Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 2019-2020 Yükseköğretim Akademik Yılı Açılış Töreni’nde konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
"Eğitim öğretim alanı dinamik bir süreç"
"Okul öncesi eğitimi hızla yaygınlaştırıyoruz. Üniversiteye girişte katsayı problemini ortadan kaldırdık. Ayrım gözetmeksizin tüm öğrencilerimizin kitaplarını ücretsiz olarak veriyoruz. Elbette bütün sorunlarımız bitmiş değil. Hayatın kendisi gibi eğitim öğretim alanı da dinamik bir süreç. Bu konuda sözü olan herkese gönlümüz ve kulağımız açıktır.
"Öğrenci sayımızın 1,6 milyondan 8 milyona yükselmiş olması başarının en bariz göstergesidir. Öğretim üyelerimizin sayısını sürekli olarak arttırıyoruz. Öğrencilerimizin niteliği gibi öğretim üyelerimizin niteliğini de yükseltiyoruz.
TIKLAYIN - Akademide İhraçlar 6 Bin 81'e Yükseldi
"İsteyen her lise mezunu gencimizin yükseköğrenime girmesinin alt yapısını oluşturduk. Yurtlarımızın yatak kapasitesini 677 bine çıkardık. Öğrenci harcını biz kaldırdık. Kıyamet koparanlar şimdi ortalarda yok. Uluslararası öğrenci sayımız 15 bindi. Şimdi 170 bine ulaştı.
"Rektörlerimizden gayret bekliyoruz"
"13 yıl önce ülkemizde her şehre üniversite kurma kararı aldığımızda bazıları bizi eleştirmişti. Bazı üniversitelerimiz attığımız adımlara rağmen hala kendilerinden beklediğimiz seviyeye ulaşamamış durumda. Rektörlerimizden çok daha fazla gayret bekliyoruz."
"Şimdi birileri şunu diyor, 'Girecek de ne olacak?' Çok şey olacak. Allah'ın izniyle bu 8 milyon üniversiteli diyorum ya, işte bu 8 milyon üniversiteli işi tam manasıyla kavradığı zaman... 'Efendim işte işsizlik var', olabilir, her üniversiteyi bitirdiği zaman iş sahibi olacak diye de bir şey yok.
"Bunu dünyanın hiçbir yerinde bulamazsınız. Ama bir de kendisi bunu ne yapacak, üretecek. Bir de bu var. Bu imkanlarda ülke geliştikçe zaten zeminini hazırlamış olacak. Her türlü yatırımda, istihdamda, ne olacak, yatırım istihdamla iç içe bunu da birbiriyle teşvik edecek.
TIKLAYIN - Genç İşsiz Kadın Sayısı Artıyor
"Vakıf üniversiteleri cebini doldurma derdinde"
"Adı vakıf ama kusura bakmasınlar tamamen ticari çalışıyorlar. Vakıf dediğimiz zaman farklı şeyler anlıyoruz. 'Öğrencinin cebini nasıl doldururum' diye düşünmesi gereken vakıf üniversiteleri şuan maalesef kendi cebini doldurmanın derdinde.
"'Kendi Ceb-i Hümayun'undan kullanmak' diyor ecdad. Bu anlayışı hakim kılmamız lazım.
"Artık diploma tek başına anlam ifade etmiyor"
"Yüksek öğrenimde başarının yolu belirli alanlarda ihtisaslaşmadan geçiyor. Halen 10 ihtisas üniversitesi 11 araştırma üniversitesi ile yürütülen çalışmaların bir an önce hedefine ulaşmasını diliyorum. Diploma ile ehliyet eş anlamlıydı. Günümüzde artık diploma tek başına anlam ifade etmiyor. Bilim uzun soluklu ve sabırlı bir çalışma gerektirir.
TIKLAYIN - Erdoğan 44. Fahri Doktorayı Aldı, Diploması Hala Tartışılıyor
"Mesleki eğitimin yeniden ele alınması şarttır. Biz çocuklarımızın, gençlerimizin, milletimizn her bir ferdinin zekasına, çalışkanlığına güveniyoruz.
"Eğitim, sağlık, adalet, ulaştırma, enerji gibi temel alanlarda cumhuriyet tarihinin en önemli adımlarını gerçekleştirirken bekamızı ilgilendiren adımları da attık."
"Anayasa Komitesi konusunda tüm pürüzler giderildi"
"Ankara Zirvesi'nde İdlib'teki sıkıntılı durumun rahatlamasını sağlamak için görüş birliğine vardık. Buradan söylemeliyim ki anayasa komitesi konusunda da tüm pürüzler giderildi.
TIKLAYIN - Üçlü Zirvede Ortak Bildiri: Anayasa Komitesi Oluşturuldu
"Artık laf ola beri gele yok. İcraat bekliyoruz ve güvenli bölgenin derinliğine bağlı olarak 3 milyon sığınmacıyı iskan edebiliriz. Bu anlamda batılı dostlarımızdan çok daha gerçekçi destekler bekliyoruz. Bu adımlar atılmazsa gerekeni yaparız. 2 hafta içerisinde sonuç almazsak kendi adımımızı atarız.
"Artık laf bizi doyurmuyor"
"Önümüzdeki aylarda yaşanacak gelişmeler, Suriye krizinin suhuletle mi çözüleceği, yoksa derinleşeceği mi hususunda belirleyici olacaktır. Fırat'ın doğusunu güvenli hale getirmek suretiyle buraya güvenli bölgenin derinliğine bağlı olarak 2 ile 3 milyon arasında halen ülkemizde ve Avrupa'da yaşayan Suriyeli sığınmacıyı iskan edebiliriz.
"Avrupa ülkelerinden hem İdlib, hem Fırat'ın doğusu konusunda çok daha güçlü destek bekliyoruz. Artık laf bizi doyurmuyor." (EMK)