Ege Üniversitesi’nde 55 öğrenciye bir dizi disiplin soruşturması açıldı.
Basın açıklaması için toplanmak, valiyi protesto etmek, Nihat Kazanhan için basın açıklaması yapmak gibi gerekçelerin yanı sıra balon şişirmek, fidan dikmek, halay çekmek de soruşturma sebebi oldu.
Hakkında altı soruşturma açılan Mühendislik Fakültesi öğrencisi ve Öğrenci Kolektifleri üyesi Emine Akbaba bianet’e yaptığı açıklamada o gün okulda olmayanlara dahi soruşturma açıldığını belirterek “Ege’de nefes almak imkansız hale geldi” diye konuştu.
Akbaba, okuldaki her eylemin ardından okul çıkışı gözaltına alındıklarını, kendisinin ikinci dönemde bu nedenle dokuz kez gözaltına alındığını söyledi.
Öğrenciler önümüzdeki günlerde soruşturmalara karşı savunmalarını verecek. Öğrenci Kolektifleri de 20 Nisan’da “Bilim Şenliği” düzenleyecek.
“Tüm hareketlerimiz izleniyor”
Ege Üniversitesi’nde 20 Şubat’ta Fırat Yılmaz Çakıroğlu adlı öğrencinin hayatını kaybettiği olayların ardından eğitim öğretime verilen üç günlük ara verilmişti.
26 Şubat’ta tekrar okula giden öğrenciler özel güvenlik görevlilerinin kapılarda oluşturduğu güvenlik kontrol noktalarından öğrenci kimliklerini göstererek geçmiş, okul giriş noktalarında ise TOMA ve çevik kuvvet ekipleri hazır beklemişti.
Ege Üniversitesi Senatosu 24 Şubat'ta yaptığı toplantıda aldığı kararda 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'ndan maddelere atıf yaparak eylemlere izin verilmeyeceğini duyurmuştu.
Akbaba, Şubat sonundan bu yana üniversitede her hareketlerinin izlendiğini anlattı.
“Okul girişindeki aramalar bir süre sonra kalktı ama her yerde sivil polis var. Telsiz seslerini duyuyoruz. İlk zamanlarda polisler ‘Fırat’ın katilleri sizsiniz’ gibi sözlerle taciz ettiler. Cinsiyetçi küfürler söyleyen bir polisi ifşa ettik.
“İki kişi yürüdüğünüz anda arkanızda sivil polislerle karşılaştığınız, her hareketinizin izlendiği bir ortam var.”
“Balon şişirmek suretiyle eylem…”
Öğrenciler, okuldaki baskı ortamına karşı 3 Mart’ta basın açıklaması yapmak istediklerinde özel güvenlik görevlilerinin müdahalesi ve gözaltı ile karşılaştı. Bu olayla ilgili şimdi de haklarında soruşturma açıldı.
Okuldaki bu havayı kırmak için etrafı süsledikleri balonlar da soruşturmalardan birinin gerekçesi.
Akbaba, balonları “Üniversitedeki bu havayı kırmak için 8 Mart etkinlikleri kapsamında kadın öğrenciler olarak okulu normalleştirmek üzere çaba harcadık” diye anlattı:
“Özel güvenlik görevlilerinin balonlara müdahaleleri ile karşılaştık. Balonları patlatıp gidiyorlardı. Okula balonla girmek istediğimizde ‘suç aleti’ diye balonlara el koydukları bir hale bürünmüştü.
Balonlar “15 kişilik grubun balon şişirmek suretiyle çeşitli renklerde A4 boyutundaki kağıtlar üzerine yazılama yaparak döviz hazırlama ve hazırlanan dövizleri çelik saçlara ve yemekhane girişindeki demir direklere yapıştırma eylemi” olarak soruşturma dosyasında yerini aldı.
“Pepsi kolanın buzdolabını kırmak”
Nihat Kazanhan’ın Cizre’de polis tarafından öldürülmesi üzerine 16 Ocak günü yapılan basın açıklaması ve yürüyüşe yönelik polis müdahalesinin ardından öğrencilerin fakülte içine girmişti.
Bu olay ile ilgili 4 Nisan tarihli soruşturma çağrısında “öğrencilerin pepsi kolanın buzdolabını kırmak” gibi çevreye zarar verdikleri iddia edildi.
“Fidan dikmek, alkışlarla ritim tutmak, halay çekmek”
10 Mart’ta Edebiyat Fakültesi bahçesine fidan dikmek ve halay çekmek de bir başka soruşturmada şöyle yer aldı:
“İzinsiz olarak toprak alana fidan dikmek akabinde alkışlarla ritim tutarak çelik saçlarla kapatılan bölümün önüne gelerek oturma eylemi yapmak ve halay çekip slogan atma eylemi…” (BK)