* Fotoğraf: İstanbul Adliyesi resmi internet sitesinden
Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
Koronavirüs nedeniyle Mart ortasından bu yana yargılama yapılmayan adliyeler, 15 Haziran’dan sonra faaliyete geçecek, gazeteci yargılamaları bakımından 22-26 Haziran iş günleri itibariyle son dönemlerin en yoğun mesaisini yapacak.
TIKLAYIN - Koronavirüs ve Medya Özgürlüğü
En az 19 habercinin mahkemeye çıkacağı söz konusu dört günlük dönemde, “MİT Ajanı cenazesi”, “Çorlu davası”, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın “Hermes çantası”, “RedHack’in ele geçirdiği Bakan Albayrak’a ait e-postaları”, “Afrin operasyonu”, “Mahmur Kampı’nın IŞİD’in eline geçmesi” gibi konuların haberleştirilmesi yargılanacak.
Doğan’a “Çorlu” davası
Söz konu hafta içerisinde görülmesi beklenen ilk dava, 23 Haziran’da Artı Gerçek muhabiri Rıfat Doğan’ın Çorlu’daki tren faciasının yargılandığı 3 Temmuz 2019 tarihli celsede, duruşma salonunda fotoğraf çektiği iddiasına dayanıyor.
Duruşma salonunda fotoğraf ve video çekmediğini belirten Doğan, sadece eline geçen görüntüyü paylaştığını söyledi. Gazeteci, 22 Ekim 2019 tarihli davanın düşmesi için 900 TL ön ödemeli adli para cezası ödenmesi şartını geri çevirmişti.
Altı haberciye peşinen 4 ay hapis
Öne çıkan dosyalardan biri olarak, Libya’da hayatını kaybettikten sonra Manisa’da toprağa verilen bir MİT görevlisinin cenazesiyle ilgili haber nedeniyle tutuklanan Odatv Sorumlu Haber Müdürü Barış Terkoğlu, Odatv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan, Odatv muhabiri Hülya Kılınç, Yeni Yaşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Çelik, Yeni Yaşam Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Aydın Keser ve Yeniçağ Gazetesi yazarı Murat Ağırel’e ilişkin dava yer alıyor.
İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi, tahliye talepleri sistematik şekilde reddedilen tutuklu altı gazeteciyi Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 329/1. maddesi ve Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu'nun 27. Maddesi uyarınca yargılamaya başlayacak. Yurtdışında bulunan ve hakkında yakalama kararı çıkarılan BirGün gazetesi köşe yazarı Erk Acarer ile CHP Akhisar Belediyesi Basın Birimi görevlisi E.E. de dosya kapsamında tutuksuz yargılanacak.
Deniz Yücel’in 15 yıl hapsi istendi
İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi, Türkiye’de Şubat 2017’den itibaren bir yılı aşkın bir süre tutuklu kalan Die Welt gazetesi Türkiye muhabiri Deniz Yücel’i “PKK propagandası” ve “kin ve düşmanlığa tahrik” iddiasıyla 18 yıl hapis istemiyle yargılamaya devam etti. PKK yöneticileriyle yaptığı röportaj nedeniyle hapsi istenen Yücel'in Avukatı Veysel Ok, 13 Şubat'ta görülen duruşmada, savcının toplam 15 yıl 3 ay hapis cezası istediği mütalaasına karşılık esasa ilişkin savunmalarını hazırlamak için süre istedi.
24 Haziran’da görülmesi beklenen duruşmada, avukatı Veysel Ok’un esasa ilişkin savunma yapması bekleniyor. 2 Nisan'a bırakılan yargılama koronavirüs tedbirleri kapsamında 24 Haziran’a ertelenmişti. Yücel, Almanya makamları aracılığıyla verdiği ifadede Silivri Cezaevi’nde işkence gördüğünü açıklamıştı.
İmrek’e Emine Erdoğan davası
Aynı gün bir üçüncü dava ise İstanbul Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Evrensel gazetesi köşe yazarı Ender İmrek, Emine Erdoğan’ın Hermes marka çantası ile CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun yargılanmasını konu eden “Parıl parıl parlıyordu Hermes çanta…” yazısı nedeniyle “hakaret”ten yargılanacak.
Avukatı Yıldız İmrek soruşturmaya, “Gelir dağılımı adaletsizliği ve yöneticilerin lüks tüketiminin eleştirisi yapılmıştır. Eleştiri konusu kamu yararı ile ilgilidir, basının kamu gözcüsü sıfatıyla basın özgürlüğü çerçevesindedir” diyerek tepki göstermişti.
29 Haziran 2019 tarihli yazıda, “Emine Hanım tüm dünyaya çantasıyla tanıttı Türkiye’yi… Canan Hanım duruşmasıyla, duruşuyla…” ifadelerini kullanmış ve “Tarihe ayakkabılarıyla, çantalarıyla, gardıroplarıyla geçenler, saraylarıyla, sarayın itibarıyla övünenler halklar nezdinde hiç de iyi intiba sahibi olmadılar. Tarihten ders çıkarmakta yarar yok mu?” diye sorulmuştu.
Temizkan’a da “tahrik” suçlaması
İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi de 25 Haziran’da, “Mahmur kampı IŞİD’in eline geçti…” şeklindeki bir Twitter paylaşımı nedeniyle gazeteci Sabiha Temizkan’ı “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” iddiasıyla yargılayacak.
2014 yılındaki paylaşım nedeniyle gazeteci Temizkan, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla 13 Şubat’ta ifadeye çağrılmıştı. Savunmasını Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği’nin (MLSA) üstlendiği Temizkan, üzerine atılı suçu reddetmişti.
Altı haberciye Redhack davası
Aynı gün görülecek bir diğer dava ise altı gazetecinin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın Redhack tarafından ele geçirilen kişisel e-posta hesabındaki bilgileri haberleştirmeleriyle ilgili.
Diken Haber sitesi editörü Tunca Öğreten, ETHA haber müdürü Derya Okatan, Yolculuk gazetesi sorumlu müdürü E.S., DİHA muhabiri Metin Yoksu ve DİHA haber müdürü Ömer Çelik, BirGün Gazetesi çalışanı Mahir Kanaat, “örgüt üyeliği”, “bilişim sistemini bozma” ve “örgüt propagandası” suçlamalarıyla yargılanıyor. Şubat ayında gazetecilerin avukatları savunmaya ilişkin beyanlarını sunmuş, mahkeme de Okatan ve Sargın’ın yurtdışı çıkış yasağının kaldırılmasına karar vermişti.
Afrin operasyonu yayını
Ankara 15. Ağır Ceza Mahkemesi, Afrin Operasyonu yayınında HDP milletvekillerini ekrana taşıyan Artı TV Ankara temsilcisi Sibel Hürtaş ile operasyona sosyal medya üzerinden tepki gösteren gazeteci Hayri Demir'i “örgüt propagandası”ndan yargılamaya devam edecek. Gazetecilerin yurt dışı çıkış yasağının kaldırılması talebi reddedilmişti.
Hürtaş dışındaki sanıkların, “askeri kuvvetleri aşağılamak” suçlamasıyla son savunmalarını yapmalarının beklendiği duruşma 25 Haziran’da sürecek.
Mahkeme, Terörle Mücadele Kanunu’nun 7. Maddesinde Ekim 2019’da Birinci Yargı Paketi yoluyla yapılan değişikliği dikkate almadı. Maddeye, “Haber verme sınırlarını aşmayan veya eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz” cümlesi eklenmişti. (EÖ/AS)
* BİA Medya Gözlem Raporlarının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.