Gecen hafta Urfa 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen dava 6 ay sonraya, 9 Şubat 2006 tarihine ertelendi.
Dink dava konusu olan panelde yaptığı konuşmada, "Türküm, doğruyum, çalışkanım söyleminin doğruyum ve çalışkanım yanını çok seviyorum, bağıra bağıra söylüyorum. Türküm bölümünü de Türkiyeliyim diye söyleyerek algılamaya çalışıyorum" demişti.
"Bölgenin adı konulmadı"
"Küresel Güvenlik, Terör ve İnsan Hakları, Çok Kültürlülük, Azınlıklar ve İnsan Hakları" konulu panele, Mazlum-Der Şanlıurfa Başkanı avukat Ülek ile gazeteci Dink konuşmacı olarak katılmıştı.
Şehmus Ülek, panelde yaptığı konuşması sırasında, "Bu bölgede bir sorun yaşanmaktadır; ama bu bölgenin adı bile hala bazılarınca konulamamaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, yeni bir ulus yaratmak projesiyle işe koyulmuş ve bu yüzden de farklı dinleri, dilleri ve etnik grupları yok saymıştır.
İzlenen resmi milliyetçi politikalara karşı çıkanlara kimi zaman şiddetle başvurulmuştur. Ama yönetimler sorunları hep bir asayiş güvenlik sorunu olarak algılamak istemiş, çözüm için de militarist yöntemlere başvurulmuştur.
Sıkıyönetim ve OHAL gibi rejimler, koruculuk gibi yapılanma, köy boşaltma ve geri dönüşü imkansız kılmak için köy yakma, zorla göç ettirmeler, köylerin, dağların ve insanların isimlerini değiştirmeler, dillerini konuşmayı yasaklamalarla bu sorun çözülmeye çalışıldı" diye konuştu.
"Türkiyeliyim diyorum"
Hrant Dink ise konuşmasında, "Çocukluğumdan beri sizlerle İstiklal Marşı söylüyorum. Son zamanlarda bir noktası var, oraya bir geliyorum, orada kalıyorum. Ben susuyorum, sizler soruyorsunuz, ben sonra katılıyorum.
Kahraman ırkıma bir gül. Şimdi ırk, ben atam; kahraman, neresi kahraman ya, ırk bu; yanlış yurttaşlık kavramını ulusal bir bütünlük ve hala ırkla kahraman bir ırkla sağlamaya çalışıyoruz. Orada susuyorum.
Mesela çalışkan bir halkıma bir gül olarak laf olsa ben hepinizden daha fazla söylerim; ama öyle değil. Türküm, doğruyum, çalışkanım söyleminin doğruyum ve çalışkanımın yanını çok seviyorum, bağıra bağıra söylüyorum. Türküm bölümünü de Türkiyeliyim diye söyleyerek algılamaya çalışıyorum" diye konuştu.
Adalet Bakanlığı soruşturma açtırdı
Panelden sonra Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü, yapılan konuşmalardan dolayı Dink ile Ülek hakkında takibat yapılmasına izin verilmesi talebiyle Urfa Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurdu.
Başvuru üzerine başlatılan soruşturma sonunda Dink ile Ülek hakkında Urfa 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde TCK'nin 159. maddesi uyarınca "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin manevi şahsiyetini ve Türklüğü alenen tahkir ve tezyif etmek" suçlamasıyla dava açıldı.
3 yıl hapis cezası talebiyle yargılanan Dink ve Ülek'in davasının ikinci duruşması da 9 Şubat 2006 tarihine ertelendi.(AŞ/EÜ)