Gazeteci Hrant Dink cinayetinin 19 sanıklı davasının görülmesine İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sekiz saat süren üçüncü duruşmasıyla devam edildi.
Mahkeme, "görevi kötüye kullanmak" iddiasıyla Samsun'da, "görevi ihmal" ve "suç delilleri gizlemek" suçlamasıyla da Trabzon'da dört güvenlik görevlisinin yargılandığı davaların İstanbul'daki ana davayla birleştirilmesi yolundaki talebi reddetti.
Mahkeme önünde Dink Ailesi'ne destek vermeye gelenler, Ergenekon operasyonu sonrasında açılacak davanın Hrant Dink cinayeti, ona benzer Rahip Santoro cinayeti ve Malatya katliamı gibi pek çok olaya ışık tutmasını beklediklerini ifade ettiler.
Sekiz sanık hapiste kalıyor, bazı kararlar 25 Şubat'a kaldı
Cinayeti azmettirme, cinayet ve terör örgütü üyeliği gibi suçlardan yargılanan O.S., Erhan Tuncel, Yasin Hayal, Zeynel Abidin Yavuz, Ersin Yolcu, Ahmet İskender, Tuncay Uzundal ve Mustafa Öztürk'ün tahliyesini reddeden mahkeme, yargılamaya 25 Şubat'ta devam edilmesine karar verdi.
İki hafta sonra mahkeme, Hrant Dink'i İstanbul Vali vekilinin odasında tehdit etmekle suçlanan iki istihbarat görevlisinin kimliklerinin bildirilmesine ilişkin talebi ve tetikçi zanlısı O.S.'nin kemik yaşının 19 olduğuna ilişkin Adli Tıp'ın raporunu değerlendirecek.
Tuncel sustu; emniyetle işbirliğini kanıtladı
Ayrıca, O.S., Yasin Hayal ve Erhan Tuncel'in dışındaki sanıkların sorgusuna da devam edilecek. Müdahil avukatların yönelttikleri soruları yanıtsız bırakan ancak cinayet öncesi ilişkide olduğu emniyet görevlilerinden üçünün kimliğini mahkemede açıklayan Emniyetin muhbiri Erhan Tuncel'in de, kabul ettiği takdirde sorgusu yapılabilecek. Tuncel'in suskunluğunu koruması halinde diğer sanıkların sorgusunun daha kısa zaman alacağı ifade ediliyor.
Belen: Kapalı celse, yayın yasağı demek değil
Saat 19.00 sularında sona eren duruşma sonunda gazetecilere bir açıklama yapan müdahil avukatlardan Bahri Bayram Belen, yargılamanın kapalı celse ile görülmesinin yayın yasağı ile karıştırılmamasını istedi: "Kamuoyunun davanın gidişatı ve işlemleriyle ilgili bilgilenme hakkı vardır."
Yargılamada birkaç sataşmanın dışında önemli bir olumsuzluk yaşanmadığını ifade eden Belen, duruşmanın dijital ses ve görsel sistemle kayıt altına alınmasının çok olumlu bir gelişme olduğunu, kendilerinin de buna uyum sağlamaya çalıştıklarını söyledi.
Turgut, tahliyeler bekliyor; müvekkili Hayal alet olmuş!
Duruşmada müdahil avukatlarının sorduğu 50'nin üzerinde soruya yanıt veren ve azmettiricilikle yargılanan Erhan Tuncel'i suçlayan Yasin Hayal'in avukatı Fuat Turgut da, gelecek celsede birkaç tahliye yaşabileceğine inandığını ifade etti.
O.S. ile Tuncel arasında birinin yalan söylediğini savunan Turgut, "Demek ki, milli duygularının rencide edilmesi nedeniyle müvekkilim de buna alet oldu" diye konuştu.
Ergenekon Operasyonu'yla tutuklanıp serbest bırakılmasının hatırlatılması üzerine Turgut, Anadolu topraklarının dörtte üçünün gayrimüslimlerin eline geçireceğini ileri sürdüğü Vakıflar Kanunu'nun üzerinin Ergenekon yalanıyla örtülmeye çalışıldığını savundu.
Emniyet ve jandarmayı birbirine düşüren cinayet
Hrant Dink, 19 Ocak 2007 tarihinde kurucusu olduğu ve yayın yönetmenliğini yaptığı Agos gazetesinin önünde katledildi. Cinayetten 5,5 ay sonra, 2 Temmuz 2007'de görülmeyen başlayan davanın bu ilk duruşmasında dört sanık tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. 1 Ekim 2007'de süren yargılamaya Hayal'in eniştesi Coşkun İğci de 19. sanık olarak dahil edildi.
Cinayetin ardından Emniyet muhbiri Erhan Tuncel ve jandarma muhbiri Coşkun İğci etrafında emniyet ve jandarma teşkilatı arasında karşılıklı suçlamalar yaşandı. (EÖ/TK)