Haberin İngilizcesi için tıklayın
Radyo Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) lisans başvurusu yapmasını isteyerek 72 saat süre verdiği yayın kuruluşlarından Amerika’nın Sesi (VOA), konuyu yargıya taşıyacağını açıkladı.
Söz konusu kararın 21 Şubat Pazartesi günü Deutsche Welle (DW) ve Euronews’le birlikte kendilerine tebliğ edildiğini hatırlatan VOA, lisans şartının ‘olumsuz haberlerinin’ sansürlenmesini sağlamak için tasarlandığına dair önemli endişeleri olduğunu dile getirdi.
VOA, lisans uygulamasının radyo ve TV yayıncılığında kullanılan bir kural olduğunu belirtti. Radyo ve TV yayın spektrumunun sınırlı bir kamu kaynağı olduğunu, hükümetlerin, bunu daha geniş kamu yararına kullanılmasını sağlamak için spektrumu düzenleme sorumluluğu olduğunu ifade eden VOA, “Ancak internet, sınırlı bir kaynak değildir ve internet dağıtımı için bir lisans gereksiniminin olası tek amacı sansür uygulamaktır’’ dedi.
VOA, ayrıca yayıncılığı uluslararası bir kamu hizmeti olarak yaptığı hatırlattı. Hizmet verdiği tüm ülkelerde kitlesine doğru, objektif ve kapsayıcı haber içeriği sunduğunu ifade etti.
Tüzüklerinin kurumun ürettiği içeriğin sansürlenmesine izin vermediği belirten VOA ‘‘Editoryal kararlarımızın her zaman en yüksek profesyonel gazetecilik standartlarına göre verilmesi gerekir. Dolayısıyla Amerika’nın Sesi, bir denetçinin içerik sansürleme veya kaldırma yönündeki talimatlarına uyamaz; Amerika’nın Sesi böyle bir sansüre tabi olmayı kabul edemez’’ diye de ekledi.
“VOA, RTÜK'ün lisans için başvurması gerektiği şeklindeki kararına itiraz etmekten başka bir yol kalmadığına inanmaktadır'' ifadeleriyle açıklamasını sonlandırdı.
López: Endişe verici
VOA Genel Müdür Vekili Yolanda López bir açıklama yaparak ‘‘Amerika'nın Sesi, Deutsche Welle veya Türkiye'deki herhangi bir bağımsız, profesyonel kamu haber servisinin internet sitelerinin engellenmesi tehdidi endişe verici. Amerika’nın Sesi’nin bağımsız gazeteciliği, ne bunun ne de başka bir hükümetin sansürle ya da sansür algısıyla sonuçlanan denetimine tabi tutulabilir" dedi.
DW de yargıya gidiyor
Almanya'nın uluslararası yayın kuruluşu Deutsche Welle de (DW), bir açıklama yaparak lisans başvurusunda bulunmayacağını ve konuyu yargıya taşıyacağını duyurmuştu.
DW Genel Müdürü Peter Limbourg konuyla ilgili “Türkiye'de yerel medya halihazırda kapsamlı bir düzenlemeye tabi tutuluyorken, şimdi uluslararası medyanın da haberleri kısıtlanmaya çalışılıyor. Bu önlem, programların yayın şekilleriyle değil, doğrudan gazetecilik içerikleriyle ilgilidir. Bu, münferit, eleştirel haberlerde, bu haberlerin silinmemesi halinde Türk yetkililere tüm içerikleri engelleme fırsatı verir. Bu da sansür olasılığını açık hale getirir. Buna karşı çıkacağız ve Türk mahkemeleri nezdinde dava açacağız" demişti.
TIKLAYIN - DW, RTÜK'ün lisans dayatmasını yargıya taşıyor
Ne olmuştu?
RTÜK, Türkiye'ye yönelik yayınlarını sürdürebilmesi için lisans başvurusu yapmasını istediği Amerika’nın Sesi (VOA), DW Türkçe ve Euronews’e 21 Şubat itibariyle 72 saatlik süre verdiğini açıklamıştı.
Konuya ilişkin açıklama yapan RTÜK üyesi İlhan Taşcı, “RTÜK, başvurmayan sitelerin erişimlerinin engellenmesini mahkemeden isteyecek” demişti.
RTÜK'ün sansür yönetmeliğiİnternetten yayın yapan platformlarının RTÜK'ten yayın lisansı almasını şart koşan yönetmelik Resmi Gazete'de 1 Ağustos 2019’da yayınlandı. Böylece Netflix, BluTV ve Puhutv gibi dijital platformlar Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) denetimi kapsamına girdi. Sansür yasası olarak nitelendirilen bu yönetmelikle birlikte yayıncı kuruluşlar artık RTÜK'ten lisans almadan yayın hizmetleri veremiyor. İnternet üzerinden radyo lisansı için 10 bin TL, internet üzerinden televizyon yayını için 100 bin TL ve internet üzerinden isteğe bağlı yayın hizmeti yayını için de 100 bin TL lisans ücreti alınıyor. Bu ücret 2022'de radyolar için 18 bin 217 TL, televizyon ve isteğe bağlı yayınlar için 182 bin 168 TL oldu. Yönetmelik gereği yayıncı kuruluşlar, RTÜK'ün uygun bulmadığı içerikleri de kataloglarından çıkarmak durumunda. Bu yayın platformları ayrıca koruyucu sembol sistemi kullanarak izleyicileri program hizmetlerinin içeriği hakkında sesli veya yazılı olarak bilgilendirmekle de sorumlu. Konuyu bianet'e değerlendiren Yrd. Doç. Dr. Kerem Altıparmak, söz konusu yönetmeliğin, yasanın verdiği yetkiyi aştığını dile getirerek "Normal bir televizyon yayınına RTÜK nasıl yayın yasağı koyabiliyorsa, müstehcenlik nasıl tanımlıyorsa, genel ahlakı nasıl tanımlıyorsa, ulusal bütünlüğü nasıl tanımlıyorsa artık bunu internet yayıncılığı için de tanımlayacak" diye konuşmuştu. |
TIKLAYIN - RTÜK'ten Türkiye'de yayın yapan uluslararası gazetelere lisans şartı
(HA)