Yücel, serginin projesini, Datça'da öğretmen olmak isteyen üç Muş kökenli genç kadına resim eğitimi verirken, onların ortaya çıkardığı resimlerden esinlenerek tasarladı.
Oluşturduğu projeyi Diyarbakır Kadın Merkezi'ne (KAMER) sunan Yücel, amacının kadınların kendi iç dünyalarını kendilerinin resmetmesi ve yeni bir kadın dili oluşturmak olduğunu söylüyor.
10 gün süren çalışmada bölgedeki kadınlar, evlerini, rüyalarını, duygularını, acılarını ve coşkularını resmettiler.
Kendi kişisel deneyimlerinden yola çıkarak kadınların, resim yoluyla, kendi farklılıklarını fark ederek kendileriyle uzlaşmalarını ve böylece diğer kadınların da farklılıklarını fark etmelerini amaçlayan Su Yücel'in çalışmalar sırasında kaydettiği sesler de bu yoğun duyguları ortaya koymakta:
* Kafamda bir ev var, onu kağıdın neresine koyayım?
* Korkularımım ilk defa kağıda resmettiğim için kendimi bir anlamda rahatlamış hissettim.
* Özgürlüğümü çizdim çok heyecanlıyım.
* Resim yaptığım akşam çok güzel rüyalar gördüm.
* Resim yaptığım zaman insanlar tarafından dinlendiğimi düşünüyorum.
* Açık yeşil nasıl yapılır?
* Mor renk nasıl yapılır?
* Bu boyalarla ağaç nasıl çizilir?
Aynı çalışma Kızıltepe ve Batman'da da gerçekleştirildi. Guaj, kuru ve yağlı pastel, karakalem, füzen gibi malzemelerin kullanıldığı resimlerden oluşan sergi 29 Mart Salı gününe kadar açık kalacak.
