Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Emin Alper'in yeni uzun metrajlı filmi "Kurak Günler" dünya prömiyerini 75. Cannes Film Festivali'nin 'Belirli Bir Bakış' ('Un Certain Regard') bölümünde gerçekleştirdi.
Filmin Salle Debussy'de yapılan dünya galasına yönetmen Emin Alper başta olmak üzere oyuncuları Selahattin Paşalı, Ekin Koç, Selin Yeninci, Erol Babaoğlu, Erdem Şenocak, Nizam Namidar ve film ekibi katıldı.
Emin Alper, gösterim sonrası yaptığı konuşmada, festivalde yer aldıkları için mutlu olduklarını belirterek yapımcılarına da teşekkür etti. Ardından Gezi Davası'nda yargılanan ve 18 yıl hapis cezası verilen yapımcı Çiğdem Mater'e teşekkür etti.
Alper, "Meslektaşımız ve filmimizin ortak yapımcılarından biri olan Çiğdem Mater'e teşekkür ederim. Şu an bizimle değil, çünkü kendisi gülünç bir dava sonucu hapse atıldı. Bizimle olmasa da aklımız ve kalbimiz onun yanında" dedi.
Film ekibi ayrıca dün 'Holy Spider' filminin prömiyerine katılarak kırmızı halıda yürüdü.
#KurakGünler director and script writer Emin Alper speaking at the #CannesFilmFestival2022 #EkinKoç • #SelahattinPaşalı pic.twitter.com/RzJQivRN2A
— Katherine || EFES LAWYER (@jb_kg_sg) May 23, 2022
Filmin oyuncu kadrosunda Selahattin Paşalı, Ekin Koç, Erol Babaoğlu, Erdem Şenocak, Selin Yeninci, Sinan Demirer, Nizam Namidar, Ali Seçkiner Alıcı ve Eylül Ersöz yer alıyor.
Film, kuraklık sorunuyla boğuşan Yanıklar kasabasına yeni atanan genç savcı Emre ile belediye başkanı Selim, yerel gazeteci Murat ve kasabanın eşrafı arasında yaşanan çekişmeleri konu alıyor. Film, politik olmasının yanında yozlaşmış sistem üzerinden iyi ve kötü kavramlarını felsefi bir bakışla yeniden değerlendiriyor.
Dördüncü uzun metraj filmi ile Cannes'da yer alan Emin Alper; "Tepenin Ardı", "Abluka", "Kız Kardeşler" filmleri ve "Alef" dizisi gibi yapımlarıyla biliniyor. Yönetmen aynı zamanda Sinematek Sinemaevi'nin de sanat yönetmenliğini üstleniyor.
Ay Yapım, Liman Film ve Zola Yapım'ın yapımcısı olduğu "Kurak Günler" T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü'nden yapım desteği almıştı. Cannes sonrası festival yolculuğuna devam edecek filmin Türkiye'de sonbaharda vizyona girmesi planlanıyor.
"Homofobi Türkiye'de devlet politikası haline geldi"
Öte yandan yönetmen Emin Alper Variety'ye verdiği röportajda filmde işlenen homofobi üzerine konuştu. Filmin ilk taslağında homofobiye yer vermediğini belirten Alper, Türkiye'deki homofobik politikalar nedeniyle bu konuyu filme eklediğini söyledi.
Alper şunları ekledi:
"Son 2-3 senedir homofobi Türkiye'de bir devlet politikası haline geldi. Halk arasında homofobinin mevcut olmasının bir yana, iktidar özellikle dijital platformlara karşı homofobik bir politika geliştirdi. Netflix'e "If Only" isimli televizyon dizisinde gey karakter bulunması sebebiyle büyük bir baskı uyguladılar. Bu pek çoğumuzu çok sinirlendirdi. Çünkü beş yıl öncesine kadar böyle sorunlar yaşamıyorduk. LGBTİ+'lar görece daha rahattı. Fakat iktidar kendi tabanını kuvvetlendirmek amacıyla muhafazakâr politikalara ağırlık vermeye başladı.
"Beni ilgilendiren homofobinin yerel bir mesele olmaması. Evrensel bir durum. Macaristan'da, Rusya'da yaşananlara bakın. Bu neo-popülist zamanın bir meselesi. Bu sebeple hikâyeye homofobiyi dâhil etmek istedim ve uygun da oldu."
(MD/AÖ)