varsa, bunların inancımıza, kadim kültürümüze aykırı olduğuna inanıyorum. Bunları değiştirmek hepimizin ortak görevi” diyen Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
“Kadın”, “erkek” ve “eşitlik” aynı cümlede
“Değerli misafirler, bizim inancımıza göre insanlık, ilk insan ve ilk peygamber olan Hz. Adem ile Hz. Havva'dan doğup bugünkü 7.5 milyar nüfusa ulaşmıştır. Bakın Hz. Adem'i nasıl anıyorsak, Hz. Havva'yı da aynı ifadeyle anıyoruz.
“Kur'an-ı Kerim'de Rabbimiz bizi, bir erkek ile bir dişiden yarattığını, kendi katında değerli olanın da Allah'a karşı gelmekten en çok sakınan olduğunu ifade ediyor. Bakınız burada erkek kadından veya kadın erkekten üstündür diye bir hüküm yok. Tam tersine, yaratılışta eşitlik var. Üstünlük ise sadece Allah'tan sakınmada yani takvada söz konusu olabiliyor. Bu açık emir mucibince kadınları, sadece ve sadece cinsiyetlerinden dolayı tahkir eden her türlü anlayışı reddediyoruz.
Cinsel istismar tasarısı üzerine: “Geniş mutabakatla yeniden meclise gelecektir”
“Özellikle geçtiğimiz 14 yılda bu doğrultuda çok ciddi düzenlemeleri uygulamaları hayata geçirdik. Yasaların izin verdiği evliliklerle ilgili düzenleme vesilesiyle gündemimizde yeniden öne çıktı. Tartışmalar üzerine dikkatimi çeken bu kanun teklifinin yeterince özenli hazırlanmadığını, istismara açık olduğunu gördüm. Bunun için de toplumsal taleple karşılık vermek için hazırlanan bu teklifin, daha hassas bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini ifade ettim. Söz konusu kanun değişikliğinin mevcut haliyle çıkartılması yerine daha değişik mutabakatla eline alınmasını söyledim. Hükümetimiz de geri çekti.
“Geniş mutabakatla inanıyorum ki yeniden parlamentomuza gelecektir. Siyaset mekanizmaları ve siyasetçiler elbette sorun çözme makamıdır. Yasaların izin verdiği yaşın altındaki evliliklerden kaynaklanan sıkıntılar söz konusuysa çözümü için adımlar mutlaka atılmalıdır. Öncelikle sosyal ve kültürel bilincin artırmalıyız. Kanuni yaş sınırının altında evlilik kültürü yaygınsa siz istediğiniz kadar kanun çıkartın bunun önüne geçemezsiniz. Demek ki öncelikle toplumda bu bilinci yerleştirmek gerekiyor.”
AB'ye: "Bana bak, sınır kapıları açılır, bunu da bilesiniz"
Konuşmasının geri kalanında AB ve BM’ye seslenen Erdoğan, “Bana bak eğer daha ileri giderseniz bu sınır kapıları da açılır, bunu da bilesiniz” dedi.
“Bugünün gündemi nedir? Kadın ve adalettir. Peki adaletin gereği dünyada yerine geliyor mu? Birleşmiş Milletler de geliyor mu? Avrupa’da geliyor mu? Niye ben dünya beşten büyüktür diyorum. Dünyanın kaderini Güvenlik Konseyi’ndeki 5 ülke belirleyemez, o yüzden diyorum” diye konuşan Erdoğan, konuşmasına BM’nin yenilenmesi gerektiğini söyleyerek devam etti. BM’nin nasıl yeniden yapılanması gerektiğine dair fikirlerini paylaştı. (ÇT)