Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Türkiye yargıcı Işıl Karakaş, bugün Hürriyet gazetesinden İpek Yezdani’ye verdiği röportajda, “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlamasıyla açılan davaların Türkiye’nin imajına zarar verdiğini açıkladı.
Geçtiğimiz günlerde AİHM Başkan yardımcılığı görevine getirilen Karakaş, Türkiye’nin geçmişteki “işkence yapan ülke” imajının yerini “İnternetin yasaklandığı, ifade özgürlüğünün hiçbir şekilde korunmadığı, sürekli hakaret yüzünden davaların açıldığı” bir ülke imajı geldiğini ifade etti.
Karakaş: Sürekli Cumhurbaşkanına hakaretten dava açılıyor
“Cumhurbaşkanına hakaret yüzünden sürekli davalar açılıyor. Bu, Avrupa’da başka bir yerde yok. Yani hakaret etmek ceza kanununda düzenlenen bir suç değil. Eğer saygınlığınıza bir müdahale olduğunu düşünüyorsanız ancak tazminat davası açarsınız, başka bir dava açamazsınız.
“Türkiye’ye bakıldığı zaman ifade ve basın özgürlüğünün yeterli ölçüde korunmadığı, güvence altına alınmadığı, Avrupa standartlarında olmadığı bir ülke olarak göründüğünü düşünüyorum.”
Ancak Türkiye’de, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret veya kişilik haklarına saldırı suçlamasıyla, hem Karakaş’ın referans gösterdiği tazminat davalarına hem ceza davalarına yaygın şekilde başvuruluyor. Kişilik haklarına saldırı iddiasıyla Asliye Hukuk Mahkemeleri’nde açılan tazminat davaları dışında, Erdoğan’a hakaretten Asliye Ceza Mahkemeleri önünde, “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” (TCK 125/1) ve “Cumhurbaşkanı’na hakaret” iddiasıyla (TCK 299) davalar açılıyor.
Ekim'de en az 11 dava
Bianet Medya Gözlem Raporu verilerine göre gelecek Ekim ayında, sadece gazetecilerle ilgili TCK 125 ve 299. Maddelerinden en az 11 ceza davası görülecek. Her politik çizgiden medya temsilcileri, 2 yıl 8 aydan 4 yıl 8 ay hapse kadar hapis istemiyle hakim karşısına çıkacak.
Evrensel’e “Ali İsmail” davası
Evrensel gazetesi sorumlu müdürü Vural Nasuhbeyoğlu ve gazete sahibi Mehmet Akif Koşar hakkında, “Ali İsmail’in faili Erdoğan’dır” başlıklı haber nedeniyle Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla dava açıldı. Dava 1 Ekim’de.
Dündar’a "feleke" davası
İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, “Fezlekeleri Okumak Hakkımız” ve “Arkadaşın Babası” başlıklı köşe yazısı ve yazı dizisinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret (TCK 125) ettiği iddiasıyla Cumhuriyet gazetesi yayın yönetmeni Can Dündar’ı 11 yıl 4 ay hapis istemiyle yargılamaya devam etti. Dosyaya 25 Aralık polis fezlekesi de dahil edildi.
"Google'dan katil" aramasına dava
BirGün gazetesi muhabiri Onur Erem hakkında, Google arama sonuçlarında hırsız ve katil aramalarının AKP ve Erdoğan ile eşleştirildiğini haberleştirdiği için “Cumhurbaşkanı’na hakaret” gerekçesiyle ve 4 yıl 8 ay hapis istemiyle dava açıldı.
Pehlivan, Coşkun, Mumcu, İmrek….
Odatv yayın yönetmeni Barış Pehlivan, "Şaşırtıcı Benzerlik" başlıklı haberde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret edildiği iddiasıyla 20 Ekim'de hakim karşısına çıkacak.
Sözcü gazetesi yazarı Bekir Coşkun, “Saray Var Vezir Eder, Saray Var Rezil Eder” başlıklı yazısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla Küçükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanıyor. Gazetecinin Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde talimatla ifadesi alındı. Avukatları, Fransa’nın Sarkozy’nin “Defol git, zavallı aptal” sözleri nedeniyle AİHM’de mahkum olduğu kararı emsal gösterdi.
Cumhuriyet gazetesi yazarı Özgür Mumcu hakkında, 18 Mart tarihli “Zalim ve Korkak” yazısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla (TCK, 125) ceza davası açıldı. Yazar, “O yıkılmış, aşağılanmış, yuhalatılmış annelerin ayaklarının altında ezilip yitmekten korkuyor. Bilinen eski kural. Zalimler korkak olur” diye yazdı.
Evrensel gazetesi yazarı Ender İmrek, TBMM Yolsuzluk Soruşturma Komisyonu’na yayın yasağı getirilmesini “Yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet gizlenebilir mi?” diye eleştirdiği için “Cumhurbaşkanı’na hakaret”ten yargılanmaya başladı. İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, davayı 20 Ekim’e bıraktı. İmrek’in dört yıl hapsi isteniyor.
Zaman ve Türk Solu’na da dava
Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi, 16 Mart 2014 tarihli “Mecbur olmasa bu kadar kötü olur mu?” yazısından eski Başbakan Erdoğan’a hakaret etmekle suçlanan Zaman gazetesi yazarı Mümtazer Türköne’yi TCK 125/3 maddeden yargılıyor.
Türk Solu dergisi yayın yönetmeni Ali Özsoy hakkında, “Hırsız Var” kitabında "Cumhurbaşkanına hakaret ettiği” iddiasıyla dava açıldı. TCK’nın 125/3 maddesinden açılan dava İstanbul Çağlayan 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor.
Dergi başyazarı Gökçe Fırat Çulhaoğlu, Twitter yoluyla eski Başbakan Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle İstanbul 44. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. TCK 125/1’den açılan dava 15 Aralık’ta sürecek. Çulhaoğlu, IŞİD’in Telafer’e saldırısı üzerine attığı bir tweet'le ilgili aynı suçlamayla yargılanıyor. Bu davaya da, İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 28 Ocak 2016’da bakılacak (EÖ).