Duruşmalarına günler kala üç anne 400 kilometre uzaklıktaki cezaevine sürgün edildi

Üç annenin karşılaştığı bu uygulamanın “düşman hukuku” olduğunu belirten DEM Parti’li Oduncu, annelere yapılan bu muameleye sert tepki gösterdi.

BİA Haber Merkezi

Fotoğrafta, bir kadın resmi bir ortamda kürsüde konuşma yapıyor. Kadın, mavi bir elbise ve beyaz bir ceket giymiş. Ciddi ve kendinden emin bir duruşu var. Kürsünün üzerinde elektronik bir sayaç görülüyor ve kadının eli kürsüdeki mikrofona yakın. Arka planda sade beyaz bir duvar ve Türk bayrağı yer alıyor. Kadının yüz ifadesi, güçlü bir mesaj vermeye hazır olduğunu veya önemli bir konuşma yaptığını hissettiriyor. Ortam, resmi bir devlet binasını veya parlamentoyu andırıyor.

Batman’da Temmuz ayında tutuklanan ve yaşadıkları sağlık sorunlarıyla zor bir süreç geçiren üç anne, duruşmalarına sadece 9 gün kala 400 kilometre uzaklıktaki Erzincan Kadın Kapalı Cezaevi'ne sürgün edildi. Sürgün kararı, ailelerine ve avukatlarına bildirilmeden gerçekleştirildi. Cezaevine giden avukatlar da konuyla ilgili bilgi alamadı.

Harita Haber: Hapishaneden Hapishaneye Sürgün mü, Sevk mi?

31 Ekim 2018

Üç annenin karşılaştığı bu uygulamanın “düşman hukuku” olduğunu belirten Oduncu, annelere yapılan bu muameleye sert tepki gösterdi.

"Önce çıplak arama, sonra sürgün"

Konuya dair yazılı açıklama yapan Oduncu, cezaevlerinde süregelen hak ihlallerinin sürdüğünü belirterek, "İktidar, tüm eleştirilerimize rağmen cezaevlerinde düşman hukuku uygulamalarına devam ediyor. Batman’da 13 Temmuz’da tutuklanan 54 yaşındaki Emine Kaya, 58 yaşındaki Nezete Bölek ve 59 yaşındaki Sare Kaya, yaşlılıklarına ve hastalıklarına rağmen ciddi hak ihlalleri ile karşı karşıya kaldılar. İnsan onurunu zedeleyen çıplak arama uygulamalarına maruz kalan anneler, şimdi de 400 kilometre uzaklıktaki bir cezaevine ailelerine haber verilmeden sürgün edildi" dedi.

"Anneler tekrar tekrar cezalandırılmak isteniyor"

Oduncu, 25 Ekim’de Batman 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek duruşma öncesinde yapılan bu sürgün kararının sadece tutukluları değil, ailelerini de cezalandırmayı hedeflediğini söyledi. "Gece yarısı, avukat ve ailelerden habersiz gerçekleştirilen bu uygulama, adaletsizliğin bir başka örneği. Anneler, duruşmalarına günler kala sürgün edilerek tekrar tekrar cezalandırılıyorlar. Cezaevine giden avukatlar ise yetkililerle görüşemedi ve sürgünün gerekçesini öğrenemedi."

"Anneler tahliye edilsin"

Oduncu, iktidarın cezaevlerindeki hak ihlallerine göz yumduğunu ve bu durumun toplumun adalet arayışını daha da derinleştirdiğini vurguladı. "Düşman hukuku, bireylerin insan onurunu hiçe sayıyor ve iktidarın bu uygulamalardaki ısrarı, toplumda derin yaralar açıyor. Annelerin yaşadıkları hukuksuzluğun derhal son bulması ve sağlık sorunları bulunan bu kadınların tahliye edilmesi gerekiyor. Adaletin sağlanması için bu sesin duyulması bir zorunluluktur" dedi.