DİSK’e Bağlı Genel-İş’in Emek Araştırma Dairesi (EMAR), Türkiye’de Gelir Eşitsizliği Ve Yoksulluk Raporu hazırladı.
Rapora göre ekonomik krizle birlikte enflasyondaki sürekli artış, çalışanların insanca çalışma ve yaşama koşullarını olumsuz etkiledi.
Giderek yükselen enflasyon satın alma gücünü azaltarak temel ihtiyaçların karşılanmasını zorlaştırdı ve ekonomik belirsizlikler derinleşti.
Bu durum, geçim sıkıntısı çeken ailelerin sayısının artmasına, yoksulluğun ve borçlanmanın derinleşmesine ve toplumda sosyal dengenin ve adaletin bozulmasına neden oldu.
Raporda; hayatın her alanında hissedilen ekonomik kriz ile oluşan gelir dağılımı eşitsizlikleri ve artan yoksulluk güncel veriler ışığında değerlendirildi.
Raporda öne çıkan başlıklar şöyle:
Türkiye ‘kişi başına düşen milli gelirin’ en düşük olduğu ülkelerin başında
2022’de Türkiye'de kişi başına milli gelir 10 bin 659 dolar iken; Eurostat verilerine göre Avrupa Birliği'nde bu rakam ortalama olarak 35 bin 505 dolar.
Türkiye bu konuda AB ülkeleri arasında son sıralarda.
Gelir dağılımı eşitsizliği derinleşti
Bir ülkede milli gelirin ülke vatandaşları arasında eşit dağılıp dağılmadığını gösteren Gini katsayısı Türkiye’de gelir eşitsizliğinin derinleştiğini ortaya koydu.
0 ile 1 arasında ölçülen Gini katsayısı, sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, bire yaklaştıkça gelir dağılımında bozulmayı ifade ediyor.
Eurostat verilerine göre, Türkiye'deki gelir eşitsizliği oranı AB üye ülkeleri ortalamasına göre oldukça yüksek. Türkiye'deki Gini katsayısı oranı yüzde 0,433 iken, AB üye ülkelerinde bu oran ortalama yüzde 0,366.
Türkiye, en düşük asgari ücrete sahip 3. Avrupa ülkesi
Türkiye, en düşük asgari ücrete sahip üçüncü Avrupa ülkesi haline geldi.
Eurostat verilerine göre, Türkiye'de Ocak 2024'te yapılan düzenleme ile asgari ücret 450 Euro'ya denk gelmesine karşın birçok Avrupa ülkesinin oldukça gerisinde.
En düşük asgari ücrete sahip beş ülke Arnavutluk, Bulgaristan, Karadağ, Sırbistan ve Türkiye iken; en yüksek asgari ücrete sahip beş ülke Lüksemburg, İrlanda, Hollanda, Almanya ve Belçika.
Emeğin kaybettiğini, sermaye alıyor
Son verilere göre, işgücü ödemelerinin milli gelir içindeki payı 2022 yılında yüzde 24,7 iken; 2023 yılında yüzde 29,7'ye yükseldi.
Bu, işçilerin elde ettiği gelirin milli gelir içindeki payının arttığını gösteriyor. Ancak bu artışa rağmen, işverenlerin milli gelirden aldığı pay hâlâ emeğin aldığı payın neredeyse iki katı.
Özellikle sermayenin aldığı payın, yani net işletme artığının, 2022 yılında yüzde 56,2 iken; 2023 yılında yüzde 50,5'e gerilemesi dikkat çekici.
Bu durum, sermaye sahiplerinin milli gelirden aldığı payın azaldığını, ancak hâlâ emeğin önemli bir kısmının sermaye lehine kullanıldığını gösteriyor.
En yüksek geliri de işverenler alıyor
İstatistiklere göre yıllık olarak ortalama en yüksek iş gelirine sahip olan grup işverenler; en düşük gelire sahip grup ise yevmiyeli çalışanlar.
Yıllık ortalama esas iş gelirleri sırasıyla işverenlerde 408 bin 174 TL, kendi hesabına çalışanlarda 115 bin 622 TL, ücretli maaşlılarda 102 bin 821 TL ve yevmiyelilerde 53 bin 334 TL.
Her 10 kişiden 2’si yoksul
TÜİK verilerine göre, sadece son bir yıl içerisinde 190 bine yakın kişi yoksullaştı. 2022’de 18 milyon 30 bin olan yoksul sayısı, 2023'te 18 milyon 219 bin kişiye yükseldi. Yoksulluk oranı yüzde 21,7'ye ulaştı.
Yine TÜİK verilerine göre ciddi finansal sıkıntılarla karşı karşıya olan insanların oranı olarak tanımlanan maddi yoksunluk oranı, bir yılda yüzde 26,4'ten yüzde 28,4'e yükseldi.
Ayrıca, son dört yılın en az üç yılında yoksulluk sınırının altında yaşayanları ifade eden sürekli yoksulluk oranı da, 1,7 oranında artarak yüzde 14'e yükseldi.
Çalışanların yüzde 15’i bir ücret geliri olduğu halde yoksul
Eurostat verilerine göre (2023), AB ülkelerinde çalışan yoksulluğunun en yüksek olduğu ülke Türkiye'dir. Türkiye'de çalışanların yüzde 15'i yoksul.
Türkiye'yi izleyen diğer ülkeler İspanya ve Slovenya. Buna karşın, çalışan yoksulluğunun en düşük olduğu ülkeler arasında Çekya, Danimarka ve Belçika var.
(HA)