Fotoğraf: AA
Emekliler Dayanışma Sendikası, 14 Mayıs'taki Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekilliği seçimi öncesi, "Ülkeyi yöneten, yönetmek isteyen siyasilere sesleniyoruz" diyerek bir açıklama yaptı.
Açıklamada şöyle denildi:
"Günlerdir siyasilerden sokaktaki insana kadar herkes seçimlerin önemini konuşuyor. Önemli sözcüğünün içini farklı biçimde dolduruyor ve çözümler öneriyorlar. Tercihleri iktidar ve iktidara bağlı muhalefet belirliyor.
"Bugün 2000 yılından bu yana sosyal güvenliğin özelleştirilmesinin ticarileştirilmesinin emeklilik hakları ve hukukunda yarattığı büyük tahribatı yaşıyoruz. Emeklinin sorunlarını çözmeyen, öteleyen, sıkışınca iyileştirme yapan hükümetlerin günü bile kurtarmayan resmi düzenlemeleri sosyal güvenlik politikası olarak toplumun önüne kondu.
"Emekliler Dayanışma Sendikası olarak taleplerimiz:
"Kısa vadede emekliler ekonomik güvenceye kavuşturulmalıdır. Aylık bağlama oranı yükseltilmeli. Aylıklara yapılacak artışlar prim gün hesabı temelinde yapılmalı. İşçi ve Bağ- KUR emeklilerine uygulanan eşitler arası eşitsizlik yaratan uygulamalara son verilmeli.
"Orta vadede ise emeklilikle ilgisi olmayan ekonomik güvence ve sağlık hizmeti hakkı sağlamayan bireysel emeklilik sisteminden vazgeçilmeli. İktidarların ideolojik hegemonyalarını hakim kılma aracı olarak kullanılan sosyal yardım ve sosyal hizmet sistemi uygulamasından vazgeçilmeli. Sağlık hakkını reddeden sağlıkta dönüşüm programı uygulamasından vazgeçilmeli. Emeklilerin ücretsiz güvenli erişilebilir sağlık hizmeti hakkı teslim edilmeli, ilaç muayene tedavi için ödetilen katkı payları kaldırılmalıdır.
"Sosyal güvenlik sistemi toplumun sağlığının sosyal ilişkilerinin ahlakının güvencesidir. Bu nedenle emeklilik; yaşlılıkta ekonomik güvence, ücretsiz erişilebilir sağlık hakkı ve sosyal hakları sağlayan devlet güvencesinde kamu emekliliği statüsüne kavuşturulmalıdır. Bu amaçla sosyal güvenlik reformu yeniden yapılmalı, şirketlerin çıkarı değil toplumun yararı gözetilmelidir.
"Emeklilerin haklarına sahip çıkmak, korumak, geliştirmek için yürüttükleri sendikal çalışmalarının örgütlenmelerinin önündeki engeller kaldırılmalıdır. Gerçek demokrasinin toplumsal yaşamın her alanında uygulanmasını sağlamayarak engel olanları temel insan hak ve özgürlüklerini tanımayanları devletin yönetim kadrolarında, TBMM'de görmek istemiyoruz."
(AÖ)