Ahmet Atakan, Hatay’daki Gezi protestoları sırasında polisin attığı gaz fişeği hayatını kaybettiğinde 23 yaşındaydı.
Ölümünün üzerinden dokuz yıl geçmesine rağmen Ahmet Atakan’ın ölümünden sorumlu polislere soruşturma açılmadı. Ahmet Atakan'ın annesi Emsal Atakan Hatay Valiliğinin taleplerini iki kez reddettiğini söylüyor.
Sonrasında ise "Polislere bir soruşturma dahi açmayanlar Gezi'yi savunanlara hapis cezası veriyor" diyerek Gezi Davasında çıkan karara tepki gösteriyor.
2013'ten beri adalet arayışını sürdüren Emsal Atakan'dan dinliyoruz:
"Bir kere daha ret gelirse AİHM'e gideceğiz"
"Benim oğlum 23 yaşında Hatay'da, Armutlu'nun ortasında öldürüldü. Fakat dokuz yıldır oğlumun nasıl öldürüldüğüne dair tek bir soruşturması dahi açılmadı. Hatay Valiliği iki defa soruşturma açılması talebimizi reddetti.
“İki seferde de ‘Bizden adalet beklemeyin’ der gibi cevaplar verdi. Beni en çok yaralayan şey de bu oldu.
Valiliğin ret kararlarına itiraz ettik ve şu anda dosyayı üst mahkemeye taşıdık. Bir kere daha ret gelirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) gideceğiz.
“Öleceğim güne kadar bununla yaşayacağım”
“Dokuz yıldır bir gün olsun mutlu olmadım, olamadık. Biz çok mutlu bir aileydik. Ahmet’siz artık hiçbir şeyin tadı tuzu yok. Ben, eşim ve çocuklarım öleceğimiz güne kadar bununla yaşayacağız.
Ama davamızın peşinden de gideceğiz, pes etmeyeceğiz. Ancak oğlumu öldürenler yargılanırsa içime su serpilir. En azından artık başka anneler acı çekmez, gençler katledilmez ve ben de ‘Bu ülkede adalet varmış’ derim.”
“Acımız gün geçtikçe artıyor”
Oğlunun ölümünün üzerinden dokuz yıl geçmesine rağmen Emsal Atakan halen baskı gördüğünü de anlatıyor:
“Oğlumun doğum günüyü, mezarına çiçek bırakmak için gittiğimde beni takip ettiklerini gördüm. Ekipler ben gitmeden önce mezarın dışında bekliyordu. Dokuz yıldır biz bu süreci yaşıyoruz.”
“Sindirme politikası olduğunu düşünüyorum”
Hem oğlu, hem Gezi öldürülen tüm gençler hem de Gezi Davasında yargılananlar için adalet istediğini belirten anne Atakan “Yüreğimiz yangın yeri ve gün geçtikçe öfkemiz, acımız daha da artıyor” diye de ekliyor.
Emsal Atakan, Can Atalay ve Mücella Yapıcı ile sürekli görüştüğünü ve aile gibi olduklarını söylüyor:
25 Nisan'daki Gezi Davasında İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesi Osman Kavala'ya hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüsten ağırlaştırılmış müebbet, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Yiğit Ali Ekmekçi'ye ise bu suça yardımdan 18 yıl hapis cezası verdi. |
“Gezi onurlu bir direnişti ve insanlar alanlarda dayanışarak direndiler” diyen anne Atakan sonrasında ise şu cümleleri kuruyor:
“Gezi Davası kararlarıyla acımızın üstüne bir acı daha eklendi. Onlar da barışı demokrasiyi talep eden insanlar. Demokratik hakkını kullanan herkesi susturmaya çalışıyorlar. Bunun sindirme politikası olduğunu düşünüyorum. Ne olursa olsun adaleti, demokrasiyi talep etmekten asla vazgeçmeyeceğiz.
“Bu bir psikolojik baskı ve sindirme politikası. Dokuz yıl geçmesine rağmen Gezi’yi dillerinden düşürmediler. Gezi’ye gözdağı vermeye çalışıyorlar. Ama Gezi Türkiye’nin en onurlu direnişlerinden biriydi.
“Hiçbirinin silahı yoktu, herkes kendi hakkını talep etti. Doğaya, insanlara ve hayvanlara barış ve özgürlüğü getirmek istediler.
“Mutlaka bir gün hak, adalet ve barış bu ülkeye gelecek.”
Ahmet Atakan’ın ölümü23 yaşındaki Ahmet Atakan 9 Eylül 2013’te Hatay’daki Gezi eylemleri sırasında hayatını kaybetti.Görgü tanıkları Atakan’ın polisin attığı gaz fişeği ile vurulduğunu söyledi ancak Atakan’ın ölümünden kısa bir süre sonra bir apartmanın terasından kim olduğu belli olmayan bir kişinin düşüş anı; medyaya Atakan’ın düşüş anı diye servis edildi. Hatay Valiliği, Ahmet Atakan’ın önce ölümünün gaz fişeği ile ilgisi olmadığı gerekçesiyle soruşturma izni vermedi. Atakan ailesi ve avukatlarının uğraşları sonucu hazırlanan bilirkişi raporunda, gaz fişeğinin üzerinden çıkan kanın Atakan'a ait olduğu yüzde 99,9 oranında kanıtlandı. Bu yeni delil üzerine Hatice Can, ikinci defa soruşturma izni verilmesi için Hatay Valiliğine başvuru yaptı. Ancak Hatay Valiliği yeni delili yok saydı ve iki defada da soruşturma izni vermedi. |
(MD / HA)
- Sami Elvan: Tutuklananlar kendi ailemiz gibiler
- Gürkan Korkmaz: Katillerin cezasız kalması adalet duygumuzu öldürdü
- Adnan Cömert: "Hakkınızı aramayın, öldürüldüğünüzde kalın" diyorlar
- Mehmet Yıldırım: Medeni'ye olan borcumuz mücadele etmek
- Nuray Gedik: 9 yıl sonra ikinci bir darbe yedik
- Emsal Atakan: Oğlumu öldürenlere dokuz yıldır bir soruşturma bile açılmadı
- Ali Ayvalıtaş: Gezi kararı çıktığında kapımızda polis bekliyordu
- "Gezi hassasiyeti Sarısülük davasında polisin kollanmasında kendini gösterdi"
- Gezi Aileleri Direniyor: 9 yıldır devam eden mücadele