Kadıköy Barış Manço Kültür Merkezi'nde 14-15 Eylül'de yapılan sempozyumun ilk gününde, "Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Savaşını Nasıl Durdururuz?" konulu bir panel yapıldı.
Paneli yöneten Akın Birdal, Türkiye'nin gelecek 15 yıl içinde silahlanma için 130 milyar dolar harcamayı planladığını vurguladı:
"Şu anda dünyanın 52 ülkesinde sıcak savaş yaşanıyor. Barış, savaş olmayan yerlerde bir fantezi sayılabilir ancak, savaşın yaşandığı yerlerde; su gibi, ekmek gibi bir gereksinim ve haktır. Bu coğrafyada insanlar 16 yıl boyunca sıcak savaşı yaşadı. Kişi başına 2 bin 900 dolar borcu olan, 13 milyonu açlık, 24 milyonu yoksulluk sınırında yaşayan insanların yaşadığı bir ülke olarak Türkiye, tüm bunlara karşın; gelecek 15 yıl içinde silahlanma için 130 milyar dolar para harcamayı planlıyor. Bu, barışı talep etmenin önem ve ciddiyetini bir kez daha gösteriyor."
"Irak savaşını durdurabiliriz"
Yunanistan'dan gelen savaş aktivisti Yannnis Sifakakis, savaşın sadece ABD'nin çıkarına olacağını, yaygınlaşırsa dünyaya istikrarsızlık getireceğini vurguladı.
"Avrupa'da ve dünyanın pek çok yerinde hem yöneticiler hem de halklar bu savaşa karşı" diyen Sifakakis, Yunanistan hükümetinin tutumunu da eleştirdi:
"Savaş petrol için yapılıyor. ABD, bölgeyi tümüyle ve koşulsuz bir şekilde kontrol altına almak istediği için, Bush Irak'a saldıracak. Yunanistan yönetimi de şimdiye kadar, en azından sessiz kalarak, Bush'un politikasını destekledi. Başbakan Simitis, son günlerde Irak'ın tehlikeli bir ülke olduğunu söyleyerek bu savaşta ABD'yi destekleyeceğinin işaretlerini veriyor."
Sifakakis, savaşın ve ölümlerin engellenmesi için, savaş karşıtlarının sorumluluklarını hatırlattı:
"1968'de Vietnam için yapılanların yinelenmesi; Seattle'de, Cenova'da olduğu gibi tüm savaş karşıtlarının sokağa dökülerek 'savaşa hayır' haykırışlarını yükseltmesi gerekir. Bizler, Yunanistan'da bunu yapmaya çalışıyoruz."
"Tüm ülkeler tehdit altında"
Türkiye'de doğan ve buradan önce Arjantin'e sonra da İsrail'e göç eden İsrailli savaş karşıtı aktivist Sergio Yahni ise İsrail'in yaklaşım ve hedeflerini anlattı.
"İsrail ve Şaron aslında 11 Eylül saldırısından mutlu oldu. Çünkü, bu Filistinli ve Araplara yönelik saldırıları için gerekçe yarattı" diyen Yahni, Şaron'un Filistin'de "nihai bir çözüm" istediğini, bunun da bölgenin Filistinli ve Araplardan arındırılması yani 1948'e geri dönülmesi anlamına geldiğini söyledi.
Yahni, "Bunun için bölgedeki her türlü saldırı ve terör olayını kışkırtmak için çaba harcıyorlar. Aslında, tüm bu uygulamalar daha büyük boyutta yeni bir bölgesel düzen yaratmaya yönelik. Dolayısıyla, bölgede hatta dünyadaki tüm ülkeler tehdit altında" diye konuştu.
İsrail'de bu gerçekleri gören herkesin baskı altında ve devleti oluşturan tüm organların Şaron'un kontrolunda olduğunu vurgulayan Sergio Yahni; "ABD Irak'a saldırırsa savaşın ilk mağduru Irak halkı, ikinci mağduru da Filistinliler olacaktır" dedi.
"ABD dünyayı ikiye ayırıyor"
Filistinli savaş karşıtı Ektami Mihiar ise, savaş karşıtlarının Yunanistan'da örgütlediği, 26 Eylül'de yapılacak bir gösteriye katılım çağrısında bulundu:
"ABD dünyayı kendisinden yana olanlar ve olmayanlar diye ikiye ayırarak, kendisinden yana olmayanlar için 'kötü', 'terörist' vb. tanımlamalar yapıyor. Onlara çeşitli gerekçelerle saldırıp, dünyayı tek başına eline geçirmek istiyor. Savaşa karşı olan herkes, güçlerini birleştirip bunu durdurmaya çalışmalı."
"Tüm halklar ve hatta gezegen tehdit altında. Bir adam var kendisi için saldırıyor. Silah yapıyor. Bu silahları kullanmak zorunda ve kullanacak. Şimdi buna karşı çıkmak zorundayız."
"Yalanlar üzerine kurulu savaş"
İngiltere'de oluşturulan "Savaşı Durdurun Koalisyonu" üyesi ve aktivisti Andrew Burgin de, Irak savaşı sırasında kullanılacak nükleer silahlara karşı uyarıda bulundu. "Aslında Irak'ta savaş çoktan başladı" diyen Burgin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dünya nükleer bir savaş tehdidi altında. ABD geçen 11 Eylül'den sonra Afganistan'da başlattığı savaş sırasında aslında nükleer silahlar da dahil çeşitli kitlesel imha silahları kullanmak istedi. Ancak çeşitli nedenlerle yapamadı. Irak'ta bunun yapılacağının işaretlerini görüyoruz."
"İngiltere Başbakanı Blair parlamentoda geçen hafta bu savaşta nükleer silahlar kullanılabileceğini ifade etti. Aslında Irak'ta savaş çoktan başladı. Savaşın son hazırlıkları tamamlanarak, komuta merkezi Katar'da oluşturuldu."
Burgin, dünyada ABD'nin düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlere dikkat çekti:
"Bu 11 Eylül'de 8 yaşındaki kızımın okulunda ABD'deki İkiz Kuleler saldırısı için bir anma töreni yapıldı. Ama başka '11 Eylül'lerden örneğin, 1973 11 Eylülünde Şili'de Allende'nin sarayına ve Şili halkına yapılan ABD saldırısından söz edilip dua edilmedi. Yalanlar ve çifte standartlar yaşama egemen kılınmak isteniyor. Bu ve benzeri yalanlara karşı gerçekleri dile getirmek için buradayız."
Rusya ve savaş kazancı
Birleşmiş Milletler'in karar ve tutumunun böyle bir savaşı durdurmaya yetmeyeceğini, savaş kararının ABD, Rusya, İngiltere, Fransa ve Çin'den oluşan Güvenlik Konseyi'nden çıktığını belirten Burgin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şu anda ABD Başkan Yardımcısı Rusya'da bir iş için bulunuyor. Rusya'ya savaştan sonra Irak'ta yapılacak yeniden onarım faaliyetleri sırasında görev alabileceğini belirtti. Ayrıca, Irak'ın Rusya'ya borçlarını ödeme taahhüdünde bulundular. Tüm bunlar henüz savaşa onay vermeyen bu savaşa onay vermesi yapılıyor."
İngiltere'de 180 parlamenterin ve toplumun yüzde 73'ünün bu savaşı istemediğini hatırlatan Burgin, "Böyle bir savaşın bedelini Blair ve Bush değil bizler yani tüm insanlık ödeyecek. Savaşa karşı muhalefetin uluslar arası düzeyde örgütlenmesi ve bizim İngiltere'de yaptığımız gibi özellikle emekçilerin, kadınların ve farklı etnik kimlikli kişiler ve örgütlerle birlikte hareket edilmesi gerekir" diye konuştu.
Barış mücadelesine adanmış yaşamlar
* Yannis Sifakakis: Yunanlı barış aktivisti ve aynı zamanda Sosyalist İşçi Partisi üyesi. Yunanistan'da anti-kapitalist küreselleşme karşıtı hareketin şemsiye kuruluşu olan "Cenova 2001 Kampanyası"nın düzenleyicilerinden birisi.
* Sergio Yahni: Ailesi aslen İzmir-Urla'lı. Büyükanne ve büyükbabası 1930'larda Arjantin'e göç etmiş. Ailesi 1979'da İsrail'e yerleşmiş. Bir tarihçi ve Kudüs'teki "Alternatif Enformasyon Merkezi"nin (AİC) yöneticilerinden. AIC, hem işgal altındaki hem de İsrail'de faaliyet gösteren teke Filistin-İsrail ortak kuruluşu olarak biliniyor. Her iki ülkede yaşanan gerçekleri yayınladıkları dergiler, raporlarla ve www.alternatives.org adlı internet sitesiyle dünyaya duyuruyor. Yahni kendi ifadesiyle "işgal ordusuna hizmet vermeyi reddettiği için" dört kez hapis cezasına çarptırılmış, son olarak mart 2002'de 28 gün cezaevinde yatırılmış.
* Ektami Mihiar: Filistin'li inşaat mühendisi ve Yunanistan'da yaşıyor. 1975-89 yılları arasında Filistinli Öğrenci Hareketi'nin öncülerinden birisi. Yunanistan'daki Filistin'lilerin örgütlendiği sendikaların başkanı ve Avrupa'daki Filistin Sendikalar Federasyonu'Nun temsilciliği görevini yürütüyor.
* Andrew Burgin: Avrupa'daki en güçlü savaş karşıtı hareketlerden birisi olan "Stop the War Coalition" üyesi ve bu örgütün yürüttüğü barış kampanyası sorumlusu. Bu koalisyonun bu güne kadar İngiltere'nin çeşitli yerlerinde çok sayıda kişinin katıldığı birçok savaş karşıtı kitlesel eylem ve gösteri düzenlediği biliniyor. Halen işçiler ve sendikalarla ilgili kitaplar yayınlayan bir yayınevinde çalışıyor. (MS/BB)