Fotoğraf, Ermeni ve Süryani soykırımının 100. Yıldönümünde Diyarbakır'da yapılan etkinlikler çerçevesinde Çüngüş ilçesinin Düden Şelalesinde düzenlenen 2015 tarihli anmadan.
Daha önceki Ermeni soykırımı anmaları nedeniyle birçok kez yargılanan Diyarbakır Barosu, bu yıl da anma açıklaması yaptı.
Açıklamada, insan haklarını savunma ve koruma sorumluluğuyla bu topraklarda demokratik, adil ve barışçıl bir geleceğin inşası amacıyla geçmişte yaşanmış insan hakları ihlalleri, katliamlar ya da başka türden şiddetli toplumsal travmalarla yüzleşmenin gerekliliğini her fırsatta savunduklarını belirttiler:
“24 Nisan 1915 tarihi, başta İstanbul olmak üzere birçok şehirden Ermeni aydınların, yazarların, sanatçıların, öğretmenlerin, avukatların, doktorların, mebusların evlerinden alınarak götürülmesiyle toplumsal tarihimizdeki en acı felaketin başlangıç günü olmuştur.
Yüz yıl önce Anadolu’da iki milyonluk nüfusa sahip, Diyarbakır nüfusunun üçte birini oluşturan dostumuz, sırdaşımız, komşumuz olan yüzbinlerce Ermeni bu topraklardan zorla koparılmış tehcir yolunda İttihat ve Terakki yönetiminin desteği ve kontrolü altında öldürülmüş yahut ölüme terkedilmiştir.
Süregelen soruşturma tehditlerine rağmen önceki yıllardaki açıklamalarımızda belirttiğimiz üzere, ister kurbanların dediği gibi ‘Medz Yeghern’, ister topraklarımızda adlandırıldığı üzere ‘Fermana Fılla’, isterse Polonyalı hukukçu Raphael Lemkin’in “Ermeni Halkına yapılanlardan esinlenerek düşündüm ve kaleme aldım” dediği şekliyle ‘Soykırım’ olarak zikredelim felaket ve acı, yani hakikat değişmeyecektir. İki bin beş yüz sene boyunca bu topraklarda yaşayan, bu toprakların diline, kültürüne, sanatına katkı sunan Ermeni toplumu artık bu topraklarda yaşamamaktadır.
Diyarbakır Barosu olarak; her 24 Nisan’da olduğu gibi bir kez daha yüzleşmek ve helalleşmek için “hakikatin açığa çıkarılması” sürecinin başlatılması çağrısında bulunuyoruz. Medz Yeghern’in, Fermana Fılla’nın, Büyük Felaket’in, Soykırım’ın kurbanlarını rahmetle anıyor, Ermeni toplumunun acısını bir kere daha paylaşıyoruz.”
Ne olmuştu?
Baro’nun 2016-2018 dönemindeki Diyarbakır Barosu Başkanı olan Ahmet Özmen ve dönemin Yönetim Kurulu Üyeleri Mahsum Batı, Nurşin Uysal, Cihan Ülsen, Sertaç Buluttekin, Neşet Girasun, Serhat Eren, İmran Gökdere, Velat Alan, Ahmet Dağ ve Nahit Eren’e de yine soykırım da dahil birçok konudaki basın açıklamaları sebebiyle dava açıldı.
Suçlamalar arasında, Baronun internet sitesinde yayınlanan 24 Nisan 2017 tarihli, “24 Nisan / Büyük Felaket : Ermeni Halkının Acısını Paylaşıyoruz” başlıklı açıklamada yer alan, “Soykırımda yaşamını yitiren bir milyonu aşkın sivil-masum Ermeni’yi saygıyla anıyoruz” şeklindeki ifadeler de vardı.
Diyarbakır Barosu’nun raporuna göre, 2020 yılında, aralarında eski baro başkanlarının da olduğu 69 avukat hakkında kurumsal ve mesleki faaliyetleri nedeniyle en az 78 soruşturma ve dava açıldı.
Son olarak Diyarbakır Barosu’nun 2018-2020 dönemi Baro Başkanı Cihan Aydın ve Yönetim Kurulu Üyeleri hakkında, 24 Nisan 2019 tarihli Ermeni Soykırımı açıklamalarına ilişkin dava açıldı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı iddianamesinde, bildiriyle ilgili Baro Başkanı ve yönetim kurulu üyelerine, “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, devletin kurum ve organlarını aşağılama” suçlaması yöneltildi.
17 Ekim 2022’de görülen karar duruşmasında hukukçular beraat etti. (AS)