Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) sosyal medya hesapları üzerinden "Türkiye ile Çin arasında 3 milyon Uygur'un Türkiye'ye getirileceğine dair anlaşma yapıldı" iddialarına ilişkin açıklama yaptı.
DMM, sosyal hesabından yaptığı paylaşımda Türkiye ile Çin arasında iddia edildiği şekilde herhangi bir anlaşma ya da görüşme yapıldığını yalanladı.
DMM açıklamasında şunları ifade ettİ:
"Çeşitli sosyal medya mecralarında 'Türkiye ile Çin arasında 3 milyon Uygur'un Türkiye'ye getirileceğine dair bir anlaşma yapıldığı' yönünde ortaya atılan iddia tamamen asılsızdır ve dezenformasyon içermektedir. İddia edildiği şekilde Türkiye ile Çin arasında herhangi bir anlaşma ya da görüşme yapılmamıştır. Kamuoyunun, uluslararası hassasiyet taşıyan bu tür konularda yalnızca resmi kurumların açıklamalarını esas alması, gerçeği yansıtmayan, spekülatif iddialara itibar etmemesi büyük önem taşımaktadır."
İlber Ortaylı'nın spekülasyonları
Tarihçi Pof. Dr. İlber Ortaylı, geçtiğimiz hafta, Fırat ve Dicle köylerinin göç yoluyla boşalması nedeniyle Fırat Dicle havzasının insansızlaştığından hareketle bu durumun Türkiye'nin su güvenliğini tehlikeye soktuğunu iddia etmiş, sorunun üstesinden Uygur ve Kırgızların Türkiye'ye göç ettirilmesi yoluyla gelinebileceğini ileri sürmüştü.

ORTAYLI'YA BARIŞA AKIL YORMA ÇAĞRISI
"Fırat Dicle havzasına Uygur transferi" önerisi "açıkça ırkçı ve bölücü"
Ortaylı şöyle demişti:
"Fırat ve Dicle havzası, Türkiye için hem teknik hem demografik hem de siyasi açıdan hayati önem taşır. Burada boşalan köyler, vakit kaybetmeden Asya’daki kardeş potansiyel nüfusla doldurulmalıdır. Çin’in nükleer denemeleriyle yıpratılan bereketli Uygur bölgesinin çalışkan çiftçileri kısa zamanda Türkiye’ye getirilmelidir. Hayvancılık konusunda uzman Kırgızların da bu topraklarda faaliyet göstermesi gerekir. Urfa vadisinin yabancılara satışı sadece durdurulmamalı; satılmış olan araziler de mutlaka geri alınmalıdır. Bu bölgede yabancı sermayeye izin verilemez. Terör örgütünün bir dönem hâkimiyet kurmaya çalıştığı bölgelerde en ufak bir taviz verilmemelidir. Doğu Akdeniz kıyıları ise Türkiye’nin elinde kalmak ve tutulmak zorundadır."
Ortaylı'nın önerisi, DEM Parti Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş tarafından "açıkça ırkçı ve bölücü" olarak nitelenmiş ve Danış Beştaş ayrıca "bölgeyi "bir 'nüfus mühendisliği' laboratuvarı gibi görme[nin] hem en temel insan haklarına hem de barış içinde yaşama hakkına aykırı [olduğunu]" söylemişti.
(AEK)

