Gezi Parkı eylemleri sırasında Hatay’ın Armutlu Mahallesi’nde polis şiddetiyle hayatını kaybeden Ahmet Atakan’ın dosyası, 12 yıl sonra zamanaşımı bürosuna devredildi.
Anayasa Mahkemesi (AYM) eylül ayında "yaşam hakkı ihlali" kararı vererek Atakan ailesine 225 bin TL tazminat ödenmesine hükmetmişti. Ancak kolluk görevlileri hakkında yürütülen soruşturma "işlemden kaldırma" kararıyla sonuçlandı.

Avrupa Konseyi, Berkin Elvan dahil 'orantısız polis şiddeti'ni inceleyen dava grubunu kapattı
"Katiller dışarıda geziyor"
Ahmet Atakan’ın annesi Emsal Atakan, dosyanın zamanaşımı bürosuna devredildiğini savcılıkta öğrendiklerini belirterek tepkisini şöyle dile getirdi:
"12 yıl boyunca bütün hukuk mercilerine başvurduk. Anayasa Mahkemesi, yaşam hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Oğlumun gaz fişeğiyle öldürüldüğünü teyit etti. Bugüne kadar DNA testi yaptık, görüntüler ortaya çıktı. Oğlum Armutlu'da öldürüldü, kimlerin öldürdüğü de ortada. Buna rağmen 12 yıl boyunca hiçbir şekilde soruşturma yürütmediler. Katiller dışarıda geziyor, yargılanmadılar. Biz Anayasa Mahkemesi'nin verdiği karar için gittik, dosyayı zamanaşımı bürosuna gönderdiklerini o esnada öğrendik. 'Sizin dosyanız zamanaşımı bürosuna devredildi' dediler. Çok üzüldük, ben annesi olarak mahvoldum.
"Başka gençlerimiz öldürülmesin"
"Bu ülkede adaletin herkese eşit bir şekilde işlemediğini aşikar. Oğlumun katilleri ortada, adalet istiyoruz. Çok merak ediyorum, neyden korkuyorlar? Niçin adaleti işlemiyorlar? Neden cezalandırmıyorlar katilleri? Ben oğlumun mezarından kalkıp geri gelmeyeceğini çok iyi biliyorum. Fakat başka katiller ortada gezmesin. Başka çocuklar, başka gençlerimiz öldürülmesin. Suçluların biran önce cezalandırılmalarını, adaletin işlemesini istiyorum."
"Savcılık delil toplamada tutuk kaldı"
Dava avukatı Ali Habip ise olası bir takipsizlik kararının "benzer eylemleri daha da cesaretlendireceği" uyarısında bulundu. Habip, valilikten soruşturma izninin yıllar sonra geldiğini, savcılığın delil toplamada "tutuk kaldığını" ifade etti:
"Kapsüllerin incelenmesi, üzerindeki kan izlerinin tespiti, DNA analizleri hep bizim taleplerimizle yürütüldü. Hâlbuki bunlar savcılığın resen yapması gereken işlemlerdi. Soruşturma aşamasında kolluk yetkililerinin ifadesi bile alınmadı."
"Kolluğun ifadesi alınsın"
Avukat Ali Habip dosyanın seyrine ilişkin şunları aktardı:
"Kolluk görevlileri hakkında ek işlemden kaldırma kararı alındı. Soruşturma hem kolluk hem fail meçhul olarak iki aşamalı yürütülüyor. Ancak soruşturma ‘taksirle adam öldürme’ kapsamında açıldığı için zaman aşımı süresi çok daha kısa. Biz bunun ‘kasten’ veya ‘olası kasıtla’ adam öldürme olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirttik. Soruşturmanın esas büroya devredilmesini ve kolluk görevlilerinin yeniden ifadelerinin alınmasını talep edeceğiz."
(AB)







