2013'te yıkılan Emek Sineması'nın yıllarca müdürlüğünü yapan Hikmet Dikmen hayatını kaybetti.
Herkesin "Hikmet abi" diye hitap ettiği Hikmet Dikmen, sinemanın yıkılmasının ardından emekli olup Çınarcık'a yerleşmişti. Bir süredir İstanbul'da kanser tedavisi gören Dikmen'in cenazesi, bugün öğle namazından sonra İstanbul'daki Feriköy Mezarlığı'na toprağa verilecek.
2011'de İstanbul Film Festivali'nin 30. Yıl Emek Ödülü'nü alan Dikmen, Emek Sineması mücadelesine de yıllarca destek vermişti.
Hikmet abinin anısına... Özgürleşen Seyirci: Emek Sineması Mücadelesi'nden parçalar...#HikmetDikmen #EmekSineması #sinemanınemekçileri pic.twitter.com/m783bVG2t8
— Emek Bizim (@EmekBizim) April 19, 2020
Socrates dergisinden İnan Özdemir'e 2016'da verdiği röportajda Dikmen, Emek Sineması sokağını kastederek "Kaç yıl oldu, o sokaktan geçmedim. Bütün hayatım orada geçti çünkü, düşünebiliyor musun?" demişti.
1956'da yer gösterici olarak başladı
1956'da 20'li yaşların ortalarında yer gösterici olarak girdiği Emek Sineması macerasının ise şöyle başladığını anlatmıştı:
"1956'da Almanya'ya işçi olarak gidecektim, Emek'te de zabıta olmak isteyenleri sınava sokuyorlardı. O sinemanın kokusunu aldıktan sonra ne Almanya kaldı ne başka bir şey! Hiç unutmuyorum; bir kasiyer vardı, Ayfer. Bana 'Sen o sinemanın tozunu aldın ya, nah gidersin bir yere, gidemezsin!' demişti. Ne kötü hastalıkmış abi bu ya, ne kötüymüş. Bütün hayatım allak bullak oldu, hep sinema, hep sinema, hep sinema..."
"Emek'in o büyüsünü bulma imkanın yok"
2009'da kapatılan ve 2013 yıkılan Emek'in yıkım sürecini ve mücadeleyi ise şu sözlerle anlatmıştı:
"Kimse bizi adam yerine koymadı. Tezgâh hazırdı, bitmişti her şey. Biz boşuna popumuzu yırttık. Ama şu var; hakikaten zorlanıyordu sinema son dönemde, para kazanmıyordu, günde 50 kişiye oynuyordu filmler, personelin maaşları zor ödeniyordu. Bir tek festivalde dolardı, onun katkısıyla ayakta kalıyorduk. Isıtamıyorduk sinemayı. Hakikaten bir şeyler yapılmalıydı. Ama yıkılmayacaktı be abi, yıkılmamalıydı! Hiç unutmuyorum; yabancı konuklar gelirdi, o sinemayı bir görürlerdi, perde böyle açılıyor, her taraf pırıl pırıl, düzayak üzeri... Kim ne derse desin, Emek'in o büyüsünü bulma imkânın yok. Bulamazsın. Belki çok şık olabilir ama o büyüyü bulamazsın."
RIP #HikmetDikmen #Emek
— Derya Bengi (@deryabengi) April 19, 2020
Festivalde Emek'te bir Wenders filmi oynarken, çeviri aksaklığı yüzünden salon boşalmış. Hikmet Bey kapıda dil döküyormuş: “Beyefendiciğim niçin gidiyorsunuz? Ben filmi gördüm, doğrusu çok istifade ettim. Adama boşuna Venedik’te Altın Arslan vermezler.” pic.twitter.com/dH3LunEXEP
80'ler, 90'lar ve 2000'lere ait, hiçbir yerde yayınlanmamış bu dört karede Emek Sineması ailesi var. İsmet Kurtuluş, Hikmet Dikmen, Hayri Akkoç, Murat Aldemir, Mustafa Akbarcı, Hüseyin Aldırmaz, Ahmet Yumurtacı, Güner Hergül, Seval Eser, Servet Pişkin ve adını anımsayamadıklarım. pic.twitter.com/q7qQgx0snI
— Cem Altınsaray (@altinsaray) March 20, 2019
Emek sineması müdürü Hikmet Dikmen’i anlatmıştım size. Bu da videosu. Nur içinde yatsın.
— AliFuatDuatepe (@Ralifuatduatepe) April 19, 2020
pic.twitter.com/2WKnioySMy
Koskoca bir tarih gitmiş... Bugünkü sinema sevdamızın, bilgimizin, insanlığımızın en önemli mihenk taşlarından çok çok sevgili Hikmet Abi'miz, İsmet Bey ve 'Emek'inin yanına göçmüş. Tüm sevenlerinin başı sağ olsun... pic.twitter.com/5H0tf4xyJ5
— Ugur Vardan (@LezzzetAbi) April 19, 2020
Sevgili ağabeyimiz Hikmet Dikmen, emektar çalışma arkadaşları Hayrettin Akkoç ve Murat Aldemir'le beraber 44. SİYAD Ödül Töreni'nde (2011) "Emek kapanmasın!" diye seslenmişti.
— Tunca Arslan (@TuncaArslan) April 19, 2020
Sinemaseverlerin gönlünde yarattığı 'Cennet Sineması'yla birlikte anımsanacak. Huzur içinde uyusun. pic.twitter.com/LElya10Ygi
(AÖ)