* Fotoğraflar: Mehmet Ortakaya'nın arşivi.
Mehmet Ortakaya emekli avukat.
Uzun yıllar bir kamu kuruluşunda çalıştı. Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) üyesi.
Şimdi ise Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) İzmir 2. Bölge 6. sıra milletvekili adayı.
Ortakaya, doğuştan görme engelli; fakat kendisini "engelli aday" olarak tanımlamıyor.
14 Mayıs Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri için belirlenen milletvekili adayları listesinde engelli adaylara yeteri kadar yer verilmediğini ve bunun bir eksiklik olduğunu söylüyor.
Hikâyesini ve milletvekili adaylık sürecini Mehmet Ortakaya'dan dinliyoruz.
Sizi biraz tanıyabilir miyiz? Kimdir Mehmet Ortakaya?
İzmir'de doğdum, büyüdüm; fakat kökenimiz Lozan Mübadelesi'yle Yunanistan'ın Kavala bölgesinden bu topraklara gönderilen bir aileye dayanıyor. 61 yaşımdayım. Avukatım, yıllarca bir kamu kuruluşunda çalışmıştım. Emekli olduktan sonra ise büro açmadım. Yani şu an resmen de fiilen de emekliyim.
Doğuştan görme engelliyim. Geçirdiğim ameliyatlar sayesinde görme oranımda bir miktar artış oldu. Örneğin şu an yazı okuyabiliyorum. Görsel açıdan ciddi kısıtlamalarla karşılaşsam da gündelik yaşamımı sürdürebiliyorum.
"Daha fazla çalışmak için adayım"
Ancak kendimi engelli aday olarak tanımlamıyorum. Evet adayım ve engelliyim; ancak bizler engelli aday tanımından doğrudan doğruya engelli hakları mücadelesinden gelen ve bu sıfat ile seçilebileceği bir yerden aday gösterilen adayları anlıyoruz.
Geçmişte engelli hakları mücadelesinde epey mücadele verdim. Ama ben şu an Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) bileşenlerinden biri olan Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) üzerinden adayım.
Evliyim, çocuğum yok. Eşim de benim gibi görme engelli.
Neden milletvekili adayı oldunuz?
Bir süredir aktif bir siyasal etkinlik içerisinde değildim; ama aktif siyasal etkinlik içerisinde bulunan çok sayıda dostum vardı. Hayatımın her döneminde kendimi Marksist bir sosyalist olarak tanımladım. Bu seçimlerin ne kadar kritik olduğunu ise birbirimize anlatmamıza gerek yok. Ben de bu süreçte, seçimler için çalışarak katkıda bulunmak istedim.
Milletvekili adayı olarak yasal bir statüyle daha etkili bir biçimde çalışabileceğimi düşündüm. Bu nedenle hangi sıradan aday gösterildiğimin hiçbir önemi yok.
Tutarlı demokrasi mücadelesi
Yeşil Sol Parti'yi tercih etme nedeniniz neydi?
HDP ile işe başlamamız gerekiyor. HDP kapatma davası süreci nedeniyle ortak alınan bir kararla şu an Yeşil Sol Parti çatısı altında seçimlere girecek. HDP'nin, Türkiye'de en tutarlı demokrasi mücadelesini veren parti olduğunu düşünüyorum.
Yeşil Sol Parti'nin talepleri, vaatleri ve iddiaları bir bütün olarak –ve Türkiye özgünlüğü de göz önüne alındığında– tutarlı bir demokrasi mücadelesidir. Bu kolektif mücadelenin öznesi de Türkiye'deki bütün ezilen, dışlanan ve sömürülen toplum kesimleridir.
Kapsama konusunda alınacak daha çok yol var, bu sürecin tamamlandığı söylenemez. Ancak Türkiye'de demokrasi mücadelesine bir katkıda bulunacaksak bunun doğru adresinin Yeşil Sol Parti olduğuna kaniyim.
Meclis'te önceliğiniz hangi sorunlar/konular olacak?
Şu an ne yazık ki adaylara baktığımızda bir engelli milletvekili adayı boşluğu olduğunu görüyoruz. Bu elbette ki üzücü. Çok sayıda talebin ve çok fazla bileşenin olması, ittifak politikaları gibi bazı nedenler ne yazık bu konuda bir eksiklik yarattı.
Bu nedenle kesinlikle engelli hakları mücadelesiyle ilgili sorun ve talepleri gündeme getiririm. İkinci olarak ise Türkiye'de işçi sınıfının, sınıf mücadelesi bağlamında daha güvenli anayasal ve kurumsal zeminler kazanması için çalışırım. Çünkü Türkiye'de şu an sendikal haklara ulaşma hakkı özellikle özel sektörde fiilen yasaklanmış durumda.
Anayasa tarafından güvence altına alınmış olan bir hak bu ve büyük toplumsal mücadelelerin sonucunda kazanıldı. Şimdi ise insanlar sendikalaştıkları gibi işten atılıyorlar. Tazminatları ödeniyor ve işe geri dönemiyorlar. Örgütlü ve mücadelede aktif olan işçiler çok zor durumda. Artık buna dur dememiz gerekiyor.
(TY)