Diyarbakır sivil toplum örgütleri, IŞID'ın Şengal'e saldırısı sonucu Ezidilerin kaçtığı Duhok ve Zaho kentlerini ziyaret etti.
Diyarbakır Barosu'nda yapılan açıklamada ulusal ve uluslarası güçlerin Ezidilere acilen yardım etmesi talep edildi.
Elçi: Halepçe benzeri bir vahşet
Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Tahir Elçi, Zaho'ya 120 bin, Duhok sınırlarına ise 250 bin civarında Şengalinin ulaştığı bilgisini aldıklarını, bir anda ortaya çıkan bu yoğun göç hareketi karşısında imkanların yetersiz kaldığını belirtti.
"Halepçe benzeri bir olay. Yüz yılın belki en büyük vahşetlerinden biri yaşanmakta, ama buna uygun biçimde insanı bir duyarlılık ortaya çıkmıyor.
Bölgesel hükümet yetkilileri kendi imkanları ölçüsünde sorunla baş etmeye çalışıyor. Çocuklar, kadınlar buldukları her gölgeye sığınıp yaşamaya çalışıyorlar. En büyük sorun ilaç ve tıbbi yardım ihtiyacı.
"İnsanlar günlerce dağlarda yürümüş, aç ve susuz kalmış, yakınlarını kaybetmiş ve çok büyük bir vahşet yaşanmış. Kürt kadınları dağlarda yaşama mücadelesi veriyor. Bu vahşi sürünün tecavüzlerine maruz kalmamak adına kendi yaşamına son vermek için yanlarında bıçak taşıyorlar.
"Babanın gözlerinin önünde çocuklarının öldürüldüğü, eşinin cariye olarak alındığına ilişkin gerçek insan hikayeleri anlatıldı. Yaşanan bu vahşete ilişkin tablo henüz tam netleşmiş değil. Hala bu vahşetten kaçış devam etmektedir."
Gökalp: Kolera risk var
Türk Tabipler Birliği Merkez Konsey üyesi Şeyhmus Gökalp ise çok ciddi enfeksiyon hastalıklarına ve kolera salgınına dikkat çekti.
"750 bin insandan oluşan hareketli bir durum var. Bu terörist örgütün hangi yerleşim alanına saldıracağını öngöremediğimiz için bu nüfusun 1 milyonu bile aşabileceği durumu var. Sahra hastanesi hazırlanması gerekiyor.
"Birleşmiş Milletler, Dünya Sağlık Örgütü, Dünya Tabipler Birliği bu soykırıma sessiz kalmamalı. Bir an önce acil eylem çağrısı yapılmalı. Ulusal kurumlar da barınma ve sağlık ekiplerinin yönlendirilmesi konusunda bir an önce harekete geçmeli.
Aksi halde IŞİD çetelerinin öldüremediği insanları enfeksiyon hastalıklarından kaybedeceğiz. Olası bir kolera riskinin olduğunu gözlemledik. Bu koleranın ülkemize hatta Ortadoğu'ya yayılması tehlikesi ile karşı karşıyayız. Bizler bir an önce çalışmalarımızı başlatıp kardeşlerimize yönelik sağlık hizmetini sunmak üzere organize olacağız." (NV)
* Bu haberi yüksekovahaber.com'dan derledik.
