Fotoğraf: AA
Erdoğan, 2023-2024 Adli Yıl Açılışı dolayısıyla Yargıtay Başkanlığı'nda düzenlenen törende yaptığı konuşmada, adalet alanındaki eksiklik ve tutarsızlıkları, "geçmiş"ten devralınan olumsuz mirasa ve 6 Şubat depremlerinin yol açtığı "asrın felaketi"ne bağladı. Erdoğan yerel ve uluslararası hukuk araştırmalarında Türkiye'de adalete duyulan güvensizliğin son yıllarda git gide yükselişini ise "vatandaşların yargı süreçleri ve kararlarıyla ilgili kanaatlerini manipüle etmeye yönelik algı kampanyaları"yla ilişkilendirdi.
TIKLAYIN: AYM Başkanvekili Engin Yıldırım: "Yargı Sistemine Güven Son Derece Düşük"
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ayrıca partisinin "Türkiye Yüzyılı" olarak adlandırdığı yeni uluslararası paylaşım ve hakimiyet mücadelesi döneminin bu hedefe uygun "Türkiye Yüzyılı'na yakışır bir anayasa" gerektirdiğini iddia etti ve "Meclis'in açılışıyla birlikte Türk demokrasisini yeni bir anayasaya kavuşturmak için girişimlerimizi tekrar başlatacağız." dedi. Yargı kurumlarından da "bu sürece hazırlıklı olma[larını], destek verme[lerini] özellikle bekl[ediğini]" dile getirdi.
"Sosyal medya mahkemeleri"
Erdoğan konuşmasında "Yargıtay'dan istinafa ve ilk derece mahkemelerine varıncaya kadar milletimizin yargıdan beklentisi[nin], adil kararın makul sürede verilmesi [olduğunu]" söyledikten sonra kamu vicdanını doyurmayan ve yaralayan, Anayasaya, AYM ve AİHM kararlarına ve doğal ve evrensel hukuka aykırı yargı kararlarının yurttaşlarca kamusal alanda açık eleştiriye tabi tutulmasını "büyük bir tehlike kaynağı" olarak niteledi.
"Adalet[in] ancak mahkeme salonlarında tecelli ede[ceğini]" savunan Erdoğan, "Sokağa, televizyon ekranlarına ve sosyal medya mecralarına taşınan adalet, hukuka olan güveni zedeler ve zamanla yok eder." dedi. Yurttaşların katıldıkları ve yer aldıkları geniş kamusal tartışmalarda haksız ve vicdanlarda yer bulmayan yargı kararlarını eleştiren hukukçuları, baroları ve akademisyenleri "eline mikrofonu veya klavyeyi alan birileri" olarak niteleyen Erdoğan, eleştirileri de "mahkeme kararlarını kendi arzuları ve ideolojik aidiyetlerine göre eğip bükerek yorumlamak, hatta daha da ileri giderek hüküm vermek" olarak mahkum etti.
Kamunun açık ve yüksek katılımla yürüttüğü tartışmalara "şımarık hezeyanlar" diyen Erdoğan bunun "hem adalet sistemine hem de sistemin fedakâr mensuplarına karşı yapılmış büyük bir haksızlık ve saygısızlık" olduğunu iddia etti. Erdoğan bu tür geniş katılımlı tartışmaları "sosyal medya mahkemeleri" olarak yaftaladı ve "toplumumuzun birliği, dirliği, huzuru ve iç barışı açısından büyük bir tehdit ve tehlike kaynağı olarak gör[düklerini]" ilan etti.
"İtibar suikasti düzenlemenin vebali... "
Erdoğan, konuşmasında yargıya duyulan yaygın güvensizliği zımnen kabul etmekle birlikte yargıya yönelik eleştirileri "hâkim ve savcıları tehdit etmek", "baskın yapar gibi kurumların kapılarına dayanmak" kavramlarıyla karaladı.
"Aynı şekilde oy veya rant kaygısıyla yargı kurumlarına duyulan güveni aşındırmanın, daha vahimi yargı mensuplarına taammüden itibar suikastı düzenlemenin vebali çok ağırdır" diyen Erdoğan, üstelik bunu yapanların hem "gündem" ihtiyaçlarını yargı üzerinden karşılamaya çalıştığını hem de yargının siyasallaşmasından söz ettiklerini ileri sürerek toplumsal ve siyasal muhalefetin yargı bağımsızlığına yönelik eleştirilerini suçla özdeşleştirdi.
Yeniden "yeni anayasa" çağrısı
Erdoğan konuşmasının sonunda sözü bir hayalleri olduğuna getirdi: "Bu hayal, Türkiye'yi darbe Anayasası ayıbından kurtararak yeni, sivil, dili ve içeriğiyle bugünü ve yarını kucaklayan, Türkiye Yüzyılı'na yakışır bir anayasaya kavuşturmaktır. Darbe Anayasası'nın gölgesinde Türkiye Yüzyılı'nı konuşmayı, ülkemiz ve demokrasimiz için zül addediyoruz" dedi.
"İstiklal ve istikbali için bu kadar ağır bedeller ödemiş milletin yeni bir anayasayı, anasının ak sütü gibi hak ettiğini" iddia eden Erdoğan Türkiye Yüzyılı vizyonlarının böyle bir anayasayla daha güçleneceğini söyledi ve "siyasi partilerimizi, yüksek mahkemelerimizi, üniversitelerimizi, devlet kurumlarımızı, barolarımızı, meslek kuruluşlarımızı, sivil toplum örgütlerimizi ve milletimizin her bir ferdini bu sürece katkı vermeye davet ediyorum." dedi.
Erdoğan Meclis'in açılışıyla birlikte yeni anayasa girişimlerini tekrar başlatacaklarını haber verdi ve yargıdan destek istedi.
(AEK)
