Kadın emeğini görünür kılmak için Diyarbakır'da "Alternatif Üretim ve İstihdam Derneği" kuruldu.
Derneğin kurucularından Gülbahar Örmek ve arkadaşları, kadınların alternatif üretimini örgütleyip yaygınlaştırmak için bir süre önce bu derneği kurma faaliyetlerine başladılar. Örmek derneğin amacını söyle açıklıyor:
"Derneğimiz çalışmaları arasında yerinde istihdam, üretim ve sosyal politikaları güçlendirme yer alıyor. Alternatif Üretim ve İstihdam Derneği olarak, başta kadınlar olmak üzere, emeğin gerçek değerine kavuşması için; evlere hapsolmuş kadının emeğini görünür kılabilmek, üretimden koparılmış insanları tekrar üretimle buluşturmak için biz varız."
Üreten evlerden üreten kentlere
Dernek, ekonomiden koparılmış kadınların tekrar ekonominin öznesi haline gelmeleri için, bilinçli politikalarla üretimden koparılan insanların tekrar üretimle buluşturulması ve üretime dahil edilmesi için çalışmalar yürütmek istiyor. Temel şiarı ise “üreten evlerden üreten kentlere ulaşmak”.
Örmek, “üreten ev”in ne demek olduğunu şu sözlerle açıklıyor: "Kadının hünerli elleriyle ev eksenli çalışmaların örgütlenerek bir güç haline getirilmesi bizim amacımız. Tandır ekmeği yapan kadınlarla başladık yola. Daha sonra yer tezgahlarında örülen TEVN denilen kilimlerle yola devam ettik ve her gün bu yola yeni kategoriler ve yeni isimler ekledik".
Üreten evleri nasıl örgütledikleri konusunda ise çorap ören kadınlar, salça yapan kadınlar, folklorik bebek yapan kadınlar, yöresel kıyafet diken kadınları tespit ettikten sonra onları birbirleriyle tanıştırarak bir araya getirdiklerini ve bu şekilde bir ağ kurduklarını belirtiyor.
"Daha sonra sorumluluklarını kendilerine veriyoruz. Kadın arkadaşlarımızın ihtiyaç duyduğu kategorilere göre eğitimler veriliyor. Böylece kadınlar evlerinden koparılmadan, farklı evlerde farklı yerlerde farklı kentlerde ama aynı duyguyla üretiyor, ürettiklerine sahip çıkıyorlar. Üreten 984 kadını örgütledik ve herkesi mutlu oldukları alanlarda yetiştirdik."
Dicle ile Fırat’ın Aşkı Mezopotamya defilesi
Bölgede halihazırda onlarca kadın terzilik yaparak ev ekonomisine katkı sunmaya çalışıyor. Son yıllarda Newroz’un da etkisiyle yöresel kıyafetlere ilgi oldukça fazla. Dernek bu konuyla da ilgilenmiş ve bu tür kıyafet dikebilen kadınları bir araya getirerek atölyeler açmış. Örmek, yöresel kıyafet atölyelerinin sayısının 11’e ulaştığını söyleyerek bunu bir defile ile taçlandıracaklarını belirtiyor.
"Artık kendimiz için, yani emektar kadınların emeğinin gerçek değerine kavuşması için çabalıyoruz. Bunun içinde yöresel kıyafet defilesi yapmaya karar verdik. Mezopotamya’da yaşayan bütün halkların duygularını, aşklarını sevdalarını katmaya çalıştık. Yorulmadan, üşenmeden çalışmaya başladık ve artık bu çalışmayı yapacak durumdayız. Biz varız ve buradayız. Sesimize, emeğimize saygı gösteren herkesi bekliyoruz defilemize."
“Dicle ile Fırat’ın Aşkı Mezopotamya” adlı defilenin 8 Mart'ta yapılması planlanıyor. Defilenin bir kurgusu olduğunu ifade eden Örmek, kurguyu da kısaca söyle aktarıyor:
“Dicle ile Fırat, Mezopotamya’ya âşık olur ancak Mezopotamya hiçbiriyle evlenemez çünkü inanışı gereği bakir ve kutsal olması gerekmektedir. Ancak bunu anlatamaz Dicle ve Fırat’a... Zaman gelir geçer, aşkları dillere destan olur, sevdalarına yenik düşerler. Dicle ve Fırat efsanevi bir savaşa tutuşurlar ve ölürler. Yani, Mezopotamya dünya var oldukça bakir, kutsal, paylaşılmaz kalacaktır.
“Gösterimiz bir dans ve müzik şovuyla başlayacak. Bölgenin özgün musikileriyle Dicle ve Fırat’ın dansının arasından dünya güzeli Mezopotamya belirecek. Heybetli bir dans ve müzik performansından sonra 100 parçalık defilemiz başlayacak. Her kıyafetin bir hikayesi var. Fon müziği ve şiir dinletisi bu öykülerin altını çizecek. Telkari, takı tasarım ve diğer atölyelerimizle tam bir görsel, emek şov ortaya çıkacak. Hepinizi Mezopotamya’nın kalbine bekliyoruz!" (HK/ÇT)