Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 2005’te uygulamaya koyduğu “100 Temel Eser” projesini yürürlükten kaldırma kararı almasıyla ilgili olarak Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, proje kapsamında seçilen kitaplarda cinsiyetçi, ırkçı, muhafazakâr ifadeler yer aldığını ve projenin halihazırda tartışmalı bir proje olduğunu söyledi.
Çocuk Vakfı'ndan Mustafa Ruhi Şirin de yaptığı açıklamada 100 Temel Eser projesinin 13 yıl boyunca okuma alışkanlığı kazandırmadığını, okuma kültürünü geliştirmeyen bir proje olduğunu ifade etti.
Eğitim Sen MEB'in 100 Temel Eser Projesi ile ilgili eleştiri ve önerilerini "100 Temel Eser Neden Temel Eser Değil" başlıklı çalışmasıyla Mayıs 2009'da duyurmuştu.
Kararın gerekçesinde öğrenci, öğretmen, yönetici ve velilerden gelen olumsuz geri dönüşler olduğu belirtilmiş ve genelgenin yürürlükten kaldırılmasıyla ilgili olarak da “Öğrencilerin bir eser listesiyle sınırlı kalmadan, öğretmenlerin rehberliğinde, Anayasa'ya, yasalara ve milli eğitimin temel amaçlarına ters düşmeyecek, milli ve insani değerlere saygılı bütün eserlerden yararlandırılması hedefleniyor” denilmişti.
TIKLAYIN - Milli Eğitim Bakanlığı 100 Temel Eser Uygulamasını Sona Erdirdi
Uygulama 19 Ağustos 2004'te yayınlanan bir genelgeyle yürürlüğe konulmuştu.
Aydoğan: Irkçı, muhafazakar ifadeler yer alıyordu
Eğitim Sen Başkanı Aydoğan, “100 Temel Eser” projesine ilişkin halihazırda eleştirilerinin olduğunu ve tartışmalı bir proje olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Akademisyenlerden, eğitimcilerden ve bilim insanlarından bir komisyon oluşturulmuştu. Komisyonda kim olduğuna dair bir açıklama yapılmadı.
“Çocukların yaşlarını, ilgi ve becerilerini gözetmeden yaptılar bu ‘100 Temel Eser’ seçkisini. Seçilen kitaplarda da cinsiyetçi, ırkçı, muhafazakâr ifadeler yer alıyordu.
“100 kitaptan 63’üne ciddi eleştiriler getirmiştik. Kitaplarda da oynamalar, ciddi müdahaleler yapmışlardı. Mesela Pinokyo ‘Allah razı olsun’, Küçük Prens ‘Hayırlı sabahlar’ diyor. Yaşayan hiçbir yazarın kitabı yoktu listede.”
“Eğitim felsefesinin temeli evrensel olmaya dayalıdır”
Eleştiri getirilen bir meseleyi geri çektiklerinde hep karşılaştıkları durumun şu anki durumdan daha da kötüye gittiğinin altını çizen Aydoğan, çocuklara kitap sayısı sınırlaması ve okuma zorunluluğunun olmasının teşvik değil tam tersi dayatma olduğunu belirtti.
“Ama şu anki kaygımız, milli ve manevi değerler üzerinden eğitim felsefesi olamaz. Eğitim felsefesinin temeli evrensel olmaya dayalıdır. Çocukların bütün evrensel değerlerle barışık olmasına dayalıdır.
“Milli ve manevilik üzerinden vurgu yine belli inançların ve belli kimliklerin dayatılması demek oluyor. O zaman klasikler, dünyaya mal olan eserler ne olacak?”
“Tüm kitapları inceledik”
Eğitim Sen olarak iki buçuk yıl boyunca bu konuyla ilgili tüm yayınevlerinin kitaplarını incelediklerini aktaran Aydoğan, şöyle devam etti:
“Okul öncesinden başlayarak ilkokul, ortaokul, lise için Türkiye’deki bütün yayınevlerini inceleyerek, akademisyenler ve öğretmenlerden oluşan komisyonlarla kataloglar hazırladık.
“Cinsiyetçi ve ırkçı ifadeler içermeyen, herhangi bir inancı dayatan ifadelerin yer almadığı, sayı sınırlaması olmadan öneriler sunduk. Bu çalışma faydalı olacaktır.”
Çocuk Vakfı: MEB Okuma Kültürü Programının hazırlanmasını diliyoruz
Çocuk Vakfı ise yürürlükten kaldırılan projeyle ilgili olarak yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“13 yıl boyunca sürdürülen bu hatalı uygulamaya son veren Sayın Ziya Selçuk’a teşekkür ediyoruz.
“Çocuk Vakfı’nın erken çocukluk döneminden başlayarak ve çoklu okuryazarlığı da içerecek boyutta çeyrek yüzyıldır önerdiği MEB Okuma Kültürü Programının hazırlanmasını diliyoruz.”
Şirin: Okuyan bir Türkiye hayalimiz var
Çocuk Vakfı’ndan Mustafa Ruhi Şirin de yaptığı açıklamada 100 Temel Eser projesinin 13 yıl boyunca okuma alışkanlığı kazandırmadığını, okuma kültürünü geliştirmeyen bir proje olduğunu ifade etti.
“Hiçbiri tam metin olarak yayımlanmadı ve çeviri bilimi açısından metnin içeriğinde de sorunlar vardı.
“Örgün eğitim sistemi okuma alışkanlığı veriyor mu? Bize göre hayır. Bütün kademeleri içeren okuma kültürü programları oluşturulmalı.
“Pedagojik ölçütlere göre çok yönlü, çoklu okuryazarlığı kapsayacak bir okuma kültürü programı hazırlanmalı. Okuyan bir Türkiye hayalimiz var.”
2009 yılında projeyle ilgili olarak Çocuk Vakfı’nın hazırladığı ön raporda "Bu uygulama 5 yıl içinde tam anlamıyla 100 Temel Eser sarmalına dönüştü" açıklaması yapılmıştı.
Olumsuz yorumlar, sahte basımlar nedeniyle yürürlükten kaldırıldığı duyurulan “100 Temel Eser”, ilk ve ortaöğretim öğrencileri için belirlenmiş eserleri kapsıyordu. (AÖ/EKN)