Avukatlarının kanserli mahkum Güler Zere'yi ölüme götüreceğini söylediği Adli Tıp raporunun altında başkan olarak Nur Birgen'in, üye olarak Şadi Çağdır, Koray Kaptanoğlu, Can Gökdoğan, Oktan Aktürk ve Erbil Gözükızrmızı'nın imzaları bulunuyor.
Çağdaş Hukukçular Derneği'nin hakkında "tasarlayarak öldürmeye girişim"den suç duyurusunda bulunduğu Nur Birgen'in adı, birçok insan hakları ihlalinde, rapor hazırlayan kişi olarak geçiyor.
İşkenceyi gizleme
Birgen, 1995'te işkence yapılan yedi kişi için işkence bulgusu olmadığına dair rapor hazırlamış, bu nedenle Tabip Odası tarafından meslekten men cezası almıştı. Daha sonra başvurduğu mahkemede "kamu görevlisi" olduğu için bu ceza geçersiz sayılmış ve Birgen 3. İhtisas Kurulu'nun başına getirilmişti.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Uluslar arası Af Örgütü (UAÖ) ve Birleşmiş Milletler Özel Raportörü'nün raporlarında Birgen'in adı "işkence karşısında kötü hekim tutumlarına örnek" olarak geçiyor.
Türk Tabipleri Birliği, Adli Tıp Uzmanlar Derneği ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı, yargıç ve savcılara verilecek işkenceyle ilgili eğitimin başına Birgen getirildiğinde, bu projeden çekilmişlerdi.
İbrahim Şahin'e "hafıza kaybı" raporu
Susurluk hükümlüsü ve şimdi Ergenekon davası sanığı eski özel harekat yöneticisi İbrahim Şahin'e "hafıza kaybı" raporunun altında Birgen'in imzası vardı. Şahin'i eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, bu rapora dayanarak affetmişti.
Wernicke Korsakoff raporları
Ölüm orucu sonrasında Wernicke Korsakoff sendromuna yakalandığı için tahliye edilen 16 tutuklu ve hükümlü için "cezaevinde yaşamını sürdürebilir" raporunun altında da Birgen'in imzası vardı. Bu raporlar nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kurumu "güvenilmez" buldu. Avrupa Birliği Komisyonu da raporunda, Adli Tıp Kurumu'nun kökten düzeltilmesini istedi. (TK)