Radyo Yayın Yönetmeni Kocataş; "Düşünce özgürlüğünden söz edebilmek için, düşüncenin hiçbir korku ye kaygıya kapılmaksızın üretilebilmesi; toplatma, yasaklama, ceza tehdidi, fiili engeller ve hiçbir izne tabi olmadan bireysel ya da topluca ifade edilebilmesi gerekir" dedi ancak bunun yeterli olmadığını belirtti.
"Düşünce özgürlüğü içi ortam ve fırsat sağlanmalı"
Kocabaş, "Bununla birlikte üretilen düşüncenin paylaşılması ve zenginleştirilmesine olanak sağlayacak özgür bir tartışma ortamı ile düşüncenin doğruluğu ve yanlışlığının saptanabilmesi için yaşama geçirilmesi fırsatının da tanınması gerekir" diye konuştu.
Düşünceyi açıklama özgürlüğünün diğer özgürlüklerin olmazsa olmaz koşulu olduğunu belirten Kocataş; "İnsan haklarının ve demokratikleşmenin önündeki yasal ve fiili engellerin kaldırılması, insan haklarına saygının yaşama geçirilmesi, her şeyden önce güç kullanma tehditlerinden arınmış, demokratik bir tartışma ortamının ve düşünceyi açıklama özgürlüğünün yaratılması ile olanaklıdır.
Düşünceyi açıklama özgürlüğü, diğer özgürlüklerin "olmazsa olmaz" koşuludur. Düşünce özgürlüğü, bilim ve sanat özgürlüğü, basın ve iletişim özgürlüğü, siyasal parti, sendika, vakıf ve dernek kurma hakkı, ülke yönetimine katılma, seçme ve seçilme hakkı vb. hak ve özgürlüklerle iç içe olan temel özgürlüktür.
Bu hakların ve özgürlüklerin kullanılabilmesinin düşünce ve ifade özgürlüğünün varlığının korunup geliştirilmesine bağlı olduğunu ifade eden Kocabaş, "insan haklarına dayalı, demokratik ve özgürlükçü, çoğulcu bir toplum oluşturma hedefinin ilk adımı, düşünceyi açıklama özgürlüğünün gerçekleştirilmesidir" diye açıkladı.
"Basın özgürlüğü içinde yetkilileri eleştirmek ve uyarmak da var"
Düşünce özgürlüğünün hukuksal ve anayasal boyutuna değinen Kocataş; "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na göre, 'Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir" (m.25). 26. maddeye göre ise, 'Herkes, düşünce ve kanaatini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir' diyor. Ayrıca 'Basının hür olduğu' 22. madde ile hükme bağlanmış ve böylece basın özgürlüğü ilkesi benimsenmiştir.
Basın özgürlüğünün gereği olarak, haberleri bilmek, haberlere ulaşmak, haberleri toplamak; haber, fikir, düşünce ve kanaatleri yorumlamak, açıklamak, çözümlemek, eleştirebilmek; haber, fikir, düşünce ve kanaatleri isteyebilmek, bunları basıp yaymak hakkı tanınmıştır.
Basın özgürlüğünün amacı, kamuyu ilgilendiren konularda doğru ve gerçeğe uygun haber vermeyi sağlamadır. Basının görevi, geneli ilgilendiren ya da ilgilendirmesi gereken tüm olaylar hakkında, halkı objektif ve gerçekleri yansıtacak biçimde aydınlatmak, çeşitli sorunlarda kamuoyunu düşünmeye çağıracak yolda tartışmalar açmak, onu toplumsal ve siyasal oluşumlar üzerine, doğru ve gerçeğe uygun bilgilerle donatmak, yöneticileri eleştirmek ve uyarmak ve bireyleri içinde yaşadığı toplumun ve tüm insanlığın sorunları yönünden bilinçlendirmektir" dedi.
"Eleştiri ve bilgi verme, objektif olmalıdır"
Basın, yalnız ciddiyetle ve titizlikle günlük olayları bildirmek değil, öte yandan bunları tartışma, görüşünü açıklama, onama ya da kınama veya eleştirme hakkına da sahip olduğunu belirten Kocataş; "Basın özgürlüğünün amacı, kamuyu ilgilendiren işlerde, basının, halka bilgi vermek ödevinin yerine getirilmesini sağlamaktır. Fakat basın, belirli kişilerle uğraşmak ve onların düşüncelerini ve fikirlerini tartışmak zorunda kalırsa, objektif bir bilgi verme ve eleştirme ile yetinmelidir. Yoksa, bilerek olayları tahrif etmek ya da itham ve kuşkuları hafiflikle yaymak gibi izin verilmeyecek araçlara başvurmamalıdır. Eleştirmede yer alan olayları anlatırken bile, objektiflikten ayrılmamalı, genişletici ve yanlış yorumlar yapmaya kalkışmamalıdır. Özellikle hakarete başvurmaktan, yersiz olarak onur kırıcı deyimleri kullanmaktan kaçınmalıdır" dedi. (EÖ)