Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın dün (5 Kasım) açıkladığı ve orta öğretimden liseye geçişte TEOG’un yerini alan “mahalli yerleştirme ve isteyene sınav sistemi”ne eğitimciler ve siyasetçilerden tepki geldi.
Yeni sistemde öğrenciler kaldıkları adreslere göre kendilerine en yakın beş okuldan birine yerleştirilecek. İsteyen öğrencilere de henüz isimleri açıklanmayan “nitelikli okullar” için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan merkezi bir sınav yapılacak.
Yılmaz yeni sistemi açıkladığından beri sistemin eksiklikleri ve açıklığa kavuşturulmayan başlıklar tartışılıyor. Konuya dair Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Eğitim-Sen’den ayrı ayrı açıklamalar yapıldı.
HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu mecliste düzenlediği basın toplantısında konuştu. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar öğretim kalitesinin arttırılması amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu Kurulması için TBMM Başkanlığı’na önerge verdi.
Eğitim-Sen: Öğrenciler istemedikleri okula gitmek zorunda kalacak
“Sanki tüm okullar eşit ve aynı olanaklara sahipmiş gibi bir ön kabul ile öğrencileri kendi bölgelerinde/mahallelerinde bulunan okullara gitmeyi zorlamak sınıfsal eşitsizliklerin devamını ve öğrencilerin ait olduğu toplumsal sınıfa göre eğitim almaya zorlamak anlamına gelecektir.
“Pek çok bölgede seçilebilecek 5 okulun bile bulunmaması zorunlu olarak öğrencilerin istemeseler bile bazı okullara gitmelerini zorlamak anlamına gelecektir.
“Bahsi geçen 5 okul büyük şehirlerde büyük olasılıkla 1 İmam Hatip Lisesi, 2 Meslek Lisesi, 3 Anadolu Lisesi şeklinde olacaktır.
““Okul başarı puanı düşük olanlar Meslek Lisesine, daha da düşük olanlar İmam Hatip Liselerine (İHL) yerleştirilecektir. Böylece temel eğitimden ortaöğretime geçişte öğrencilerin en az yüzde 25’inin İHL’ye yerleşmesi garanti altına alınacaktır.
“Bu sistem özel okulları ve emlakçıları sevindirdi”
“Öğrencilerin hepsinin aynı okulu birince sırada tercih etmesi durumunda o okula yerleştirmenin hangi ölçülere göre yapılacağı da belirsizdir.
“İlk kez bir Milli Eğitim Bakanı, bütün okulların niteliğinden sorumlu olduğunu bile bile devlet okullarına yönelik olarak böylesine tepki çeken bir açıklama yapmıştır.
“Bakan Yılmaz’ın bu söyleminin, ‘Nitelikli okul’ listesine dahil olmayan okulların öğrencileri ve öğretmenlerinin üzerinde yaratacağı olumsuz etkilerin ne kadar yoğun olacağı açıktır. MEB’in açıkladığı yeni ortaöğretime geçiş sistemi, sadece özel okulları ve emlakçıları sevindirmiştir.”
HDP: Fırsatta eşitsizlik, “niteliksiz” eğitim
“TEOG yerine düşünülen bu sistem ile fırsat eşitsizliği daha da büyüyor. TEOG denemesi sırasında velilerde ve öğrencilerde ortaya çıkan memnuniyetsizliğin nedenlerinin değil, algısının giderilmesi amaçlanıyor.
“İlgili bakan tarafından belirtilen yeni düzenlemeye göre, merkezi sınavla öğrenci alacak veya kendi sınavını yapacak liselerin listesi Mayıs ayında, sınavdan bir ay önce ilan edilecek. “Stressiz sistem” diyerek yola çıkanlar, çocuklarımızı, anne ve babaları yeni bir belirsizliğe itiyor.”
Kerestecioğlu: “Niteliksiz” okul itirafı utanç verici
“Hayatım boyunca eğitimle ilgili çok söz duydum ama bir bakanın niteliksiz okul itirafında bulunduğunu duymadım. Bu utanç verici bir şey.
“Bir de evlere yakın okullara gidilecek açıklaması var. Yeni sistemdeki asıl amaç yoksul halk kesiminin çocuklarını İmam Hatip Okullarına ve Meslek Liselerine yönlendirilmesini, varsıl ailelerin ise çocuklarını özel okullara yönlendirilmesini hızlandırmak ve kolaylaştırmaktır.”
Baydar: Yeni sistem “ben yaptım oldu” anlayışında
Yeni eğitim sisteminin “ben yaptım oldu” anlayışında olduğunu belirten Baydar, “Devlet her çocuğa eşit eğitim sağlamak zorundadır” diye konuştu.
Çocukların eşit eğitim fırsatından yararlanabilmesi, her öğrencinin istediği bir eğitimi alması ve Türkiye’deki eğitim ve öğretim kalitesinin arttırılması amacıyla Anayasa’nın 98’inci, TBMM İç Tüzüğü’nün 104 ve 105’inci maddeleri uyarınca Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını talep etti. (TP)