Suriye’nin el Bab bölgesinde, son iki günde 16 Türkiye askeri öldürüldü. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Özgür Suriye Ordusu’nun ortak yürüttüğü Fırat Kalkanı adlı Suriye harekatında ölen toplam asker sayısı 37.
İslam Devleti’nin (IŞİD) Kasım 2013’ten beri elinde bulundurduğu el Bab, Türkiye sınırına yaklaşık 30 kilometre mesafede küçük bir yerleşim yeri olmasına rağmen, hem lojistik hem de psikolojik önemi nedeniyle çatışmaların en yoğun yaşandığı bölge oldu.
TSK/ÖSO, Suriye’de ilk kez bu gölgede, IŞİD’in yoğun direnişiyle karşılaştı, dün başlayan çatışmalar el Bab’ın dış mahallelerinde sokak çatışmalarına evrilmiş durumda sürüyor.
Savaşan güçlerin kavşak noktası
Suriye savaşı öncesi yaklaşık 70 bin kişinin yaşadığı, Halep’e 40 kilometre mesafedeki el Bab, önemli bir sanayi merkeziydi.
Türkçe adı “kapı” olan el Bab, Suriye’nin kuzeyinde, doğu, batı, kuzey ve güney yönlerinin kesişiminde bulunuyor ve hem Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ve Halk Savunma Güçleri (YPG) hem Suriye devleti hem de IŞİD’in kesişim noktası sayılabilecek kadar önemli bir nokta.
Kentin nüfusunun önemli bir kısmını Sünni Araplar oluşturuyor. Ama kent Şiiler içinde özel bir öneme sahip. Halife Ali'nin abisi Akil Bin Ebu Talip'in mezarı El Bab'da yer alıyor. Kent 13. yüzyılda Eyyübiler tarafından alınana kadar bir Şii kentiydi. 1226 Halep'e bağlı bir kasabaydı, daha sonra ürettiği pamuklu kumaşlara dayalı ticaret sayesiyde büyüyerek kent oldu.
El Bab ayrıca Halep kentine yakınlığıyla, orada savaşan birçok cihadist örgüt ile Ahraruş Şam ve El Nusra Cephesi gibi örgütlerin de erişimine açıktı.
BBC’den Mahmut Hamsici’nin haberine göre, El Bab, Akdeniz kıyısındaki Suriye devletinin hakimiyetinde olan Lazkiye'den başlayarak, cihadist örgütlerin hakimiyetindeki İdlib ile Halep ve SDG’nin hakimiyetindeki Menbic'ten geçerek Irak'a uzanan M4 otobanının kuzeyden gelen en önemli yollardan biriyle kesişme noktasında.
IŞİD geri çekiliyor mu?
El Bab, IŞİD’in Suriye’deki fiili başkenti Rakka’ya giden yol üzerinde. Dolayısıyla Fırat Kalkanı öncesinde, IŞİD’in kuzeydeki finansman, silah, malzeme ve militan taşıdığı ana yol.
Başka bir deyişle el Bab, IŞİD’in Rakka’ya açılan “kapısı”.
Lübnan’dan yayın yapan el-Menar televizyonu, 8 Eylül 2016’da, el Bab’dan çekilmeye başlayan IŞİD militanlarının, Menbic’in güneyindeki el-Hafsa bölgesine doğru gittiğini yazmıştı. IŞİD, Türkiye’nin Suriye’de ilk olarak ilerlediği Cerablus ve Çobanbey’den savaşmadan çekilmişti ancak el Bab’da aynı durum sözkonusu olmadı.
IŞİD’in el Bab’ta 700 civarında savaşçı bıraktığının tahmin edildiğini ifade etmişti. Bunun yanı sıra IŞİD intihar saldırısı yapmak üzere hazırlanmış çok sayıda bomba yüklü araç hazırlamış durumda.
Dün de Türkiye ordusuna düzenlenen saldırılarda intihar saldırganları ve bombalı araçların kullanıldığı açıklandı.
Kantonlar ve Türkiye’nin el Bab planları
Türkiye, Fırat Kalkanı’yla el Bab’ı alarak, Afrin ve Kobani kantonlarının birleşmesine engel olma amacı taşıdığını açıklamıştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 6 Eylül 2016’da Rakka operasyonu ve el Bab’ın rolü ile ilgili şu açıklamayı yapmıştı:
“Türkiye’nin Rakka konusundaki rolü, ABD ile görüştüğümüz konulardan biri. Neler yapılabileceği, görüşmeler neticesinde netleşecek. Ancak, biz artık bölgede var olduğumuzu göstermek durumundayız. Eğer geri adım atarsak, oralara işte DAİŞ [IŞİD] gibi, PKK gibi, PYD gibi, YPG gibi terör örgütleri yerleşir. Şimdi Cerablus’u terk etmek zorunda kalan DAİŞ, Bab’a gidiyor. DAİŞ’in en önemli merkezi de Rakka. Obama, özellikle Rakka konusunda beraber bir şeyler yapmak istiyor. Bizim açımızdan bir sıkıntı olmayacağını belirttik.”
YPG ise Türkiye’nin ve ÖSO’nun Suriye’de ilerleyişini “işgal” olarak nitelerken, Türkiye’nin YPG ile çatışmaması için hem ABD hem de Rusya birçok kez net açıklamalar yaptı.
Erdoğan dün akşam da el Bab’daki son durumla ilgili şu bilgileri verdi:
“El Bab tamamıyla Özgür Suriye Ordusu ve askerimiz tarafından kuşatma altındadır. DEAŞ [IŞİD] artık orada her türlü yola başvuruyor ve canlı bomba olarak, el yapımı bombalarla her türlü saldırıyı yapıyor. Bu son kısımda tabii maalesef birkaç şehidimiz, yaralılarımız oldu ama artık El Bab'ın Halep'le olan yol hattı tamamıyla Özgür Suriye Ordusu ve askerin kontrolü altında. Temenni ederim ki El Bab çok daha uzamadan tamamıyla düşer ve El Bab'ın kendi insanı, halkı kendi topraklarına yerleşme imkanını bulmuş olur.”
Suriye ile yıllar sonra tekrar sınırda
Ancak Türkiye el Bab’da hakimiyet kurarsa, Halep’i geçen hafta hakimiyeti altına alan Suriye ordusu ile de “sınır sınıra” gelmiş olacak.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, İran ve Türkiyeli bakanlarla yaptıkları görüşmenin ardından, “Suriye'deki krizin sona erdirilmesi amacıyla siyasal sürecin canlandırılması için ortak bir bildiri üzerinde anlaşıldığını” açıkladı.
Bu anlaşmaya uyulması takdirde Suriye ile Türkiye’nin karşı karşıya gelme riski bulunmuyor. (AS)
* Fotoğraf: Majd El Halebi – el Bab / AA