Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tartışmalara neden olan ve kamuoyunda “Ak Saray” olarak bilinen Atatürk Orman Çiftliği’ndeki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Muhtarlar Toplantısı düzenledi.
İstanbul Belediye Başkanı olduğu dönemde okuduğu şiir nedeniyle hapis cezası alması üzerine bir gazetede “Artık muhtar bile olamaz” manşeti atıldığını söyledi. “Muhtarlarımız demokrasinin çekirdeği denebilecek bir öze sahiplik yapıyorlar” diye konuştu.
IŞİD’den kurtarılan Kobanê ile ilgili ise de “Orada kimse yok burayı bombalıyorlar. Bugün bakıyoruz çiftetelli oynuyorlar” dedi.
Erdoğan konuşmasında ayrıca muhtarları unutmadıklarını anlattı, cumhurbaşkanlığı seçimleri, genel seçimler, Somali, çözüm süreci gibi konulara da değindi.
Muhtarlık
“Muhtar bile olamaz”
Konuşmasından satır başları şöyle:
“İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum dönemde Siirt’te okuduğum şiir nedeniyle hakkımda 10 ay hapis cezası verilmişti. Bu kararın ertesi günü, hele hele en çok satan gazete şu başlığı atmıştı: Artık muhtar bile olamaz.
“1998’deki bu başlık hem benim hem de milletimizin hafızasından çıkmadı. Aslında o başlığı atarak sadece beni tahkir etmekle kalmıyor tüm muhtarları da sanki muhtarlık kötü bir şeymiş gibi, seçilmek çok kolay bir şeymiş gibi tahkir ediyorlardı. Zihinlerinde seçilmişe karşı kibir vardı. Milletin seçimlerine değer vermediler, değer vermek istemediler. Siyasi tarihimize bakı milletin seçtiği muhtar da olsa cumhurbaşkanı da olsa tahkir etmek, kibirleriyle onları ezmek istediler. Milletimiz iradesine, seçimine sahih çıktı.
“Muhtarlar Türkiye'nin istikbali için çalışmalı”
“… Demokrasi önce ailede başlar. Önce köyde mahallede başlar. Evde, köyde, mahallede demokrasi ne kadar güçlenirse ülkede de demokrasi yükselir. Muhtarlarımız demokrasinin çekirdeği denebilecek bir öze sahiplik yapıyorlar. Siyasi mücadelemiz boyunca bu anlayışı muhafaza ettik.
“… Muhtarların vazifesi sadece mühür basmak değildir. Yasaların getirdiği yetki haricinde her muhtarımız Türkiye’nin istikbali için çalışmalıdır. Büyük devlet olma vizyonu yerelde başlar. Muhtarların farklı bir istikamete hükümetin cumhurbaşkanının farklı bir istikamete baktığı bir ülkede uyumu sağlayamayız. Her konuda aynı fikirde olamayız ancak ortak akılla milletimiz için hizmet üretmek öncelikli meselesidir.”
Çözüm süreci
“Gezi altında oynanan oyun…”
“Doğu ve güneydoğuda kanı, gözyaşını durdurmaya çalışırken Akdeniz’de Karadeniz’de Ege’de yaşayan kardeşlerimizin kaygılarını giderme mücadelesi veriyoruz.
“Çözüm sürece bir al ver süreci değildir. Taviz vermek asla değildir. Şehitlerimizin hatırasını incitecek gazilerimiz hatırasını incitecek hiçbir adıma fırsat tanımayız. Çok zor süreçlerden geçtik. Geldiğimiz noktada milletimizin umudu arttı. Kolay bir süreçte değiliz. Bu süreci bozmak isteyen çok sayıda merkez var… Gezi altında oynanan oyun büyük Türkiye’yi sabote etmekten başka bir şey değildir. Kimlerin altında olduğunu gördünüz.”
Cumhurbaşkanlığı seçimi
“Bu dargınlık niye?”
“Cumhurbaşkanlığı seçimi oldu, halkımız seçimini yapıyor 14 parti birleşti. Bu kardeşinizin karşına aday çıkardı. 14 partinin desteklediği aday yüzde 38 aldı. Milletin ferasetiyle oynanmaz, millet küçümsenmez. Sandık orada. Türkiye’nin ilerlemesini engellemek için oyunlar oynanacak. Bunlara karşı uyanık olacağız. Bunları siz organize edeceksiniz. Biz ayrı olabilir miyiz. Hepimiz Türkiye cumhuriyeti vatandaşı değil miyiz. Bu dargınlık bu kin bu öfke niye? İşte buna karşı mücadeleyi tüm muhtarlarımız olarak sizler vereceksiniz.
Genel seçimler
“ ‘Ben Kürdüm’ diyenler”
“Yarın seçimler var. Özellikle güneydoğuda doğuda gelip birileri tehditler savurup oyları şu partiye vereceksiniz aksi halde yakarız yıkarız diyebilirler. Namuslu insanlar namussuzlar kadar şerefli olmadıkça cesur olmadıkça başarılı olamayız. Bu merhum İnönü’nün lafıdır. Bunu görmemiz lazım.
“Yolu yapan biz hastaneyi yapan biz okulları yapan biz havalimanını yapmak isteyen biz ama engelleyen ‘ben Kürdüm’ diyenler. Bu ayrımcılığı hep beraber gidermek zorundayız. Ayrımcılıkla bir yere varmaz. Beraberliğe ihtiyacımız var. Milletimizin temsilcileri olarak kirli oyunları bozacak olan sizlersiniz.
“Bir üst akıl belli siyesi partileri vazifelendiriyor. Siz dini cemaat zannediyorsunuz hizmet örgütü zannediyorsunuz, onlar halk veya hak için değil patronları için olan üst akıl için çalışıyorlar.”
Somali
“Fakir fukaraya elimizi uzatıyoruz”
“Somali’de terör kol geziyor. Türkiye’nin orada yaptığı yatırımlar sayesinde değişim söz konusu…12 yıl önce Türkiye’nin bu ülkelere verdiği destek 45 milyon dolardı şimdi 4,5 milyar dolar. Fakir fukara nerede varsa elimizi uzatıyoruz. Bu kimin sesini yükseltiyor Türkiye’nin. Hangi milletin? Türk milletinin.
Kobanê
“Çiftetelli oynuyorlar”
“Kobanê söz konusu olduğunda dünya ayağa kalkıyor küçük bir yerleşim yeri için dünya ayağa kalkıyor. Oradan ayrılanlar bize geliyor. Orada kimse yok burayı bombalıyorlar. Bugün bakıyoruz çiftetelli oynuyorlar. DEAŞ oradan çıkmış. O bombalanan yerleri yeniden kim onaracak. Oradan ayrılan 200 bin insan geri dönebilecek mi dönerse nereye yerleşecek. Kendilerine Halep diyoruz kimse duymuyor. 1 milyon 200 bin insan yaşıyor. Niçin Halep ile ilgilenmiyorsunuz?” (BK)
* Fotoğraf: Yasin Bülbül / AA