Demokratik Toplum Partisi (DTP) Eşbaşkanı Ahmet Türk, Anayasa Mahkemesi'nin kapatma kararının ardından bugün partisinin genel merkezi önünde basın toplantısı yaptı.
Gazetecilere "Bu son basın toplantım" diye seslenerek ve Bursa'da ölen 19 maden işçisine rahmet dileyerek konuşmasına başlayan Türk, "Arkadaşlarım kararlılıklarını açıkça ifade etti" dedi ve DTP grubunun parlamentodan fiilen çekildiğini, çalışmalara katılmayacağını duyurdu.
"Herkes bugünü, yarını, geleceği yeniden düşünür diye umuyorum" diyen Türk "Siyaset boşluk kabul etmez. Siyasetin yüceliğine inandığımız, meclisi çözüm yeri gördüğümüz için bu siyaseti yaptık. Elbette demokratik, siyasi mücadelemiz devam edecek" diye de ekledi.
DTP'nin parlamentoda 21 milletvekili var.
"Barışı isteyenler 'terörist' ilan edildi"
Türk "Bir tek konuşmamızda 'bu iş şiddetle çözülür' cümlesini bulamazsınız. Hep sona ermesi için çaba gösterdik" dedi, "Hep acıların sona ermesi için çaba gösterdik. Halkımızla barışı sağlamaya, halkları, Türkiye'yi kucaklaştırmaya yönelik çabalar sarf ettik.
"Ama bugün barışı isteyenler 'terörist' ilan ediliyor. Şiddetin durmasını isteyenler farklı muameleyle karşı karşıya.
"Kendimizi savunmak adına söylemiyorum, ihtiyaç yok. Ama bugüne kadar yaptığımız bütün konuşmalarda 'Silah hak arama yöntemi olmaktan çıkmalıdır, şiddet Türkiye'nin gündeminden çıkmalıdır' dedik" diye konuştu.
"Zana partinin siyasi çalışmalarına katılmadı, kapatılma nedeni oldu"
"Anayasa Mahkemesi'nin siyasi bir karar alarak statükoyu, resmi ideolojiyi savunan bir kararla ortaya çıkması, barışa, kardeşliğe olan inancımıza, halkların bu konudaki inançlarına darbe vurmuştur. Hukuki değil, siyasi karar olduğunun çok iyi görülmesi gerekiyor.
"Anayasa Mahkemesi'nin kararını tartışmak istemiyorum. Ama bakın: Leyla Zana bu partinin kurucusu değildir. Destek amacıyla bu partiye kaydını yapmış, Yargıtay Başsavcısı'nın uyarısı üzerine kaydı silinmiş ve ayrılmıştır.
"Bu partinin hiçbir siyasi çalışmasına katılmamıştır. Ama kapatma nedenlerinden biri Zana olarak gösterilmiştir. Bu örnekle bile 'titizlikle inceledik' diyen Anayasa Mahkemesi'nin ne kadar titiz davrandığını kamuoyunun vicdanına havale ediyorum."
Ortak mücadeleye çağrı
Türk, demokrasi isteyenleri birlikte mücadele etmeye, buna öncülük etmeye de şu sözlerle çağırdı.
"Demokratik siyasetin önemini biliyoruz. Mantıklar ne kadar inkarcı, ötekileştirici olursa olsun, bu ülke mutlaka bir gün barışını sağlayacak. Halkların ortak mücadelesi, demokrasiyi savunanların ortak mücadelesi, tekçi zihniyeti ortadan kaldıracak.
"Türkiye'de demokrasi isteyenler,ezilenler, bedel ödemeye hazır olanlar, etnik kimliği ne olursa olsun, Türkiye yurttaşları olarak bu inkarcı, asimilasyoncu zihniyete birlikte dur diyecektir, buna inanıyoruz.
"Bugün her dönemden daha acı bir durumla karşı karşıyayız. Önlemlerini almalıyız. Türkiye'de demokrasiyi savunanlar ortak bir mücadele kararını büyütmek, geliştirmek, Türkiye'nin geleceğiyle, demokratikleşmesiyle, bütün farklılıkların haklarıyla ilgili ortak mücadele zeminini yaratma, bunun öncülüğünü yapma sorumluluğuyla karşı karşıya.
"Bugün kurtuluşun yolunun, aklın, mantığın ortaya çıkacağı gün. Türkiye halkı ortak aklı, mantığı ortaya koymak zorunda."
"Yazıktır, halkların taleplerini anlayın"
Türk, parlamentodaki siyasi partilere de seslendi:
"Parlamentonun bu anlayışı Türkiye'yi felakete götürmekte. Diyaloğun olmadığı, sorunların tartışılmasına tahammül etmeyen bir parlamento var. Bu ülkenin insanına yazıktır. Kürt'e, Türk'e yazıktır. Gelin bu mantıktan kurtulun. Türkiye için bir şans, barış, kardeşlik için bir şans yaratalım, diyoruz.
"Bu haksızlıklara rağmen burada çağrı yapıyorum. Ülkenin sorunlarını görmezlikten gelemezsiniz; tarih, halkların vicdanı sizi yargılar. Kaosa, bir iç çatışmaya götürmeyin Türkiye'yi. Bir araya gelin, tartışın, konuşun. Halkların öncülüğünü yapın, taleplerini anlayın, içselleştirin, diyoruz.
"Acımasız politikalar, yanlışlıklar, insanlarımızda birbirine güvenmeyi adeta zedelemiş, ötekileştirmiş. Bunu görün, tedbirlerini alın. Bu Türkiye'nin geleceği, demokrasi için çok önemlidir."
"AKP kapatılmamızdan rant elde edeceğine inandı"
"Bu mahkeme kararını hukuki değil, siyasi görüyoruz. Düne kadar 'Halkın iradesiyle geldik, bunu yok sayamazsınız' diye Anayasa Mahkemesi'ni en ağır şekilde eleştiren AKP, DTP'nin kapatılmayla karşı karşıya olduğu süreçte sessiz kaldı. Kapatılmasından rant sağlayacağına inandı ve demokrasiyi katletti. Bir yıl önce 'Kendileri için demokrat bir parti' demiştim. Haklı olduğum açık şekilde görülüyor."
"Ergenekon'u savunanlara değil, barışı savunanlara dava açılıyor"
"Türkiye halkının bazı şeyleri görmesi gerek: Ergenekon'un avukatıyım diyenler, davalarına girip takip edenler, savunanlar hakkında Yargıtay Başsavcısı dava açmıyor, barışı isteyenlerle ilgili dava açıyor.
"Türk halkının öfkesini göreceklerdir, diye halkları karşı karşıya getirmek için mesaj verenler, bunu açıkça dile getiren partiyle ilgili Yargıtay Başsavcısı dava açmıyor.
"Halkların özgürleşmesini, çağdaş demokrasinin Türkiye'ye yerleşmesi için çaba gösterenleri, demokrasiyi esas alanları, tekçi zihniyeti mahkum edenleri, toplumsal gerçekliği dile getirenleri 'bölücü' gören" mantıkla karşı karşıyayız." (TK)