Kocaeli Üniversitesi, Gündem Çocuk Derneği ve Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği’nin işbirliğiyle düzenlenen 'Türkiye'de Çocuğun Refahı ve Korunması' sempozyumunun dünkü oturumlarında çocuk odaklı çalışmalar ve çocuğa dair politikalar ele alındı.
Moderatörlüğünü Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. Oğuz Polat’ın yaptığı oturumda, Gözde Durmuş İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde Ayşe Beyazova ve Prof. Dr. Nurhan Yentürk’le birlikte yaptıkları “Sivil Toplum Kuruluşları için Çocuğa Yönelik Harcamaları İzleme” başlıklı çalışmayı anlattı.
Türkiye’de kamu harcamaları konusunda vatandaşların ve sivil toplum kuruluşlarının (STK) karşısında adeta “teknik” bilginin iktidarıbulunduğunu dile getirdi.
Durmuş “çocuğa yönelik harcamaların çocuk haklarını gözeterek planlanmasının ve yapılmasının çocuk haklarının temel bir gereği olduğunu” vurguladı.
“Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Hakları Komitesi, Türkiye’de çocuk haklarına ilişkin yıl bazında önceliklerin ve bu doğrultuda çocuklar için harcanacak bütçenin hem merkezi hem yerel düzeyde belirlenmesi gerektiğini, ancak bu sayede çocuklara ilişkin harcamaların etkin kullanımına ilişkin izleme ve değerlendirme yapılabileceğini belirtilmiştir.”
Durmuş bu noktadan hareketle, çocuğa yönelik kamu harcamalarının ve bu harcamalarla verilen hizmetinnitelik ve etkinliğinin STK’lar tarafından izlenmesi sürecine katkıda bulunmayı amaçladığını söyledi.
Çalışmanın sonuçlarına ilişkin şu bilgileri verdi.
* Nüfusun yüzde 31’i çocuk; sosyal hizmetler ve sosyal yardım, sağlık, adalet, çocuk işçiliği ile mücadele ve eğitim için çocuğa yönelik yapılan harcamaların GSYH’daki (gayrisafi yurtiçi hasıla) oranı yüzde 3,44.
* Çocuğa öncelikli olarak pay ayrılmıyor. “Türkiye GSYH’daki büyüme çocuğa yönelik harcamalara aynı düzeyde yansımadı.”
* İzleme ve değerlendirme yapılamıyor: “Harcamalar ayrı tutulmuyor ve yayınlanmıyor.”
* Harcamalar nitelikli ve etkin kullanılamıyor: “Kamu kurumları arasında eşgüdüm ve koordinasyon eksikliği var. Nisan 2012’de kurulan Çocuk Hakları İzleme ve Değerlendirme Kurulu bu bağlamda etkin işlev üstlenmeli.”
“Kamu müdahale etmiyor”
Aynı oturumun konuşmacılarından Doç. Dr. İsmet Galip Yolcuoğlu da Türkiye’de yedi milyon çocuğun çocuk yoksulluğu içinde yaşam mücadelesi verdiğini belirtti.
İngiltere’de her on bin çocuktan 50’sinin, ABD’de ise her on bin çocuktan 75’inin kamudan sosyal destek alarak yaşadığını, Türkiye’de ise bu rakam binde 7 olduğunu söyledi.
“Bu oran çok az. Ülkemizde kamu çocuklar risk altında olmasına rağmen müdahale etmiyor.
Türkiye’deki çocukların yaklaşık yüzde 30’u tam güvende olduğu bir hal içinde yaşamıyor.
Yoksulluğa karşı, işsizliğe karşı çocuklara yönelik, onları korumak üzere politikalar geliştirilmesi gerektiğini anlatan Yolcuoğlu, ancak bu politikaların uygulanmasından sonra bir “çocuk politikasından söz edilebileceğini” vurguladı.
Yolcuoğlu gelişmiş ülkelerde uygulanan gıda yoksulluğu çeken çocuklara yönelik gıda yardımı programlarının Türkiye’de de derhal hayata geçirilmesi gerektiğine de dikkat çekti.
Modern çocuk politikalarını hayata geçirmek için sosyal reforma ihtiyaç duyulduğunu, bunun için de sosyal bilinç yaratılmasının gerekliliğinden ve kamu kaynaklarının çocuklara yönelik olarak düzenlenmesinin öneminden söz etti.
Bugün yapılacak oturumlarla devam edecek olan sempozyum yarın sona erecek. (YY)
* Ayrıntılı program için tıklayın.