Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Züleyha Gülüm ve Tülay Hatimoğulları, Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliğindeki "toplumsal cinsiyet eşitliği" ifadesinin kaldırılmasını Meclis gündemine taşıyarak, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un yanıtlaması istemiyle ayrı ayrı soru önergesi sundu.
MEB'in 10 Eylül'de yayımladığı 2019/2020 Eğitim- Öğretim Yılı Hedef Listesi'nde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği'nin de içinde olduğu 26 hedef yer almıştı. Ancak MEB'in internet sitesinde ertesi gün yayımlanan listede Toplumsal Cinsiyet Eşitliği'ni kaldırarak 25 hedef yayımladı.
TIKLAYIN - MEB Toplumsal Cinsiyet Kavramını Hedeflerinden Çıkardı
TIKLAYIN - MEB'e Bağlı Okulda Kız Çocuklarına Yönelik Zarafet Atölyesi
Gülüm sunduğu soru önergesinde şu ifadelere yer verdi:
"Dini vakıf ve cemaatlerin önü açılacak"
"Yönetmeliğe eklenen sivil toplum kuruluşlarının okullarda etkinlik yapmasını sağlayan değişiklik muğlaklık içermektedir. Eğitim alanında kadın örgütlerinin, feministlerin ve çocuk haklarıyla ilgili sivil toplum kuruluşlarının sosyal etkinliklere müdahil olması önemlidir. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı'nın önceki dönemlerde hükümete yakın çeşitli dini vakıf ve cemaatlerle imzaladığı protokoller ve aynı yönetmelikteki 'toplumsal cinsiyet eşitliği' ifadesinin kaldırılmasıyla eğitim alanında söz konusu dini vakıf ve cemaatlerin vesayetinin yolu açılmaktadır. Benzer biçimde "toplumsal cinsiyet eşitliği"ne yönelik müdahalelerin, kadınların ve LGBTİ+'ların yaşadığı eşitsizliği ve ayrımcılığı derinleştireceği, çocuk istismarı ve erkek şiddetini artıracağı açıktır."
"Elde edilen kazanımlar yok edilmek isteniyor"
Hatimoğulları ise kadın katliamına dönüşen kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddet ve cinsiyet eşitsizliği ile mücadele etmenin en önemli yolunun toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine bir bütün olarak toplumu bilinçlendirmek olduğunu ve kadınların yıllar süren mücadeleleri ile elde edilen kazanımların yok edilmek istendiğini ifade etti.
Milletvekilleri soru önergelerinde Bakan Selçuk'a özetle şu soruları yönelttiler:
- Bakanlığınızca "toplumsal cinsiyet eşitliği"nin etkinlik alanından çıkarılmasının amacı ve dayanağı nedir?
- Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliğinde yapılan değişiklik, taraf olunan İstanbul Sözleşmesi başta olmak üzere uluslararası sözleşmelerin yanı sıra Anayasa'nın 10. ve 90. maddelerine aykırı değil midir?
- Yasal mevzuat gereği eğitimde toplumsal cinsiyet eşitliği projeleriniz nelerdir? Toplumsal cinsiyet eşitliği politikaların geliştirilmesi ve mevcut yasa ve uluslararası sözleşmelerin etkin biçimde işletilmesi amacıyla diğer Bakanlıklarla eş güdümlü yürüttüğünüz bir çalışma var mıdır?
- Eğitimde cinsiyetçi saldırılara karşı nasıl bir politika izlenmektedir?
- Yönetmelikte yer alan sivil toplum kuruluşları ile şimdiye kadar işbirliği yapılan çeşitli dini vakıf ve cemaatler mi kast edilmektedir?
- Tüm zeminlerde, devlet politikası olarak uygulanması gereken toplumsal cinsiyet eşitliğinin, MEB hedeflerinden kaldırılmış olması hakkında Bakanlığınızın resmi bir açıklaması olacak mıdır?
- Yayınlanmasının ardından birkaç saat içinde web sitesinden toplumsal cinsiyet eşitliği hedefinin kaldırılmasının nedeni "...ailenin altını oyacak, toplumun mezarını kazacak..." gibi gelen tepkiler midir? Toplumsal cinsiyet eşitliği hedefinin sehven yayınlanmış olduğu iddiası doğru mudur? (AÖ)