Fotoğraf: MA
Elazığ Kadın Kapalı Cezaevi’deki tutuklu Kürt siyasetçi Leyla Güven’in Jinnews’te yer alan yazısının bir bölümünü yayınlıyoruz.
Hallac-ı Mansur’dan Mani’ye, Hygieia’dan Şêx Seîd ve Seyit Rıza’ya egemenler ölü ya da cenazelerden ne ister?
Tarihten günümüze toplumsallık var olduğundan bu yana ya da ataerkil sistem inşa edildiğinden bugüne; savaş ve çatışmalar hep var olagelmiştir. Henüz hukuk olmadığı dönemlerde toplum kendisini ahlak kurallarıyla idare ediyordu. O zamanki yasalarda yer alan ve bugüne kadar devam eden kurallardan biri cenaze ya da ölüye yaklaşımdı.
Örneğin; ülkeler ya da taraflar arasında yaşanan savaşlarda ara verilip, her iki tarafın cenazelerini alıp, kendi gelenek ve dini vecibelerine göre defnetmesi sağlanırdı.
Yani savaşın ve çatışmanın da bir ahlakı vardı. Aradan geçen yüzyıllardan sonra toplumunun yüzde 90’ının Müslüman olmasına ve bütün dinlerde olduğu gibi İslamiyet’e göre de cenazeye yani ölüye saygı kurallarına rağmen, bu ülkede son 50 yıldır Kürtlerin ölülerine ve cenazelerine ağır saldırılar ve saygısızlık gerçekleştirilmektedir.
90’larda devletin kanalında Anadolu’dan Görünüm programı, öldürülen Kürt gençlerin uzuvlarının kesildiğini ve askerlerin kesik kafalarla resim çektirdiğini gösteriyordu.
Sonraki yıllarda yasal bir düzenleme ile çatışmalarda yaşamını yitiren gençlerin cenazeleri ailelerine verilmeyip, kimsesizler mezarlığına gömülmeye başlandı. Cemile Çağırga’nın cenazesinde olduğu gibi çoğu zaman cenazeyi götüren kitleye saldırıldı ve cenazeler yere düşürüldü ya da sevgili Aysel Tuğluk’un annesi Hatun anne gibi gömüldükten sonra faşist grubun saldırısı sebebiyle mezardan çıkarılmak zorunda bırakıldı. Veya mezarlara saldırı yapılarak taşlar parçalandı.
Annelerimiz gözyaşları içinde evlatlarının birbirine karışan kemiklerini toplayıp, tekrar toprağa gömdü ya da Kürt halkının önderleri Şêx Seîd ve Seyit Rıza gibi gömüldükleri yer ailelerinden ve toplumdan saklandı. Kısacası bu ülkenin ölülere ve cenazelere yaklaşımı Kürtler açısından her zaman vahşet düzeyinde oldu!
TIKLAYIN – Yazının tamamını okuyun
(EMK)