*Fotoğraf: Eğitim İş
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Muhafazakâr kesimin uzun yıllardır hedefinde olan karma eğitim, yeni Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in geçtiğimiz hafta yaptığı açıklama ile yeniden gündem oldu.
Geçtiğimiz hafta A Haber canlı eğitim gündemine ilişkin konuşan Bakan Tekin, "Kız çocuklarını okula göndermeyen ailelerin ilk söylediği şey 'erkeklerin olduğu yerde olmasını istemiyorum' oluyor. Karma eğitim esas ama kız okulları kurmak gerekiyorsa kurulur” dedi.
Bakanının bu açıklaması kamuoyunda tepkilere neden olurken; tarikatlardan, HÜDA-PAR’dan ve BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’den Bakan’a destek gecikmedi.
Bakan Tekin’in gelen tepkilerin ardından açıklamasının yanlış anlaşıldığını ifade etti. Ancak tepkiler ve tartışmalar hâlâ devam ediyor.
"Bakan görevini yapmadığını itiraf ediyor"
Karma eğitim ve kız okulları tartışmalarını Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim İş) Genel Başkanı Kadem Özbay ile konuştuk.
Konuşmasına “Bakan, yaptığı açıklamayla sorumluluğu yerine getirmediğini kabul etmiş oluyor” diyerek başlayan Özbay, "Milli Eğitim Bakanlığı’nın okula gitmeyen çocukların takibi yapmak zorunda olduğunu ancak bu sorumluluğun yerine getirilmediğini" belirtti.
Özbay, eğitim sistemi dışında kalan kız öğrenci sayısı ile erkek öğrenci sayısının hemen hemen aynı olduğunu söyledi. Eğitim sistemi dışında kalan öğrencilerin büyük bir kısmının çalıştığını vurguladı.
"Okula gitmeyen kız- erkek öğrenci sayısı aynı"
Bakan Tekin’in açıklamalarının gerçeği yansıtmadığını ifade eden Özbay, şöyle devam etti:
“Milli Eğitim Bakanlığının 2022 Eylül ayı istatistiklerine göre; her kademede hemen hemen 6 milyon öğrenci var. Yine istatistiklere göre; bu öğrencilerin yüzde 7-8’i okul ortamında yok. Yani her kademede 500 bin öğrenci okulda yok demek oluyor.
“Kız ve erkek öğrenci sayısının yarı yarıya olduğunu düşündüğümüzde her kademede 250-300 bin arasında kız öğrenci okulda yok demektir. Tüm kademeleri toplarsak 800 bine yakın kız öğrenci okulda değil diyebiliriz.
“800 bin kız çocuğu okula gitmiyorsa; 800 bin de erkek çocuğu okula gitmiyor. Okula gitmeyen kız çocuğu sayısı kadar erkek çocuğu da var. Sadece kız çocukları okula gönderilmiyor algısı yaratılıyor fakat bu yanılgıya düşmemek gerekiyor.
"Asıl neden Cumhuriyet düşmanlığı"
"İlkokul çağındaki çocuklar dahi okulda olması gerekirken çalışıyorlar. Bir kısmı okul yerine cemaat-tarikat medreselerine gönderiliyor. Fakat medreselere sadece kız çocukları değil erkek çocukları da gönderiliyor.
"Bütün bunlara baktığımızda Bakan Tekin’in argüman olarak kullandığı veriler tamamen çöküyor çünkü Bakanlığın yayınladığı istatistiklerde kız çocuklarının okula gönderilmediğine dair ciddi bir fark yok. Bakanın dediği gerekçeyle okula gitmeyen kız çocuğu sayısı 100 bin dahi değildir.
"Bu sayıyı bakan çarpıtarak çok büyük bir oranmış gibi gösteriyor. Fakat karma eğitimi yıllardır hedef alan bu açıklamaların asıl nedeni cumhuriyet düşmanlığından kaynaklanıyor. Cumhuriyetin kültür devrimiyle hesaplaşma arzudur.”
"Okula gitmemenin en önemli nedeni yoksulluk"
Özbay, "çocukların eğitim sistemi dışında kalmasının en önemli nedeninin yoksulluk" olduğunu belirtti. Açık öğretim liselerindeki öğrenci sayısına değinen Özbay, "Okulda olması gereken çocuk çalışıyor ve yalnızca gidip sınavlara giriyor. Diğer taraftan Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) var, burada da okulda olması gereken çok fazla öğrencimiz var ve bakanlık buradaki istatistikleri açıklamıyor, yaşa göre çocuk sayısını bilmiyoruz" dedi.
(RT)