Tecavüzün tekil bir erkek davranışı değil, kadına yönelik erkek şiddetinin bir sonucu olduğu neredeyse 20 yıl önce anlaşılmıştı.
Virginia Commenwealth Üniversitesi Kadın Çalışmaları ve Sosyoloji bölümlerinde ders veren Diana Scully, 1990'da yazdığı, Türkçe'de Metis Yayınları'ndan bundan 14 yıl önce çıkan "Tecavüz/ Cinsel Şiddeti Anlamak" kitabında tecavüzün kontrol edilemez bir itkinin sonucu olarak görülmesinin erkeklerin tecavüzden sorumlu tutulamayacağı sonucuna varmayı kolaylaştırdığına" dikkat çekmişti.
10 yıl boyunca Virginia'da yedi eyalet hapishanesinde çalışarak bu kitabı hazırlayan Scully kitabın "Tecavüz Bir Hastalık mıdır?" bölümünde "tecavüzün bir hastalık olarak görülmesinin tecavüzü nasıl normalleştirdiğini" anlatıyor.
Scully bu bölümde özetle şunlara dikkat çekiyor:
"...Tecavüz bir hastalık olan gören modelinin temelinde iki varsayım yeralır: Tecavüz akıl hastalığının yol açtığı bir sonuçtur ve genellikle denetlenemeyen bir cinsel dürtünün sonucudur. Burada tecavüz eden erkeklerin kendilerini denetleme yeteneğinden yoskun oldukları ve 'hasta' dengesiz bireyler olduklarıdır. Bu durumda tecavüz 'yükselen bir itkinin atlama noktasındaki ifadesi' olarak görülmektedir."
İtki teorisi ancak cinsel şiddeti açıklamak için kullanıldı
"...Tecavüzcü erkekler davranışlarını denetleyemediklerine göre bu davranıştan sorumlu da olamazlardı.
"...Psikiyatri yayınlarında tarihsel olarak çok yaygın bir biçimde kullanılmış olmakla birlikte, itki teorisi ampirik destekten yoksundur. Bugüne kadar kimse tecavüz eden erkeklerin bilinen öbür erkek gruplarına göre itkisel davranışa daha yatlkın olduklarını kanıtlamayaı başaramadı. Tersine eğer araştırma bir şeyi kanıtladıysa bu da itki teorisinin tersidir.
"...Varsayım düzeyinde itki teorisi herhangi bir eylemi açıklamak için kullanılabilir ve eğer mahkemeler karşı koyulamaz itki mantığını sonuna dek götürmüş olsalar, kimsenin herhangi bir suçtan sorumlu tutulamaması gerelirdi. Ne var ki bu mantık bugüne dek en çok tecavüzü ve başka cinsel şiddet biçimlerini açıklamak üzere kullanıldı."
Sınır tanımayan, terbiye edilemez erkek cinselliği...
"...Denetlenemez erkek cinsel isteği, kuşkusuz, kadınların doğal edilgenliği inancına karşılık düşen, doğal olarak sınır tanımayan ve terbiye edilemez görülen erkek cinselliğiyle ilgili geleneksel imgeyle uyumludur.
"...Tecavüz eden bazı erkeklerin tıpkı hırsızlık yapan bazı insanlar gibi, akıl hastası olduklarından şüphe edilemez. Bununla birlikte tecavüzle ilgili ampirik çalışmalar suçu işledikleri sırada erkeklerden yalnız yüzde beş gibi küçük bir bölümünün psikotik olduğunu göstermiştir ki bu psikopatolojinin şiddete dayalı cinsel davranışının çok önemli bir bölümünü açıklayamadığını kanıtlar." (NZ/GG)
* Tecavüz Cinsel Şiddeti Anlamak, 1990'da Routledge Yayınları'dan çıktı, 1994'te Metis Yayınları'ndan Şirin Tekeli ve Laleper Aytek'in çevirisiyle Türkçe'de yayımlandı.