Fotoğraf: Urfa'da Erdoğan için oy şişirenler/TikTok
2017 referandumu ve 2018 seçimlerini adli seçim istatistiği yöntemleriyle çözümleyen ve 2017 referandumunun tersine çevrilmesi ve 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan lehine büyük çaplı hile olasılığına ilişkin kanıtları derleyen raporlarıyla bilinen ekipten Peter Klimek'in yanı sıra Ahmet Aykaç ve Stefan Thurner, "Türkiye'deki 2023 cumhurbaşkanlığı seçimlerinin adli çözümlemesi [Forensic analysis]" başlıklı raporlarını yayınladılar.
Fizik, matematik, bilgisayar bilimi, niceliksel biyoloji, niceliksel maliye, istatistik, elektrik mühendisliği ve sistem bilimi ile iktisat alanlarında 2 milyon 267 bin 263 bilimsel makalenin barındırıldığı bağımsız dağıtım hizmet sitesi arXiv'e 30 Mayıs'ta yüklenen rapora bağlantıdan erişilebiliyor. İngilizce olarak erişilebilen 31 sayfalık raporun çevirisi tamamlandığında bianet arşivinden de erişilebilecek. Raporu hazırlayanların genel izleyici için raporla ilgili temel bilgileri içeren sunuşlarının çevirisi aşağıda.
Araştırmacıların önceki raporlarıyla ilgili bilgiye Haluk Ağabeyoğlu daha önce bianet'te yayımlanan seçim güvenliğiyle ilgili makalesinde göndermede bulunmuştu.
TIKLAYIN-Binlerce masa kurmak zamanı
Ertuğrul Kürkçü de Yeni Yaşam'daki köşesinde aynı raporlara değindiği makalesinde 2023 seçimlerini bekleyen büyük seçim güvenliği açığına işaret etmek üzere uyarmıştı: "Muhalefetin, bu iktidarı indirebilmesi, politik hazırlıklar, kitle seferberliği ve ittifakların yanısıra saydam ve denetlenebilir bir seçim düzenini güvenceye almasını; bunun için de 2017 ve 2018'deki 'seçmen kaydırma' ve 'sandık hileleri'ni sergileyerek iktidarla hesaplaşmasını gerektiriyor. Bu yönde sistematik bir çabaya girişmedikçe iktidarın 'ilk seçimde gitmesi' bir temenniden öteye geçemez."
TIKLAYIN-İktidar verilmez, alınır
* * *
Türkiye'deki seçimlerin dürüstlüğüne ilişkin kaygılar, parlamenter demokrasiden Recep Tayyip Erdoğan yönetimindeki icracı cumhurbaşkanlığına geçişle birlikte arttı.
Adli seçim değerlendirme (election forensics) araçları, belirli seçim hilesi türlerinin istatistiksel izlerini tanımlamak için kullanılır ve demokratik seçimlerin dürüstlüğü ve geçerliliğine ilişkin önemli bilgiler sağlar.
2017 ve 2018 Türkiye seçimlerine uygulanan bu tür çözümlemeler, oy pusulası şişirme veya seçmen manipülasyonu gibi yanlış uygulamaların seçim sonuçlarının belirlenmesinde gerçekten önemli bir rol oynamış olabileceğini ortaya koymuştur.
Burada, Türkiye'de 2023 cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk tur sonuçlarına oy pusulası doldurma ve seçmen manipülasyonuna ilişkin adli seçim istatistiği testleri uyguluyoruz. 2023 seçimlerinin, 2018 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde gözlemlenenlere benzer istatistiksel usulsüzlükler sergilediğini, ancak bu çarpıklıkların çapının daraldığını görüyoruz.
2018'de Erdoğan lehine oy şişirmelerden seçim sandıklarının yüzde 8,5'i etkilenmişken 2023'te yüzde 2,4'ünün etkilenmiş olabileceğini tahmin ediyoruz. Ayrıca, oy ve katılım sayılarının, daha az sandığın bulunduğu ve sandıkların daha az seçmene sahip olduğu bölgelerde yine Erdoğan lehine önemli ölçüde şişirdiğini görüyoruz.
Vardığımız sonuçlar, Türkiye'deki seçimlerin, seçim sahtekarlığının göstergesi olabilecek istatistiksel usulsüzlüklerle dolu olmaya devam ettiğini gösteriyor.
(AEK)