“Tüm günün evde geçtiği için hummalı yaşantının kendisinden uzak oluyorsun, ama her anını olduğu gibi bu tutsaklığın kendisini de örgütlü geçirmeye çalışıyorsun.
“Birçoğumuz gibi bol okumalı, yazmalı ve politika üretmeye devam ederek geçiriyorum…”
Elektronik kelepçe ile yaşamın hayatına yansımasını bu sözlerle özetleyen kişi Gamze Toprak.
Türkiye’de demokrasi mücadelesi verenler için “modern bir pranga”ya dönüşen elektronik kelepçe, yüzlerce kişinin özgürlük alanını kısıtlıyor.
Toprak, 4 Şubat’ta Birleşik Mücadele Güçleri’nin açıklamasına katılmak için Kadıköy’e gittiğinde 61 kişi ile gözaltına alınmış ve 8 Şubat’ta yaşadığı ilçeden çıkamama cezası kararı ile serbest bırakılmıştı.
"Elektronik kelepçe” cezasını evinde geçiren Toprak’a 12 Şubat Cuma elektronik kelepçe takıldı.
“Hukuk dışı bir karar”
Toprak’ı dinliyoruz:
“9 Şubat'ta Boğaziçi üniversitesi önünde yapılmak istenen eyleme yapılan polis saldırısında 152 kişi gözaltına alınmıştı, aralarında benimde olduğum 152 kişiden 10'unumuza somut deliller ve kaçma şüphesi var denilerek "ev hapsi" cezası verildi.
“Oysa dosyada ne görüntü ne ses kaydı bulunuyor. Eyleme geç kalmış ve eylem alanın kilometrelerce uzağında alınan biri olarak bu saldırının çok hedefli olduğunu biliyorum.
“Yaşamın bir anda evinden dışarı çöp atamaz hale getiriliyor, dışardan eve gelen kimse olmasa hiç bir ihtiyacını karşılayamaz oluyorsun.
“Her adımını takip eden yaşantını biraz da olsa kontrol eden bir cihaz ile yaşamak zorundasın yoksa seni tutsaklığın daha ağır biçimi olan ve birçok yayından, gündemden uzak olduğun hapishane gerçekliği ile tehdit ediyor.
“Tutsak gibi hissediyorsunuz”
“Kelepçe ile yaşamanın kendisi en doğru ifadeyle tutsak hissettiriyor. Tüm günün evde geçtiği için hummalı yaşantının kendisinden uzak oluyorsun, ama her anını olduğu gibi bu tutsaklığın kendisini de örgütlü geçirmeye çalışıyorsun. Birçoğumuz gibi bol okumalı, yazmalı ve politika üretmeye devam ederek geçiriyorum.
“Yatarken özellikle, bileğinde kalın sert bir cihaz olması hareketlerimi kısıtlıyor. Mesela yanlışlıkla kırılsa veya bozulsa ne olacak? Saksılarımızı yerleştirmek için 3 cm kaydırdığım dekoder için tutanak tutuldu bana, her halde kırılsa Silivri'de soluğu alacağımız kesin.
“Cins kırımının yaşandığı bir ülkede erkek şiddeti için hiç bir tedbir alamayan devlet kadın düşmanı politikalarını kadınlara sokakta siyaset üretemez hale getirmeye çalışarak sürdürüyor. Faşizmin kendisi ancak sokakta direnişle karşılanabilir. Devlet bu saldırı konseptiyle bunun önüne geçmeye çalışıyor.
“Evde veya zindanda olmak kadınların mücadelenin içerisinde olmasına engel olamayacak. Çok iyi biliyoruz Mücadelemiz eve sığmaz. AKP-MHP faşist blokuna karşı her alanı direniş alanına çevirerek, faşizme meydan okumaya devam edeceğiz.”
Elektronik kelepçe neden yeniden gündemde?Türkiye'de ev hapsi bilindiği kadarıyla 2008'de Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan için uygulandı. Başbakan Necmettin Erbakan'ın "kayıp trilyon" davasında belgede sahtecilik suçundan aldığı 11 aylık ceza oldu. Erbakan bu ceza sırasında evden izinle ayrılabildi ve üçüncü dereceye kadar akrabaları ve sosyal çevresiyle görüşebildi, görüştüğü kişiler Denetimli Serbestlik Kurumu'nca sınırlanabildi. Elektronik kelepçe uygulaması ise 2013'te ilk olarak uygulanmaya başladı. Şimdilerde ise ev hapsi ve elektronik kelepçe uygulaması, 2 Ocak 2021'de Prof. Dr. Melih Bulu'nun Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanmasının ardından başlayan eylemlerde gözaltına alınanlara uygulanmaya başladı. Bir ayı geride bırakan Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör atanmasını protesto eden eylemlerde, en az 600 öğrenci gözaltına alındı, 25'i ev hapsinde ve 11'i tutuklandı. Ev hapsindeki öğrencilere elektronik kelepçe takılması ile konu yine kamuoyunun gündemine geldi. İlk olarak erkek şiddetinin önlenmesi için 15 ilde pilot uygulaması kapsamında kullanılan elektronik kelepçe takip sistemi ile kadınların güvenliği 7/24 sağlanmaya çalışılıyor. Elektronik kelepçenin geniş bir kullanım alanı olduğu görülüyor. Elektronik izleme sistemi olarak kullanılmak üzere tasarlanan elektronik kelepçe, kişinin toplum içinde takibinin ve denetiminin sağlanması sağlar. Bu durum, kişilerin elektronik haberleşme yöntemleri ile toplum içinde izlenmesi ve gözetim altında tutulmasını ifade ediyor. Ev hapsi, hafif suçlarda mahkemeler tarafından verilen hapis cezalarının kişinin kendi konutunda geçirmesi anlamına geliyor. Mahkeme tarafından ev hapsi ile cezalandırılan kişi hapis cezası sonuna kadar konutundan dışarı çıkamaz. Cezasını çekeceği konuttan çıkıp çıkmadığı ise elektronik kelepçe sistemi ile takip ediliyor. Hangi durumlarda uygulanıyor?Ev hapsi için suçların hafif olması ve mahkemede yargıç tarafından karar verilmesi gerekiyor. Yine mahkeme kararıyla ceza bitene kadar kalması zorunlu olup belirli zamanlarda belirli saatler kadar dışarıya çıkma şansı olabiliyor. Cezasını çekerken herhangi bir yere gidip gidilmediği ayağında bulunan elektronik kelepçeyle takip ediliyor. |
(EMK)