Geçtiğimiz 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kampüs içerisinde stant açan Yeni Demokrat Kadın faaliyetçisi öğrenciler “pankart astıkları gerekçesi” ile polisler tarafından gözaltına alındı. Savcılığın ardından üniversite yönetiminin de soruşturma açtığı kadın öğrenciler bir aylık disiplin cezası aldı.
Uzaklaştırma cezaları eğitim öğretimin başlamadığı, ders kayıtlarının yapıldığı 8 Ağustos- 6 Eylül tarihlerini içeriyordu. Üniversite yönetimi, bu cezayı gerekçe göstererek öğrencilerin ders kayıtlarını iki hafta sonra iptal etti. Bir aylık cezaları, bir döneme dönüşen öğrencilerin itirazı sonucu ders kayıtları açıldı, sonra tekrardan kapatıldı.
Öğrenci işleri, dekanlık, rektörlük arasında keşmekeşe dönüşen durumu ders kaydı engellenen Jeoloji Mühendisliği bölümü son sınıf öğrencisi Duygu Canıtez anlattı. Canıtez yenilenen yoklamalarda var, ders kaydında yok, dekanlığa göre var, rektörlüğe göre yok. Öğrenci İşleri Merkezi’ne göre yok, hocalara göre var.
“Kayıttan iki hafta sonra engelleme geldi”
Ders kayıtlarının engellendiğini nasıl öğrendiniz?
Zaten internetten ders kaydımı yaptım. Sadece iki ders alamıyordum, bitirme durumunda olduğum için alabildim. Ders kaydımı yaparken hiçbir sıkıntı çıkmadı, hatta danışman hocamla birlikte uzun süre üzerinde de durduk. Derslere girmeye başladım. Ondan sonra olan oldu. İki hafta sonra ÖBS’de( Öğrenci Bilgi Sistemi) ceza uyarısını gördüm, ders kaydının engellendiği yazıyordu. Diğer arkadaşlarda da aynısı vardı.
“Bir dönem versek iki dönem okula devam edemezsiniz”
Sonrasında ne yaptınız?
Ertesi gün durumu öğrenmek için bölümlerimizin öğrenci işlerine gittik. Orada herhangi bir sıkıntı olmadığını ama 8 Ağustos-6 Eylül tarihleri arasında bir uzaklaştırma cezası göründüğü söylediler.
Merkezi öğrenci işlerine gittik. İlgili birime yönlendirdiler. Orada ki tavır çok sıkıntılıydı. Müdür “ Bir aylık cezanız, sizin bir döneminize tekabül ediyor” dedi. Hatta, “Siz okula da şu an giremezsiniz” denildi.
Yazı işlerine gittik. “Cezalı olduğunuz tarihler ders kayıt dönemine denk geldiği için kayıt yapamazsınız” cevabı aldık. İlk anda ders kaydına neden izin verildiğini sorduk. “Bize yazı geç geldiği için şimdi işledik” cevabı aldık.
Bitirme durumunda olan öğrencilere tanınan ders kaydı ek süresinin olduğunu belirttik. Bu haktan da yararlanamayacağımız söylendi. “Bir aylık cezamız bir döneme tekabül edecekse neden bir dönem ceza verip adını koymuyorsunuz?” dedik. “Bir dönem versek iki dönem okula devam edemezsiniz” cevabını aldık. “Size iyilik yaptık” demek istedi.
Bölüm başkanlığı ise “Senin ceza süren zaten bitmiş, ders kaydın da yapıldı” şeklinde karşıladı. Bölümde yönetim kurulunda da tartışıldı, bitirme durumunda olan öğrencilere de zaten mazeretli kayıt hakkı bulunuyor. Ekim 14’üne kadar benim ders kaydı yapabilme hakkım vardı fakat hala cezalı göründüğüm için tercih yapamadım.
“Seçtiğim dersler kaldırıldı”
İtirazınızı nasıl yaptınız, ilk önce bir düzetme yapıldı sanırım?
Yapabildiğimiz tek şey dilekçe vermek. Bölüm de yönetim kurulunda tartışılabilmesi için bir dilekçe yazmamızı söyledi. Dilekçenin sonucunda hem sözlü olarak sorun olmadığı ifade edildi. Ayrıca sistemde de seçtiğim dersler geri geldi.
Derslerime girmeye başladım fakat yine tesadüf üzeri ders kaydımın tekrar engellendiğini gördüm. Seçim yaptığım derslerin hepsi kaldırıldı.
“Rektörlükten kesin talimat var”
Öğrenci işlerinde bulunan yazı işlerine gittim. Orada ki memur “ÖBS’de bir hata var. Kendisi otomatik olarak onaylamış olabilir. Ama rektörlükten kesin talimat var. Sizin dersleriniz onaylanmayacak” dedi.
Şu an kayıt engelimiz var. Fakat yenilenen yoklama listelerinde tekrardan ismimiz çıkıyor. Hocalar derslere gir diyor, sisteme bakıyorum, derslerim bir görünüyor, bir görünmüyor. Dekanlıkta yine tartışılmaya başlandı, rektörlüğe ayrıca bir dilekçe gidecek sanırım. Karmakarışık yani.
Bir kez olur anlaşılabilir. Bitirme durumundayım, ayrıca henüz tamamlamadığım bir stajım var. Eğer bu haliyle kalırsa bana verilen bir aylık ceza benim bir yıl geç mezun olmama neden olacak. Bu halde hukuksuzluğu daha da ağır hissediyorsun. Bir aylık cezanın, bir döneme tekabül etmesi yenilir yutulur değil. Derslere girip çıkıyorum ama hala net bir durum yok. Diğer arkadaşlar içinde benzer durum geçerli.
“Yasa rektör olmuş, rektör yasa olmuş”
Üniversitenin yeni yönetmeliğinde bizim durumumuza dair disiplin cezalarında ne tür uygulamalar yapılacağına dair bir bölüm yok. Yönetmelik sonu, ucu açık cümlelerle “senato ve rektörün kararına bağlı” diyor. Eski yönetmelikte bunlar vardı. Bir önceki yönetimde de benzer ders kaydının engellendiği durumlar yaşandı. O dönemde öğrenciler bunun yasadışı bir uygulama olduğunu mahkeme yoluyla ispat ettiler. Esasında bizim durumumuz emsal kararlarla sabit vaziyette. Fakat aynı hukuksuz uygulama devam ettiriliyor. Niz buraya okumaya geldik, ideolojik, intikamcı bir yaklaşım var karşımızda. Biz “Yasa böyle denilmiyor, rektörlük böyle diyor” cevabı alıyoruz. Yasa rektör, rektör yasa olmuş oluyor.
Tek bizim de değil, benim de değil. 15 Temmuz sürecinden sonra üniversitelerd ki ardı arkası kesilmeyen öğrencilerden olsun, akademisyenlerden olsun darbe girişimi ile ilgili olmayan kişilerin uzaklaştırılması, hak ihlallerinin olması durumun ne kadar kötüye gittiğini gösteriyor.
Ders Kayıt Engeli Hakkında:
Ders kayıt engeli gerek YÖK disiplin yönetmeliğinde, gerek MEÜ yönetmeliğinde var olmayan bir uygulama. Ancak MEÜ yönetimleri ders kaydını engelini zaman zaman öğrencilerine uyguluyor. Bir önceki dönem Rektör Prof. Dr. Süha Aydın öncülüğünde ki üniversite yönetimi de rektörlük işgali nedeniyle haklarında tedbir kararı verilen öğrencilerin ders kayıtlarını yapmalarını engellemiş, öğrenciler yaptıkları hukuki itiraz sonucu ders kayıtlarını gerçekleştirmişlerdi. (İUE/BK)